Hayat, çoğu zaman beklenmeyen sürprizlerle dolu, kimi zaman güzel, kimi zamansa kötü… Her birimiz hayatın akışı içerisinde çeşitli fırtınalara göğüs germek zorunda kalabiliyoruz. Sağlığımızla, ekonomik sıkıntılarla, ilişkilerimizle sınanabiliyoruz. Tüm bu zorluklar, sıkıntılı zamanlar geçirmemize neden olsa da aynı zamanda içsel bir dönüşüm fırsatı da sunuyor, tabii görmesini ve ne yapacağımızı bilirsek. Bu tür zamanları siz de içsel dönüşümler yaşamak ve zorluklardan bir şeyler öğrenmek için değerlendirmek isterseniz hem güçlenmenize hem de sıkıntıların üstesinden gelmenize yardımcı olacak iyileşme pratiklerini deneyebilirsiniz:
Yeni bir şeyin doğabilmesi için eski katmanı atıp atmadığınızı kendinize sorun
Zor zamanlar hiç şüphesiz ki acı verici, rahatsız edici, savunmasız bırakıcıdır, ancak aynı zamanda iyileştirici bir dönüşümün de kapısını aralar. Hayatınızda bir şeylerin sona vermesi, sekteye uğraması, istediğiniz gibi ilerlememesi, yeni başlangıçların habercisi olabilir. Tıpkı bir yılanın deri değiştirip yenilenmesi gibi siz de artık size hizmet etmeyen, eskimiş, faydasız katmanları çıkarıp atabilir, süreci kabullenerek iyileşmek için dönüşümü içinizde başlatabilirsiniz.
Basit zevkleri, gününüzün daha da büyük bir parçası haline getirin
Basit zevkler, zor zamanlarda adeta bir sığınak görevi görebilir. Her gün, küçük ritüellerle kendinizi şımartmayı, bu sayede biraz daha iyi hissetmeyi deneyebilirsiniz. En sevdiğiniz çayı yudumlamak, favori dizinizi izlemek, biraz dans etmek, açık havada yürüyüş yapmak gibi günlük hayatın içindeki küçük mutluluk anlarını daha fazla önemseyebilir, onlara daha fazla zaman ayırabilirsiniz.
Esnek olun ve yeni yaklaşımlar deneyin
Zor zamanları, biraz daha esnek olmak ve farklı yöntemler, yaklaşımlar denemek için bir fırsat olarak görebilirsiniz. Bu sayede hem alışılagelmiş -ve belki de artık işe yaramayan- yöntemleri değiştirebilir hem de daha farklı bakış açılarıyla konulara yaklaşabilirsiniz. Farklı düşünmek, farklı sonuçlar elde etmenize yardımcı olabilir.
Zamanınızı, enerjinizi ve düşüncelerinizi hayatınızda zorlukların olmadığı alanlara aktarın
İnsan neye odaklanırsa, onu büyütür. Eğer siz hayatınızda sadece yolunda gitmeyen şeylere odaklanırsanız, onları büyütür; sanki hayatınızın her bir köşesi sorunlarla doluymuş gibi hissedebilirsiniz. Oysa ki, işleriniz yolunda gitmiyorken sağlığınız çok iyidir, okul hayatınız kötü gidiyorken sosyal ilişkilerinizde çok mutlusunuzdur… Sadece bakış açınızı değiştirmeniz, düşüncelerinizi, enerjinizi, yaşamınızın iyi giden taraflarına aktarmanız gerekiyor.
Zor anları yalnız geçirmemek için özel araçlar geliştirin, bağlantılar kurun
Zor zamanlar geçirirken, kendinizi izole etmek, herkesten, her şeyden uzak durmak isteyebilirsiniz. Bu durum aslında olağan bir ihtiyaç olsa da yalnızlığın içerisinde çok uzun süre kaldığınızda hem kendinizi daha kötü hissetmeye başlayabilir hem de iyileşme sürecinizi geciktirebilirsiniz. Bunun yerine zorlayıcı zamanlardan geçerken size iyi gelecek araçlar edinin, güvendiğiniz, sevdiğiniz, sizi destekleyen yakınlarınızla iletişimde kalın. Veya bir profesyonel destek almayı deneyin. Çevrimiçi gruplara katılabilir, durumunuza uygun kitaplar okuyabilir, yakın dostlarınızla buluşmalar ayarlayabilirsiniz. Yalnız olmadığınızı hissetmek, size yalnızlıktan daha iyi gelecektir.
Geçmişte üstesinden geldiğiniz zor zamanları düşünün; ne yardımcı oldu, ne olmadı?
Geçmişte üstesinden geldiğiniz zor zamanları düşünmek, şu anki zorluklarınızla ilgili daha sakin hissetmenize, durumu daha geniş bir perspektife koymanıza ve bu durumun zaman içinde nasıl gelişip çözüleceğine dair fikirler geliştirmenize yardımcı olabilir. Benzer zorlayıcı zamanlar geçirirken neleri yapmanız gerçekten işe yaramıştı, neler işlevsiz kalmıştı, bunları düşünün. Bu sayede hem gereksiz düşünceler ve eylemlerle vakit kaybetmez hem de geçmiş deneyimlerinizden yola çıkarak daha etkili çözüm yolları geliştirebilirsiniz.
İnançlarınızla yeniden bağlantı kurun
“İnanç” ne büyük bir kelime, öyle değil mi, ne kadar kapsamlı. Kendinize olan inancınızı, sevdiklerinize, dostlarınıza, ailenize olan inancınızı, evrene olan inancınızı bir daha düşünün. İnançlarınızla yeniden bağlantı kurun, onlardan güç alın ve zor zamanların üstesinden gelebilmek için inançlarınızın size nasıl yardımcı olabileceğine odaklanın. Zor zamanlar, ruhsal gücünüzü keşfetmek için de iyi bir fırsat. Belki mucizelere yeniden inanmaya başlayabilir, hayatın güzel sürprizlerinin de olduğunu hatırlayabilir, evrenin göz kırpmalarını yakalayabilirsiniz.
En iyi ve en olası senaryoları dikkate alın
Zor zamanlarda en kötü senaryoları düşünmek en kolayı; ancak en iyi veya en olası sonuçları da göz önünde bulundurmak çok önemli. Çünkü, çoğu zaman o ‘en kötü’ senaryonun gerçekleşmeyecek olduğunu aslında pek çoğumuz biliriz ama yine de kendimizi onu kurgulamaktan alıkoyamayız. Bir kez de enerjinizi, zamanınızı, en kötüye değil, en iyiye harcamayı deneyin ve önce en iyi senaryoyu kurgulayın, sonra da en olası senaryoyu. Muhtemelen en olası senaryo, en kötü senaryodan çok daha iyidir ve gerçekleşmesi çok daha muhtemeldir. Böylece bakış açınızı da genişletebilir, kendinizi zor zamanların yarattığı o kasvetli havanın içerisinden çıkarabilirsiniz.
Tüm bu pratikler, zor zamanlardan geçerken size rehberlik edebilir, daha dirençli, daha umutlu bir yol izlemenize yardımcı olabilir, ayrıca iyileşme sürecinizi de hızlandırırken içsel gücünüzü keşfetmek için yolunuza ışık tutabilir.
Kaynak: mindbodygreen
İlginizi çekebilir: En zor zamanlarda bile umutlu kalmanızı sağlayacak ipuçları