X

Zeytinyağı Kaç Kalori?

 

Zeytinyağı, özellikle Türkiye gibi Akdeniz ülkelerinde hem etli hem de etsiz yemeklerde sık sık kullanılan sağlıklı bir yağdır. İçerisinde karbonhidrat ya da protein bulunmayan zeytinyağının tüm kalorisi tekli doymamış yağlardan gelmektedir.

Zeytinyağı, yağın çeşidine ve üreticilere göre renk ve lezzet olarak değişiklik gösterdiği gibi saflığı ya da asiditesi ise işlenme sürecine göre farklılık gösterir.

Zeytinyağı Besin Değeri

Bir yemek kaşığı zeytinyağında (14 g) yaklaşık olarak 119 kalori bulunmaktadır. E ve K vitaminleri bakımından zengin bir kaynak olan zeytinyağında eser miktarda potasyum da vardır.

Bir yemek kaşığı zeytinyağının besin değerleri yaklaşık olarak şu şekildedir:

Kalori: 119

Yağ: 14 g

Sodyum: 0,3 mg

Karbonhidrat: 0 g

Lif: 0 g

Şeker: 0 g

Protein: 0 g

E vitamini: 1,9 mg

K vitamini: 8,1 mcg

Potasyum: 0,1 mg

Zeytinyağının kalorisi yağ içeriğinden gelmektedir. Bir yemek kaşığı zeytinyağının yaklaşık 9,86 gramı tekli doymamış yağ iken 1,42 gramı çoklu doymamış yağ ve 1,86 gramı ise doymuş yağdır. Zeytinyağının büyük çoğunluğu sağlıklı yaşlardan oluşuyor olsa da kalori bakımından yüksek olduğu için yağ tüketiminizi kontrol altında tutmanız gerekir.

Zeytinyağı, E ve K vitaminleri bakımından zengin bir kaynaktır. Bir yemek kaşığı zeytinyağında yaklaşık olarak 1,9 mg E vitamini vardır. E vitamini, hücreleri serbest radikallerden koruyarak sağlıklı olmalarını sağlamanın yanı sıra kan damarları içerisinde kanın pıhtılaşmasını engeller ve bağışıklığı destekler.

Bir yemek kaşığı zeytinyağında bulunan K vitamini ise yaklaşık olarak 8,1 mcg’dır. K vitamini; kanın pıhtılaşması, kemik metabolizması ve kemik mineralizasyonu gibi vücudun pek çok fonksiyonunda yer alan önemli bir vitamindir.

Zeytinyağının Faydaları

Özellikle sızma zeytinyağı başta olmak üzere zeytinyağının vücut sağlığı üzerinde pek çok faydası bulunmaktadır. Beslenme düzeninize zeytinyağı dahil ettiğinizde aşağıda yer alan faydalardan yararlanmanız mümkündür.

Antioksidan kaynağıdır

Sızma zeytinyağı, antioksidanlar bakımından zengin bir kaynaktır. E ve K vitaminlerinin yanı sıra içerisinde güçlü antioksidanlar bulunan zeytinyağı, kronik hastalıklar yaşama riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Antioksidanlar aynı zamanda inflamasyonla savaşmaya ve kan kolesterolünüzü oksidasyondan koruyarak kalp hastalığı riskinizi azaltmanıza da yardımcı olabilir.

Bağışıklık sistemini destekler

Yağda çözünebilen vitaminlerden biri olan E vitamini, zeytinyağında bol miktarlarda bulunmakta ve bağışıklık ile hastalıkların önlenmesi konusunda önemli bir rolü bulunmaktadır. Araştırmalar, zeytinyağının romatoid artrit ve inflamatuar bağırsak hastalığı gibi inflamatuar hastalıkların kontrol altına alınmasında etkili olabileceğini göstermektedir.

Kilo kontrolünde yardımcıdır

Çok fazla yağ tüketmek, kilo almaya neden olur. Ancak araştırmalara göre zeytinyağının bolca tüketildiği Akdeniz diyetinde kilo kontrolünün sağlanabildiğini göstermektedir. Bu nedenle zeytinyağı tüketmenin, kilo almaya neden olmadığı düşünülmektedir. Hatta makul miktarlarda tüketilen zeytinyağının, kandaki antioksidan seviyelerini arttırarak kilo vermeye yardımcı olabileceği düşünülmektedir.

Alzheimer hastalığı ile savaşmaya yardımcı olabilir

Alzheimer hastalığı, dünyada en fazla rastlanan nörodejeneratif hastalıklardan bir tanesidir. Bu hastalıkta beyin hücrelerinin içerisinde beta-amiloid plakları birikmeye başlar. Fareler üzerinde yapılan bir araştırmada zeytinyağının bu plakları ortadan kaldırmaya yardımcı olduğu görülürken insanlar üzerinde yapılan araştırmalar ise zeytinyağı tüketiminin beyin fonksiyonları üzerinde faydalı olabileceğini göstermektedir. Bununla birlikte zeytinyağının Alzheimer hastalığı üzerindeki etkilerinden emin olmak için daha fazla araştırma yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.

Kolesterol seviyelerinin sağlıklı olmasını destekler

Zeytinyağı, tekli doymamış yağlar bakımından zengin olduğu için iyi kolesterolü (HDL) arttırırken kötü kolesterolü (LDL) azaltmaya yardımcı olur. Hücresel ve hormonal bakımdan sağlıklı olmak için vücudun kolesterole ihtiyacı olmakla birlikte yüksek kolesterolün, kalp krizi ve felç riskini arttırdığı bilinmektedir.

Tip 2 diyabet riskini azaltabilir

Zeytinyağının, tip 2 diyabete karşı koruma sağladığı düşünülmektedir. Bu konuda yapılan araştırmalar, zeytinyağının kan şekeri ve insülin hassasiyeti üzerinde faydaları olduğunu göstermektedir. Zeytinyağını özellikle Akdeniz diyeti gibi sağlıklı beslenme düzenleri ile birlikte kullandığınızda tip 2 diyabet konusunda sağladığı faydalardan yararlanabilirsiniz.

Antibakteriyel özelliklere sahiptir

Zeytinyağında bulunan besinler, zararlı bakterileri önleyebilir ya da ortadan kaldırabilir. Örneğin, helikobakter pilori, midede yaşayan ve mide ülserleri ile mide kanserine neden olabilen bir bakteri türüdür. Düzenli olarak sızma zeytinyağı tüketmenin, helikobakter pilori enfeksiyonunu engelleme konusunda etkili olduğunu gösteren araştırmalar bulunmaktadır.

Kalp-damar sağlığını destekler

Zeytinyağında bulunan polifenoller, kalp sağlığını korumaya yardımcı olabilir. Polifenoller, kalp krizine neden olan trombosit yığılmasının önüne geçerek kalp krizini önlemeye yardımcı olur. Polifenollerin yanı sıra K vitamini de kanın pıhtılaşma sürecinde etkili olarak kalp-damar sağlığını destekler.

Zeytinyağı Nasıl Saklanır?

Zeytinyağını saklarken ışıktan ve ısıdan korumanız önemlidir. Zeytinyağı alırken ve saklarken genel olarak dikkat etmeniz gereken noktalar şu şekildedir:

  • Koyu renkli şişelerde satılan zeytinyağlarını satın alın. Sarı ya da yeşil renkli cam, zeytinyağının ışıktan zarar görmesini engelleyecektir.
  • Aylarca raflarda beklemiş yağları almayın. Aldığınız yağın taze olması için etiketinden üretim tarihini kontrol edebilirsiniz.
  • Karanlık ve serin bir yerde saklayın. Şu anda kullanmadığınız yağları buzdolabında muhafaza edin. Zeytinyağı buzdolabına konduğunda yapısı kalınlaşabilir ve bulanık hale gelebilir. Oda sıcaklığına döndüğünde eski haline gelecektir.

Zeytinyağı ile Yemek Pişirilir mi?

Zeytinyağı dahil olmak üzere yağlar, yüksek sıcaklıklara maruz kaldıklarında zarar görebilirler. Özellikle soya ve kanola gibi çoklu doymamış yağ asitleri bakımından zengin olan bitkisel yağlarda bu durum söz konusudur.

Yağın aşırı ısınması ile zararlı bileşenler ortaya çıkabilir. Bu da kanser riskinin artmasına neden olabilir. Bu nedenle yüksek sıcaklıklarda yalnızca buna dayanıklı yağları tercih etmelisiniz.

Yemeklik yağ seçerken dikkat etmeniz gereken en önemli iki nokta şunlar olmalıdır:

  • Dumanlanma noktası: Yağın parçalanmaya ve dumana dönüşmeye başladığı sıcaklıktır.
  • Oksdatif stabilite: Yağların oksijenle reaksiyona girmeye karşı ne kadar dirençli olduğudur.

Zeytinyağı, bu iki kategori bakımından değerlendirildiğinde iyi bir yağdır. Zeytinyağı, tekli doymamış yağlar bakımından zengin olduğu için yüksek sıcaklıklara karşı dayanıklıdır.

Zeytinyağı aynı zamanda oksidatif hasara karşı da dayanıklıdır. Pek çok araştırma, zeytinyağının yüksek sıcaklıklara dayanıklı olduğunu ve bu sayede yüksek miktarlarda zararlı bileşenler üretmediğini göstermektedir.

Zeytinyağı Kilo Aldırır mı?

Zeytinyağı, sağlıklı yağlar bakımından zengin bir yağdır ve vücut açısından faydalıdır. Ancak yağ olduğu için çok fazla tüketildiği takdirde kilo almanıza neden olabilir.

Bununla birlikte şu anda sağlıklı kilonuzdaysanız, beslenme düzeninize ekleyeceğiniz zeytinyağı kilo almanıza neden olmayacaktır. Ancak tüm yiyecekler gibi zeytinyağının da belli bir kalorisi vardır. Kalori almanız, vücut enerjiniz, beyin fonksiyonunuz, bedensel fonksiyonlarınız ve genel olarak vücudunuz için önemlidir. Ancak vücudunuzun ihtiyacı olandan fazla kalori alırsanız, kilo almanız kaçınılmaz olacaktır.

Zeytinyağının kilo aldırmamasını istiyorsanız, porsiyon kontrolü yapabilirsiniz. Günde yaklaşık 2 kaşık zeytinyağı tüketmeniz, zeytinyağının faydalarından yararlanmanızı sağlayacak ve kilo almanıza neden olmayacaktır.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Aldığımız iki nefesten biri denizden: #MaviNefesProjesi

Denizler, gezegenimizin kalbinde atan en önemli yaşam kaynakları. Sadece tatil rotalarını ya da en şahane manzaraları süslemekle kalmayan bu su ve hayat kaynaklarımız, gezegenimizin dengesi ve canlı yaşamlarının devamı için de kritik bir rol sahibi. Çünkü, ihtiyaç duyduğumuz oksijenin yarısından fazlası denizlerden geliyor. Ancak, denizlerimizin karşı karşıya olduğu tehditler, ekosistemin geleceğini tehlikeye atıyor.



İklim değişikliği, çevre kirliliği, insan müdahaleleri, plastik atıklar, petrol sızıntıları veya müsilaj gibi pek çok faktör, denizleri kirletmekle kalmıyor geleceğimizi de adım adım yok etmeye başlıyor. Çünkü denizlerdeki kirlilik, hem denizdeki hem de karadaki canlı yaşamını tehdit ediyor ve ekosistemin dengesini bozarak gezegenimizin geleceğinden çalıyor.

Denizlerimizin ve gezegenimizin karşı karşıya olduğu tehditler karşısında sessiz kalmayan Garanti BBVA, DenizTemiz Derneği/TURMEPA iş birliğiyle sürdürdüğü Mavi Nefes Projesi ile bu yıl da denizlerimize, yani yaşam kaynağımıza, sahip çıkıyor. Mavi Nefes Projesi, başta plastikler olmak üzere deniz çöplerinin toplanmasına ve deniz ekosisteminin korunmasına katkı sağlıyor ve denizlerimizdeki oksijen kaynakları olan deniz çayırlarını ve mercanları çoğaltıyor.

“Dünyaya iyi bakıyoruz, geleceğe iyi bakıyoruz.”

“Dünyaya iyi bakıyoruz, geleceğe iyi bakıyoruz.” misyonuyla yola çıkan Garanti BBVA, DenizTemiz Derneği/ TURMEPA ile birlikte hem deniz kirliliğini azaltmak hem de denizlerdeki biyoçeşitliliği korumak ve deniz ekosistemini rehabilite etmek için uzun soluklu bilimsel koruma ve izleme çalışmaları yürütüyor.

Mavi Nefes Projesi kapsamında Eylül 2021-Haziran 2024 döneminde Marmara Denizi, Adrasan ve Van Gölü’nde yaklaşık 200 bin kişinin günlük üretimine eşit 230 ton katı ve sıvı atık toplandı, uygun olan atıkların geri dönüşüme kazandırılması içinse çalışmalar sürüyor.



Projenin eğitim ayağında ise deniz temizliği konusundaki farkındalığı artırmak amacıyla ortaokul öğrencilerine ve öğretmenlerine denizlerin önemi, deniz ekosisteminin korunması ve sürdürülebilir su kaynakları için bireysel sorumluluklar konularında eğitimler veriliyor. Mavi Nefes Eğitim Otobüsü ve çevrim içi eğitimlerle 3 yıl boyunca 8 ilde yaklaşık 80 bin öğrenciye ulaşıldığı biliniyor.

Bu başarılı iş birliği, hem denizlerimize hem de gezegenimize hayat verirken; temiz denizlerin, sağlıklı ve uzun ömürlü bir yaşamın temelini olduğunu da bir kez daha bizlere hatırlatıyor. Denizlerdeki deniz çayırlarını ve mercanları koruyup çoğaltmak için çalışmaların sürdürüldüğü Mavi Nefes Projesi sayesinde “aldığımız iki nefesten biri denizden” diyen Garanti BBVA, DenizTemiz Derneği/ TURMEPA ile tertemiz ve sağlıklı yarınların kapısını aralıyor. Bu başarılı iş birliğinden ilham alarak geleceğimizden çalmak yerine geleceğimizi korumak için çalışmak ve denizlerin yaşam kaynağımız olduğunu her an hatırlamak ve hatırlatmak, hepimizin yarınlarımıza yapacağımız en büyük yatırım.

*Bu yazı Garanti BBVA katkılarıyla hazırlanmıştır.



Orkid, “Sporla Güçlen” projesine verdiği destekle kız çocuklarının geleceğine ışık tutuyor

Bir kız çocuğu düşünün: Günün ilk ışıklarıyla birlikte koşuya çıkan, her sabah elinde topuyla antrenman yapan, büyük bir hevesle hem bedenini hem de zihnini beslemek için yıllarca gönül verdiği spor dalı uğruna çalışmaya devam eden ve uzun yıllar sonra gözlerinden ışıklar saçarak ilk kupasını milyonların önünde havaya kaldıran… Ne harika bir tablo, öyle değil mi?



Toplumun her köşesinde, binlerce kız çocuğu bu anı yaşamayı hak ediyor. Ancak, ne yazık ki birçoğu için spor; erişilmesi çok güç bir lüks, uzak bir hayal gibi kalıyor hayatları boyunca. Oysa spor, sağlığın, özgüvenin, azmin, başarının, kararlılığın, istikrarın temellerini atan, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayan en önemli araçlardan biri. Bu önemin farkında olan ve kız çocuklarını spor yoluyla güçlendirmek isteyen Orkid, Watsons iş birliği ile Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da yürüttüğü “Sporla Güçlen” projesine destek veriyor.

Geleceğe atılan adımlar: Kız çocukları, ‘sporla güçleniyor’

Türkiye’de kadınları ilk kez hijyenik pedle buluşturan P&G’nin kadın bakım markası Orkid, 45 yılı aşkın süredir dünyadaki tüm kadınların hayatını kolaylaştırmak, onları her alanda desteklemek için imza attığı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyerek “Sporla Güçlen” projesiyle kız çocuklarının yanında oluyor.

Kız çocuklarına sporla yeni yollar açmayı ve kız çocuklarının geleceğini aydınlatmayı hedefleyen Orkid, yürüttüğü bu iş birliğiyle kız çocuklarının eğitim ve spor yaşamlarını desteklemeyi, onların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Kız çocuklarının hayatta karşılaşacakları tüm zorluklar karşısında çok daha güçlü durmalarını sağlayan, onların bütüncül gelişimini desteklerken duygusal dayanıklılık kazanmalarına da zemin hazırlayan sporun gücü, yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki; Orkid’in, İpsos ile Türkiye genelinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kadınların %77’si, sporun bugün oldukları kişi olmalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Dahası, yapılan bu araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kızlar, istedikleri kişi olmalarına yardımcı olabilecek özgüven ve becerileri sporla kazanıyor.

Buna rağmen genç kızların neredeyse yarısının düzenli spor yapmadığı sonucuna ulaşan Orkid, TMOK ve Watsons iş birliği ile kız çocuklarının sporla güçlenmesi için onların yanında yer alıyor. Kız çocuklarının hem eğitimlerine hem de spora devam etmelerine yönelik gerekli spor malzemelerinin temin edilmesini destekleyen Sporla Güçlen projesi ile Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da bulunan okullardaki kız öğrenciler dönem boyunca badminton, basketbol ve voleybol dallarında eğitim alıyor.



Kadınların daha özgüvenli olmasını destekleyen ve spor ile olan bağlarını güçlendirmeye odaklanan bir marka olarak Orkid, hiçbir kız çocuğunun bu haklarından mahrum kalmaması için çalışıyor. Bu sayede geleceğin sağlıklı, özgüvenli, başarılı ve belki de milli sporcuları bugünden yetişmeye başlıyor. Gelecek nesillerin hayallerine ulaşmalarına yardımcı olmak için onların yanında olmaya ve onları cesaretlendirmeye devam eden Orkid, kız çocuklarına yeterli imkan sağlandıkça daha eşit ve aydınlık yarınların mümkün olduğuna inanıyor.

Kız çocuklarını genç yaşta sporla tanıştırarak onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyan bu projenin ve başta Orkid ile Watsons olmak üzere projenin tüm destekçilerinin ülkemize ve dünyaya ilham olması, kız çocuklarının ışıl ışıl bir geleceğe doğru çok daha emin adımlarla yürümesi hepimizin en büyük temennisi.

Güçlü kadınlar, güçlü yarınlar için, #SporlaGüçlen projesine destek veren Orkid ürünlerini Watsons’ta keşfetmek için tıklayın.

*Bu yazı Orkid katkılarıyla hazırlanmıştır.



Sofralarda sürdürülebilir şıklığın yeni adı: Porland Re-Gen

Doğaya olan etkimiz, her gün attığımız adımlarla yeniden şekilleniyor. Günlük yaşamımızda aldığımız kararlar, tüketim alışkanlıklarımız ve yaşam tarzımız, doğa üzerinde hiç silinmeyecek izler bırakıyor, üstelik bu izler günden güne daha da derinleşiyor. Ulaşım tercihlerimizden yeme-içme alışkanlıklarımıza, satın aldığımız ürünlerden şehir hatta ülke dışından verdiğimiz siparişlere kadar hayatımızın her alanında karşımıza çıkan bu etki, yani karbon ayak izimiz, aynı zamanda günlük yaşamda kullandığımız eşyalarla da yakından ilişkili. Ne yediğimiz, ne içtiğimiz kadar yediklerimizi-içtiklerimizi nasıl tükettiğimiz de karbon ayak izimiz üzerinde etki sahibi.



Bu durumun farkında olan ve çevre bilinciyle hareket eden Porland, kırık porselenleri yeniden hayata döndüren Re-Gen Koleksiyonu ile sürdürülebilirlik anlayışını bir adım daha ileriye taşıyor ve dünyada bir ilke imza atıyor. Dünyaya karşı sorumluluk ilkesini odağına alarak üretim süreçlerini yürüten Porland, bu yenilikçi adımıyla bize de gezegenimize olan sorumluluklarımızı bir kez daha hatırlatıyor. İklim krizine karşı geliştirdiği iş modeli sayesinde çevre dostu üretim ve sıfır atık felsefesini benimseyen vizyoner marka, Re-Gen Koleksiyonu ile hem sofraları iyi tasarımla buluşturuyor hem de daha sürdürülebilir bir dünya için yeni şanslar yaratıyor.

Kırık porselenlerden geleceğe: Daha sürdürülebilir bir dünya

Re-Gen ile artık kırık porselenler, sıradan bir atık olmaktan çıkıyor ve yeniden işlenerek hem doğaya hem insana hem de gezegenimize dost bir anlayışı temsil ediyor. Doğayla her şekilde uyumlu, sosyal açıdan faydalı, toplumsal olarak kapsayıcı ve kültürel bağlamda sürdürülebilir bir yaklaşımın öncüsü olan Re-Gen Koleksiyonu, ayrıca tamamen doğal bileşenlerle üretildiği için bakteri ve mikrop barındırmıyor. Dayanıklı ve uzun ömürlü olmasının yanı sıra sağlıklı bir kullanım deneyimi de sunuyor.

Böylece, koleksiyonda yer alan her bir parça sadece bir tabak ya da kupa olmaktan öte, doğaya saygılı ve sürdürülebilir bir yaşam döngüsünün parçası haline geliyor ve gezegenimize olan borcumuzu ödeme yolunda atılmış küçük ama etkili bir adımı simgeliyor.

Doğanın estetik yansıması, sofralara taşınıyor

Porselenin yeniden hayat bulduğu bu koleksiyon, Salda, Ontario, Birdsong ve One and Only isimli dört farklı tasarımdan oluşuyor ve ömürlük desen garantisiyle de zarafetini uzun yıllar koruyor. Re-Gen, sadece estetik açıdan harikalar sunmakla kalmıyor, aynı zamanda çevresel sorumluluğun mükemmel bir örneği olma misyonunu da üstlenerek döngüsel ekonomiye katkı sağlıyor.



Koleksiyonda yer alan her bir parça, doğanın izlerini üzerinde taşıyor. Doğanın sakinliğini, huzurunu, zarafetini yansıtan bu parçalar, sağlıklı, şık ve sürdürülebilir sofralar sunarken sadece bugünü değil, yarını da düşünerek hareket etmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Ve günlük hayatın içerisinde çoğu zaman fark etmediğimiz küçük tercihlerin bile ne kadar büyük öneme sahip olduğunu gösteriyor.

İlhamını doğadan alan Re-Gen Koleksiyonu’nun bir parçası olan Salda, Türkiye’nin güneydoğusunda bir volkanik krater gölü olan Salda’nın eşsiz kumsalını yansıtırken; Kanada’nın en güzel eyaletlerinden Ontario’nun masmavi göllerinden esinlenilerek yaratılan Ontario ise mavinin her tonunda derinleştirici bir etki sunuyor. Öte yandan, kuş seslerinin doğadaki varlığını temsil eden yaprak, çiçek ve kuş motifleriyle bezeli Birdsong ise huzur ve mutluluk duygularını sofralarda ön plana çıkarıyor. Gökyüzünün en ihtişamlı halini yansıtan One and Only tasarımları ise göz alıcı renkleriyle doğanın büyülü dokunuşlarını sofralara taşıyor. Karbon emilimini azaltma amacıyla tasarlanan ve güncel teknolojiler kullanılarak üretilen bu koleksiyon, porselen atıklarını sanatla buluştururken geleceğe de şekil veriyor.

Geçen bir yıldaki sürdürülebilirlik çalışmalarıyla 61 ton plastik, 169 ton kağıt, 80 ton ahşap, 80.800 ton su, 301 ton porseleni geri kazandıran Porland, bu sayede 735 ton CO2 emisyonunun engellenmesine öncülük etti. Sürdürülebilirliğe sağladığı katkılarla sektörün öncüsü olan ve ilklere imza atan Porland’ın ilham verici Re-Gen Koleksiyonu’nu daha yakından keşfetmek için hemen tıklayın.

*Bu yazı Porland katkılarıyla hazırlanmıştır.



“Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması” için başvurular başladı

İnsanlığın varoluşundan bu yana kadınlar, toplumda pek çok ilham veren, güçlü roller üstlendi. Her ne kadar toplumsal cinsiyet eşitsizliği kadınların mücadelesini her dönemde zorlaştırmış olsa da; günümüzde kadınlar iş hayatından siyasete, eğitimden medyaya toplumun pek çok alanında yer almaya, seslerini duyurmaya ve görünürlüklerini güçlendirmeye devam ediyorlar. Artık başarılı kadın hikayelerinin pek çok örneği var; özellikle de girişimcilik sektöründe.



Kadınlar girişimcilik dünyasına isimlerini altın harflerle yazdırmaya ve pek çok farklı sektörde muhteşem izlere imza atmaya devam ettikçe, kadın girişimcilerin hikayelerini paylaşmalarına aracı olacak pek çok etkinlik ve yarışma düzenleniyor. Böylelikle hem kadınların girişimcilik konusunda daha aktif olmalarına hem de ilham verici hikayelerini diğer kadınlarla paylaşmalarına olanak sağlanıyor. Bu yarışmaların ilki ve en köklülerinden biri de Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması.

 “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması, kadın girişimcilerin çevrelerinde yarattığı farka ve faydaya da odaklanırken, girişimcilikteki başarısını Türkiye’ye duyuran kadınların başka kadınlara katkı sağlama konusundaki motivasyonlarını da artıyor. Kadın girişimcileri ve kooperatifleri, büyük bir heyecanla gerçekleşen jüri değerlendirmesi sonucu belirlediğimiz birincilerden biri olması için Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması’na başvurmaya davet ediyoruz.” – Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Sibel Kaya

Garanti BBVA, Ekonomist Dergisi ve KAGİDER iş birliğiyle: Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması

Türkiye’de, kadın girişimcilere yönelik çeşitli çalışmalar yürüten ilk özel banka olan Garanti BBVA, girişimcilik konusuna büyük önem veren, konuyu sayfalarına taşıyan Ekonomist Dergisi ve Türkiye’de kadın girişimciliği ve liderliğini geliştirmeyi hedefleyen sivil toplum örgütü KAGİDER’in iş birliğiyle 2006 yılından bu yana kesintisiz olarak gerçekleşen Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması” bu yıl 18. kez düzenleniyor.

Yarışmada başvurular, Türkiye’nin Kadın Girişimcisi, Türkiye’nin Teknolojide Gelecek Vadeden Kadın Girişimcisi, Türkiye’nin Yöresinde Sürdürülebilir Fark Yaratan Kadın Girişimcisi, Türkiye’nin Kadın Sosyal Etki Girişimcisi ve Türkiye’nin Kadın Kooperatifi olmak üzere 5 kategoride değerlendiriliyor.



Yarışmanın kazananları ise Şubat ayında yapılacak olan ödül töreni ile açıklanacak. “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi” ödülünü alacak girişimci 250.000 TL, “Türkiye’nin Yöresinde Sürdürülebilir Fark Yaratan Kadın Girişimcisi”, “Türkiye’nin Teknolojide Gelecek Vadeden Kadın Girişimcisi”, “Türkiye’nin Kadın Sosyal Etki Girişimcisi” ve “Türkiye’nin Kadın Kooperatifi” kategorilerinin birincileri ise 200 biner TL’lik ödülün sahibi olacak.

“Kadın girişimciliğinin sürdürülebilir kalkınmaya olan etkisini görmek ve bu başarıları ödüllendirmek bizim için büyük bir mutluluk. Kadın girişimcilerin ekonomiye kazandırdığı değer, ülkemizin geleceği için büyük önem taşıyor. Yarışmaya katılacak tüm kadınlara başarılar diliyorum. Hep birlikte, kadınların gücünü daha da ileriye taşıyacağız.” – KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Esra Bezircioğlu

2025 yılının kadın girişimcisi siz olabilirsiniz

Hikayenizle tüm kadınlara ilham olmak ve başarılarınızı tüm Türkiye’ye duyurmak istiyorsanız; 15 Kadım 2024 tarihine kadar www.garantibbvakadingirisimci.com adresindeki formu doldurarak yarışmaya başvurabilirsiniz.

“Türkiye’de kadının ekosisteme katkısını daha da artırmayı, girişimci kadınları cesaretlendirmeyi amaçladığımız bu yarışma önemli bir aşama kaydetti. 17 yılda 45 bin başvuru olmamız, yıllar içinde kategori sayısının bir iken geçen yıl itibarıyla beşe çıkması çok kıymetli. Ekonomist dergisi, Garanti BBVA ve KAGİDER olarak kadın girişimcilerimizi yarışmamıza davet ediyoruz.” –Ekonomist Dergisi Yayın Yönetmeni Talip Yılmaz



İlgili Makale