Zehirli bir yılan sizi ısırdığında, bu ısırık sizi öldürür mü? Hayır. Aslında sizi öldürebilecek olan şey yılanın ısırığı değil, bu ısırıkla vücudunuza yayılan zehirdir. Tıpkı yılanın ısırması gibi bazen çevremizdeki kişilerin de bize davranışları can yakıcı olabilir. Sevdiğiniz biriyle kavga edebilirsiniz, bir arkadaşınız kalbinizi kırmış olabilir, bir yakınınız sizi önemsememiş olabilir. Bunların hepsi insanın canını yakar ancak affetmenin gücünü keşfettiğiniz zaman hiçbiri uzun vadeli zararlar vermez.
Ancak affetmek bazen o kadar da kolay olmayabiliyor. Üstelik karşınızdaki kişi özür dilemeyen, yaptığı hatanın farkına varmayan biriyse… İşte zor zamanlarda affedici olmak için birkaç öneri:
1. Yaşadığınız anla barışın
Siz farkında olsanız da olmasanız da eğer kırgınlıklara takılıp kalıyorsanız, geçmişte yaşıyorsunuz demektir. Çünkü kırgınlıkların hepsi geçmişte yaşanmıştır. Belki bunun farkına varmak bile moralinizi yükseltmenizi kolaylaştırabilir. Yaşadığınız anın farkına vardığınız zaman, geçmiş veya gelecek ortadan kalkar ve kimse size kötü hissettiremez.
2. Dikkatinizi başkalarına değil kendinize verin
Bir başkasının size kendinizi kötü hissettirmesine, sizi üzmesine izin verdiğiniz zaman, aslında karşınızdaki kişiye sizin üzerinizde hakimiyet kurma gücü vermiş olursunuz. Size yanlış yapan kişiyi düşünmek yerine, dikkatinizi kendinize veremez misiniz? “Evet, öfkeliydim, hayal kırıklığına uğramıştım ama şimdi daha iyi hissetmeyi seçiyorum” diyebilirsiniz. Aslında bütün mesele insanın kendisiyle ilgili.
3. Duygularınızın sorumluluğunu alın
Amerikalı düşünür Wayne Dyer diyor ki; “Başkalarının sizin üzerinizdeki gücünü algılama biçiminizi değiştirerek, kendi potansiyelinizin sınırsız olduğu çok daha parlak bir bakış açısına sahip olabilir, affetmeyi ve diğer her şeyi boş vermeyi öğrenebilirsiniz.” Yani aslında nasıl hissettiğinizin tamamen sizinle ilgili olduğunu fark ettiğiniz zaman kendinizdeki süper gücü de keşfetmiş olursunuz. Kendinizi kurban gibi hissettmekten vazgeçer, suçlamalar ve yargılamalardan kurtulursunuz. Duygularınızın sorumluluğunu aldığınız vakit, kendinizi iyi hissetmeye karar vermek çok daha kolay olur.
4. Kendi payınıza düşene sahip çıkın
Hepimizin hayatında zaman zaman inişler ve çıkışlar yaşanıyor ve hepimiz böyle zamanlarda üzerimize düşen sorumluluğu kabullenmeden kolayca yargıda bulunabiliyoruz. Oysa daha farklı düşünmek mümkün olabilir. Patronunuz son dönemde her şeyinize karışıyorsa, bu son birkaç aydır birçok konuda çuvalladığınız için olabilir mi? Bir yakınınız sizinle dalga geçiyorsa, bu ona sarkastik yanınızı gösterdiğiniz için olabilir mi? Kendinizi bir başka kişi yüzünden kötü hissediyorsanız, o zaman mutlu olmak için bu kişinin değişmesini beklemek yerine, siz kendinizi değiştirseniz nasıl olur? Bunu düşünmek bile içinizi rahatlatmaya yetebilir.
5. Kendinizi önemsiz görmeyi bırakın
Kendimize karşı dürüst olalım; hepimiz zaman zaman kızmak, kırılmak, üzülmek için bahaneler aramıyor muyuz? Sokakta sebepsiz yere öfkelenmek, iş arkadaşlarına kızmak, endişeler yüzünden büyük bir fırsatı kaçırmak hepimizin yaptığı şeyler değil mi? Kırılganlıklara karşı kendinizi açık bırakmadığınız zaman, kendi gücünüzü de fark edebilirsiniz ve aslında kendinizi iyi hissetmeyi seçebilirsiniz.
6. Sevgiyle bakın
Hayata karşı sevgiyle baktığınız zaman, hayattan almanız gereken zor dersler karşısında bile şükretmeyi öğrenirsiniz. Sizi üzen, kalbinizi kıran şeyleri bir ders olarak gördüğünüzde, hayatta daha aydınlık bir yolda ilerleyebilirsiniz.
Özetle, kendinize şu soruyu sorun: Hayata karşı affedici olmayı mı, yoksa berbat hissetmeyi mi tercih ediyorsunuz? Biraz gerçekçi olun ve bu seçeneklerden ilkinin hayatı daha yaşanılır kıldığını unutmayın.
Kaynaklar:
Greatist
Dr. Wayne Dyer
Psychology Today
İlginizi çekebilir: Affetme meditasyonuyla iz bırakan olaylardan ve geçmişten özgürleşin