dummy

Zihnimizin olayları çarpıtma gücü 3: Olumsuzluk “filtre”nizin farkına varın

Zihnimizin olayları çarpıtma gücü 3: Olumsuzluk “filtre”nizin farkına varın

Gelin şimdi birlikte yaşamınıza başka bir şekilde bakalım. Bugüne kadarki hayatınızın bir tabloya döküldüğünü düşünelim. Güzel müzelerde gördüğümüz, nerdeyse duvarı kaplayacak büyüklükte o güzel tablolardan biri. Renkler, ifadeler, şekiller çok berrak; ne yaşadıysanız, ne yaptıysanız sanatçı eksiksiz tuvale aktarmış. Hayatınıza giren çıkan insanlar, yaşadığınız sayısız deneyim, bu deneyimlerin yarattığı duygular… Evet, sadece olaylar ve kişiler resmedilmemiş, duygularınız da bir şekilde tabloya aktarılmış.

dummydummy

O güzelim müzede, o biricik sanat eserinin karşısına geçtiniz. Tıpkı diğer tablolar gibi tek ve eşsiz bir tablonun karşısındasınız. Kopyalarının olması mümkün, ama aslı gibi olmayacağı kesin. Gelin dilerseniz bu noktada gözlerinizi kapatın ve bir süre bunu zihninizde resmetmeyi deneyin. Biraz odaklanın, hangi renklerin seçilmiş olabileceğini, hangi duyguların ağırlıklı yansıtıldığını, yardımcı roldeki imgelerin neler olduğunu hayal edin biraz.

Şimdi hayatınızı özetleyen bu tabloya baktığınızda ilk neler görüyorsunuz? İlk gözünüze çarpan ifade, yüzünüze buram buram vuran duygular neler? Tablonuz ağırlıklı olarak; mücadele, yılgınlık, başarısızlık, hayal kırıklığı gibi olumsuz duyguları mı yansıtıyor? Peki kişisel başarılarınız (büyüklüğü ve küçüklüğü görecelidir), sizi seven insanlar, sizin sevdiğiniz insanlar, mutlu ettiğiniz insanlar, başını okşadığınız hayvanlar, gülümseyerek başladığınız günler… Peki ya bunlar? Bunlar tablonuzda var mı? Öne çıkmayan, geriye atılan sahnelerde mi yer alıyorlar?

Eğer tablonuza bütünüyle baktığınızda aklınızdan ilk geçenler; “Ne de zor bir hayat yaşadım, aldatıldım, kandırıldım, başarısız oldum, şanssız oldum” gibi hükümler oluyorsa, sizden ricam tıpkı Excell’de kullandığımız o filtreleme özelliği gibi, zihninizdeki filtreyi çözmeniz. Filtreyi “olumsuzluklar” seçiminden çözün ve hepsini işaretleyin. Tüm dokümanın önünüze döküldüğü gibi, tabloya bir daha bütünüyle bakınca neler görüyorsunuz?

“Bilişsel Çarpıtmalar”da 3. maddemize geldik “Zihinsel Filtre.” Nedir peki zihinsel filtre? Şöyle anlatıyor Dr. David Burns; “Olumlu olan her şeyi filtreleyen bir gözlük takmış gibi yaşama hali. Bu durumda bilincinize takılan her şey olumsuzdur. Bireyler kimi zaman zihinsel filtrenin farkında olmadığı için her şeyin olumsuz olduğuna karar verir. Bu işlemin teknik adı “Seçici Odaklanma”dır. Bireyi gereksiz bir acıya sürükleyen kötü bir huydur.”

Hayat iniş ve çıkış çizgileri olan bir sistem değil midir? Dünya gerçeğiyle yoğrulmuş bizler sadece olumsuz anıları filtrelersek ve olumluların üzerini çizersek; kendimize, hayata, bizi seven ve bizi mutlu etmek isteyen insanlara, enerjimize, yaşamın mucizelerine nankörlük etmiş olmaz mıyız? Bence yine konu dönüp dolaşıp dengede bitiyor.

Bilinçle ve farkındalıkla yaşamın çeşitli hallerinin olduğunu kabul etmek gerekiyor. Olumsuz anılar kadar, olumluların da olduğunu unutmadan ve hepsinin bir bütünü temsil ettiğini fark eden bir bilgelikle kabul etmek gerekiyor. Olumlu anıları küçümsemeden, olumsuzları da dev aynasının karşısına geçirmeden yaşamaktan söz ediyorum.

Anlar nasıl şekil alır? Karşımıza çıkan durumların mevcudiyeti kadar bizim de onlara verdiğimiz tepkinin bir rolü yok mudur? Durup fark etmezsek, hızla yanından uzaklaşırsak, küçümsersek o anın hayatımızda nasıl bir etki yaratmasını beklemeliyiz?

İlginizi çekebilir: Zihnimizin olayları çarpıtma gücü 2: “Aşırı genelleme” yapmaktan kaçının

Gamze Nokay: 2009 yılında işletme bölümünü bitirdikten sonra farklı kültürlerden beslenmek için 2 yıllığına Londra’ya gitti. Londra’da Kurumsal İletişim eğitimini tamamlandıktan sonra Türkiye’ye dönerek profesyonel iş hayatına kurumsal bir şirkette başladı. Çalışma hayatı ve gündelik yaşamın da etkileri ile hepimiz gibi; esneklik, öz şefkat, farkındalık gibi alanlarda gelişime ihtiyaç duydu (ya da ihtiyaç duyduğunu fark etti). Bu doğrultuda yoga, meditasyon, midnfulness gibi araçlardan beslenmenin yanı sıra MBSR ve Self-Compassion gibi eğitimler ile bu konularda derinleşmeye başladı. LÖSEV ve TEGV’de gönüllü olarak başlattığı STK çalışmalarına; Good4Trust.Org’da 2019 yılından itibaren gönüllü iletişim koordinatörü olarak devam ediyor. Kurumsal hayattaki yolculuğunun yanı sıra; farkındalık ve gönüllülük çalışmaları ile ruhunu beslemeye devam ediyor.

Yapay Zekânın Mutfaktaki Sırrı: Kusursuz Pişirme Siemens iQ700’de Gizli

Mutfak sadece yemek pişirdiğiniz bir yer değil; sabah kahvaltısına sıcak börekler hazırlarken güne başladığınız, akşam sevdiklerinizle sohbet ederken fırından mis gibi kokuların yayıldığı, evinin en sıcak köşesi. Akıllı teknolojiler ve yapay zekâ sayesinde, artık o köşe çok daha akıllı. Siemens’in iQ700 Fırını, sıradan bir pişirme deneyimini size özel bir sanata dönüştürüyor. Fırına koyduğunuz kek her seferinde mükemmel kabarır, et istediğiniz oranda pişer, sebzeler rengini ve vitaminini kaybetmeden tabağınızı süsler. Siemens iQ700, tüm bu süreci sizin yerinize izliyor, her detayı sizin için mükemmelleştiriyor. Artık mutfakta yalnız değilsiniz; yanınızda sizi anlayan akıllı bir “yardımcı şef” var.



Kamera kontrollü mükemmellik: Yemeğinizi “tanıyan” zekâ

Siemens iQ700 fırını farklı kılan en çarpıcı özellik, sıradan bir pişirme deneyimini akıllı bir mutfak asistanına dönüştüren yapay zekâ destekli kamera teknolojisi. Bu teknoloji sayesinde, fırın artık sadece ısı veren bir cihaz değil; sizinle birlikte düşünen, sizi anlayan bir mutfak şefi gibi çalışıyor.

Fırına bir kek koyduğunuzda, Siemens iQ700 hemen tanıyor. Çünkü 100 farklı yemeği tanıma özelliği sayesinde kekten rostoya, pizzadan böreğe kadar onlarca tarifi analiz edebiliyor. Her birini kendi pişirme ayarına göre değerlendiriyor ve o yemeğe en uygun ayarları kendisi seçiyor.



Üstelik en ince ayarları otomatik yapması sayesinde sıcaklık, pişirme süresi ve pişirme modu gibi detayları sizin için ayarlar. Siemens iQ700, her yemeğe özel ideal koşulları kendi belirliyor. Siz sadece malzemeleri hazırlıyorsunuz; gerisini o hallediyor.



Ve en büyüleyici kısmı: Kamera kontrollü pişirme ve otomatik kapanma (cookControl Pro) sayesinde, yemeğinizin kızarma derecesini veya iç sıcaklığını izleyerek, tam kıvama ulaştığında pişirmeyi otomatik olarak sonlandırıyor. Böylece yemeğin az ya da çok pişmesi endişesi tamamen ortadan kalkar.

Pişirme sanatını destekleyen akıllı sensörler

Yapay zekâ, iQ700 fırınlarda yalnızca kamerayla sınırlı değil; her yemeğe kusursuz kıvamı kazandırmak için geliştirilen sofistike sensörlerle deneyimi bir üst seviyeye taşıyor. Çünkü Siemens iQ700, pişirme sürecini sizin kadar ciddiye alıyor.

roastingSensor Plus, üç farklı noktadan ısıyı ölçen gelişmiş bir termometreyle etin, tavuğun ya da balığın iç sıcaklığını anbean takip ediyor. Siemens iQ700 ile fırının kapağını hiç açmadan, etin sıcaklığından pişip pişmediğini kendi belirliyor. Sonuç, dışı çıtır ama içi sulu bir lezzet… Şeflerin elinden çıkmış gibi, her seferinde aynı kusursuzlukta pişen lezzetleri artık evinizde deneyimleyebilirsiniz.

Tatlıdan tuzluya her hamur işinde aynı titizlik geçerli. bakingSensor Plus, fırın içindeki nemi ve sıcaklığı analiz ederek kek, poğaça ya da ekmeklerinizin ne zaman mükemmel kabarıklığa ulaştığını tespit ediyor. Böylece kekiniz her defasında istediğiniz gibi kabarır, içi yumuşak kalır.

Her detayında profesyonel bir şefin özeni, her dokunuşunda kusursuz bir pişirme dengesi… Siemens iQ700, sadece pişirme sürecini değil, mutfakta yarattığınız deneyimi de yeniden tanımlıyor.



Hayatı kolaylaştıran ekstra özellikler

Siemens iQ700, sadece kusursuz pişirme sonuçlarıyla değil, modern yaşamın hızına uyum sağlayan akıllı çözümleriyle de fark yaratıyor. iQ700, sizin için mutfakta geçen zamanı kolaylaştırmayı da biliyor.

FullSteam Plus özelliği sayesinde buhar ve 120°C ısı kombinasyonuyla yemekleri %50’ye kadar daha hızlı pişirirken, vitaminleri ve lezzeti koruyor. Dışı çıtır, içi sulu balıklar ya da sebzeler hazırlamak artık sadece birkaç dakikanızı alıyor. Üstelik tüm bunları yaparken besinlerin doğallığını koruyor; yani sağlıklı ve lezzetli sofralar, zamandan ödün vermeden mümkün hale geliyor.

Siemens Home Connect uygulamasıyla Siemens iQ700 fırınınız dışarıda olsanız bile sizinle her yerde. Telefonunuzdan uygulamayı açın, yemeğinizi uzaktan pişirmeye başlayın, sıcaklığı ayarlayabilir hatta iç kameradan yemeğinizin ne durumda olduğunu izleyebilirsiniz. Eve geldiğinizde yeni pişmiş yemek kokusuyla karşılanmak artık yalnızca konfor değil, Siemens iQ700 ile modern yaşamın akıllı kolaylığı.

Hijyen konusunda en rahatlatıcı detay ise activeClean® (Pirolitik Temizlik). Siemens iQ700, iç yüzeyinde biriken yağ ve kalıntıları yüksek sıcaklıkta küle dönüştürerek kendini tamamen temizliyor. Sizin yapmanız gereken, fırın soğuduktan sonra bir bezle hafifçe silmek. Artık temizlik için vakit harcamanıza gerek yok; çünkü iQ700, size zamandan fazlasını kazandırıyor.

Siemens iQ700, modern yaşam temposunu anlayan, sizin yerinize düşünen bir mutfak deneyimi sunuyor. Hız, hijyen ve lezzet… Hepsi tek tuşla elinizin altında.

Mutfakta yeni bir yetenek

Siemens iQ700 Fırın, sadece bir ev aleti değil; mutfak yeteneğinizi parlatmanıza yardımcı olan, en zorlu tariflerde bile yanınızda olan akıllı bir asistan. 

Unutmayın, her mükemmel sofranın ardında doğru bir seçim vardır. Ve bu seçimi Siemens iQ700 ile yapabilirsiniz. Sonuçta Siemens, teknolojinin keyfini bilenlere. Siemens’in iQ700 ve daha birçok ürününü keşfetmek için tıklayın.Siemens iQ700





İlgili Makale
whatsapp