X

Yurt dışında yaşamak: Mindfulness ile her gün yeniden keşfetmek

Yurt dışına taşınmak, hayatımızın en heyecan verici ve aynı zamanda en zorlu deneyimlerinden biri olabilir. Yeni bir ülkeye, farklı bir kültüre ve bilinmeyen bir ortama adapte olmanın getirdiği karmaşa, çoğu zaman zihnimizi ve ruhumuzu zorlamadı değil. Ancak, bu süreç aynı zamanda kendimizi keşfetmek, içsel güçlerimizi tanımak ve mindfulness yoluyla yaşamın her anını kucaklamak için benzersiz bir fırsat da sundu.

Zorluklar ve farkındalık

Yabancı bir ülkede yaşamanın en büyük zorluklarından biri, sanırım İngilizce’yi bilseniz de o yerin ana dili ve kültürel farklılıkları. İnsanların düşünce yapıları, günlük yaşam ritüelleri ve sosyal dinamikleri, alıştığımızdan çok çok farklı olabiliyor, onu baştan söyleyeyim.  Bu farklılıklar ilk başta bizi zorluyor gibi oldu ancak mindfulness sayesinde bu durumu kocaman bir öğrenme fırsatı olarak görebilirsiniz benim gibi.

Mindfulness, şu anın içinde olmayı ve her anı bilinçli bir farkındalıkla yaşamayı içeriyor ve bunu artık herkes biliyor. Yeni bir kültürü anlamaya çalışırken sabırlı ve açık fikirli olmak, bu süreçte bizi daha güçlü kılıyormuş daha iyi anladım… Farklılıkları kabul etmek ve bu yeni deneyimlere açık olmak, zihnimizi ve kalbimizi öyle güzel genişletiyor ki!

Destek ve bağlantılar

Bu süreçte, sevdiğimiz insanların desteği ve bağlantısı da son derece önemlidir. Erkek arkadaşımın yanımda olması, bu yolculukta bana büyük bir destek ve güven kaynağı sağladı ve sanırım tek başıma bu kadar kolay olmazdı… Birlikte yeni yerler keşfetmek, birbirimize olan bağlılığımızı ve dayanışmamızı güçlendiriyor. Bu tür destekleyici ilişkiler, mindfulness pratiğimizin bir parçası olarak kabul edilebilir, bunu unutmayın. Çünkü bu ilişkiler bizi şu anın içinde kalmaya ve birbirimizin varlığına değer vermeye teşvik eder her zaman. Ve ‘An’da kalabilmek büyük başarı.

Mindfulness ile hafiflik ve şükran

Mindfulness pratiği, yeni bir ülkeye uyum sağlarken ruhumu da hafifletmeye yardımcı oldu. Meditasyon ve yoga, stresin ve endişenin üstesinden gelmemde en büyük destekçim. İçsel dengem bazı zamanlar kayboldu, bazen nefes alış verişlerim sıklaştı. Sakinleşip durulmak, kendimle barışabilmek ve buradaki Müge’yi tanıyabilmek için zaman tanıdım kendime. Bu süreçte ThetaHealing Tekniği’ni de kendi üzerimde kullandım. Thetahealing ile mucizeleri yaşamanız mümkün, kolay ve güvenli. Ve keşfettiğim bu Müge’den çok memnunum doğrusu.

Çünkü yurt dışında yaşamak, bize sadece dışsal bir keşif değil, aynı zamanda derin bir içsel yolculuk da sunuyormuş, anladım. Farklı kültürler ve insanlar arasında kendimizi bulmak, bizi daha esnek, anlayışlı ve şefkatli bireyler yaptığı gibi kendi değerini de bir kere daha bilmeyi, anlamayı getiriyor beraberinde. Ve ne istediğini açık, net bir şekilde anlamayı…

Ve ne istediğini net bir şekilde bilen insan, dünyanın en hafif ama en güçlü insanı oluyormuş…

Anladım…

İlginizi çekebilir: Farkındalığın renginde: Kişisel gelişim serüvenim

Müge Güney: Merhaba Ben Müge Güney, Yin Yoga ve Meditasyon Eğitmeni aynı zamanda Master ThetaHealer ve Nefes Koçuyum. Turizm ve Hizmet Sektöründe uluslararası bir markada halihazırda Rezervasyon Koordinatörlüğü yapıyorum, eski bir mutfak şefi ve MasterChef 2019 Yarışmacılarındanım da aynı zamanda. Bedensel, zihinsel ve ruhsal iyileşme sürecinde yurt içinde & yurt dışında katıldığım bir sürü eğitim ve workshoplar var. İşte bunlardan bazıları; 1.Advayta Yoga (Zeynep Aksoy & David Cornwell) 2020-Yoga-Breathe-Meditation-Mindfulness Instructor 2.AccessmConsciousness (Nazan Özbay) 2022 3.The International Center of Reiki Training (ICRT) (William Lee Rand) 2023-Kundalini Reiki Master 4.THInk Theta Healing Institute of Knowledge 2024-Basic DNA, Advanced DNA, Dig Deeper, You and Creator, 4 module ThetaHealer (Vienna Stibal & Ayşegül Demirdelen) 5.Culinary Arts Academy (MSA) 2017 Professional Culinary Arts (Professional Chef) 6.The City and Guilds of London 2017- Professional Culinary Skills (Professional Chef) 7.Big Buddha-Phuket-Thailand (2023-Meditation of Peace Medtitaion Instructor Suporn Wanichkul) 8.Pastoral Vadi Ecofarm (2019) - Sessizlik & Yoga İnzivası 9.Kundalini Beyond (2024 -Sessizlik, Kundalini Yoga ve Kundalini Meditasyonları) Yaklaşık 7 senedir düzenli Yin Yoga ve meditasyon yapıyorum. Seyahat etmekten, sevdiklerimle geniş sofralarda buluşmaktan, yeni tatlar keşfetmekten, kendimi ifade ederken Evren ile bağlantıda kalıp yazılar yazmaktan ve minik toplulukları bir araya getirmekten çok hoşlanıyorum. Ve sanırım en önemlisi de içsel potansiyelimize, en iyi versiyonumuza ulaşırken birbirimize rehberlik edebilmek çok değerli, buna olduğuna inanıyorum. Şu Anda online dersler verip seanslar uygulamaya devam ediyorum, aynı zamanda da Studio App'te düzenli olarak Canlı Derslerim de oluyor. Instagramda düzenli olarak içerik üretiyorum ve takipçilerimle kalpten bir yasama dair Mindfulness temelinde birçok yararlı içeriği paylaşmaya devam ediyorum. Şimdi ise Temelinde Mindfulness olan, BANA İYİ GELEN SANA DA İYİ GELSİN mottosu ile kişisel farkındalıklarımı, kalpten, açık ve nazik bir dille aktarmak için Uplifers'tayım.

Akbank’tan sürdürülebilirlik yolunda ilham veren bir rehber

Sürdürülebilirlik, günümüz dünyasında her zamankinden çok daha büyük bir öneme sahip. Çünkü, doğal kaynaklarımız hızla tükenirken yalnızca kendi geleceğimizden çalmakla kalmıyor, gelecek nesillerin sahip olabileceği yaşamdan da çalıyoruz. İklim değişikliği ve çevresel sorunlar bir yana, kişisel tercihlerimiz, hızla artan tüketim alışkanlıkları, teknolojik gelişmeler ve daha pek çok sebep, sürdürülebilirliğin ne kadar hayati bir gündem olduğunu defalarca gözler önüne seriyor. Artık yalnızca bugünü değil, yarınları da düşünerek doğal kaynaklarımızı korumak, geleceğimizi ve gelecek nesillerin geleceğini garanti altına almak, daha yaşanabilir bir dünya yaratmak için adımlar atmalı, değişimi geç kalmadan başlatmalıyız. Sürdürülebilirlik, artık bir tercih değil; kendimiz için, dünyamız için, geleceğimiz için benimsememiz gereken bir zorunluluk. Aksi halde yarınlar, hayalini kurduğumuz yarınlardan çok uzak olacak.



Bu bağlamda sürdürülebilirlik konusunu merkezine alan ve hem bireysel hem toplumsal farkındalığı artırmayı hedefleyen Akbank, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için “Sürdürülebilirlik insan için, #Hepimizİçin” diyor ve sürdürülebilirlik odaklı bloguyla bizleri buluşturuyor. Sürdürülebilirliği yalnızca çevresel boyutuyla ele almayan, sosyal ve ekonomik boyutunu da göz önünde bulunduran Akbank, bu önemli konuda liderlik ederek sürdürülebilirliğin her yönüyle ilgili bilgi ve farkındalık dolu içerikleri kaleme alıyor. Hem sürdürülebilirlik konusunda neler yapabileceğini merak eden herkese hem de bu konudaki bilgi birikimini artırmak isteyenlere geleceğimizi koruma yolunda ilham verici bir rehber oluyor. Peki, bu rehberde başka neler var, gelin yakından bakalım.

Akbank Sürdürülebilirlik Blog’da neler var?

Akbank, sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığı artırmayı amaçladığı bu blogda, bireyleri harekete geçmeye teşvik edecek güncel bilgileri ve sürdürülebilir alışkanlıkları hayata dahil etmenin pratik yollarını aktarıyor. ‘Herkes için sürdürülebilirlik’ mesajını paylaşarak toplumun tüm kesimlerini kapsamayı ve bireysel olarak atılabilecek adımlar konusunda da ilham vermeyi amaçlıyor.

“Sürdürülebilirlik, çevrenin yanında insan için, toplumun gelişmesi için” anlayışını benimseyen Akbank, eğitimden gönüllülüğe, yatırımdan sanata her alanda toplumun kalkınması ve sürdürülebilir yarınlar için çalışıyor. Bu bağlamda Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan, farklı alanlara hitap eden başlıklardan bazıları ise şöyle:

Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının hem toplumsal bilincin artmasında hem de kalkınmanın sağlanmasında kritik bir öneme sahip olduğunu biliyor muydunuz? Akbank, blogunda yer verdiği Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yazısında bu konuyu detaylıca ele alıyor ve UN Women’ın verilerinden yola çıkarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının getireceği faydaları, ekonomik, sosyal ve daha pek çok açıdan sürdürülebilirlik bağlamında değerlendiriyor.

Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur?

Sürdürülebilir bir yaşam biçimi benimsemenin en önemli adımlarından biri de hiç şüphesiz bireysel olarak finansal sürdürülebilirliği sağlamaktan geçiyor, bunun da en etkili yolu bireysel yeşil bütçeler oluşturmak. Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur? yazısında Akbank, çevreyi korumaya odaklanan harcamaların nasıl planlanacağından yeşil bütçe oluşturmanın pratik yollarına kadar pek çok kolay uygulanabilir yöntem paylaşıyor.



5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş

Günümüzde hızla yaygınlaşan tüketim çılgınlığının hem bütçeye hem doğaya verdiği zarar aşikar. Bu tüketim alışkanlıkları, doğal kaynakların bilinçsizce harcanmasından karbon ayak izinin artmasına, çevre kirliliğinden biyoçeşitlilik kaybına kadar gezegenin doğal dengesini bozan pek çok olumsuz sonucun ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor. Karşılığında ise ‘az, çoktur’ anlayışını benimseyen minimalizm, bu gereksiz harcama alışkanlıklarına bir panzehir olma görevi üstleniyor. Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan 5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş yazı da modern dünyada minimalist alışkanlıklar benimsemenin yollarını aktarıyor.

Sanatta Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilirliğin genellikle pek değinilmeyen ya da bağlantısı sorgulanmayan fakat aslında çokça göz önünde bulunan kısmı; sürdürülebilirlik ve sanat ilişkisi üzerine hiç düşündünüz mü? Sanat, yüzyıllardır toplumsal bilinci artırmada ve en zor görünen konuları bile daha anlaşılır kılmada güçlü bir iletişim aracı. Bu gücü onu sürdürülebilirlik konusunda da etkili bir özneye dönüştürüyor. Sanat eserlerinde kullanılan materyallerden sanatçıların toplumsal konulara farkındalık yaratmak amacıyla benimsedikleri yaklaşımlara kadar sanat ve sürdürülebilirlik bağını pek çok açıdan ele almak mümkün. Akbank Sürdürülebilirlik Blog’ta yer alan Sanatta Sürdürülebilirlik başlıklı paylaşım da bu bağın ne denli güçlü olduğuna dikkat çekiyor.

Sürdürülebilir Turizm, Karbon Nötr, Doğa Dostu Teknoloji ve dahası

Sürdürülebilirliği tüm yönleriyle ele alan Akbank, blogunda daha pek çok konuya dikkat çekiyor. Sürdürülebilir turizmden, karbon nötr kavramına, doğa dostu teknolojik gelişmelerden sürdürülebilirlik alanında öne çıkan yeni trendlere kadar yaşama, insana, dünyaya ve geleceğe dair her alanda sürdürülebilirliğin önemine ve etkisine değiniyor. Hayatın her alanına yayılan stratejilere ihtiyacımız olduğunun farkında olan Akbank, sürdürülebilirliğin kalbinde insan var diyor ve toplumsal dönüşüm için bütünsel bir yaklaşım benimsemenin gerekliliğini vurguluyor.

Siz de çok geçmeden bir adım atmak ve daha yaşanılabilir bir dünya için bugünden neleri değiştirebileceğinizi öğrenmek istiyorsanız Akbank’ın sürdürülebilirlik odaklı bu blogunu takip edebilir, hem kendiniz hem de gelecek nesiller için değişimi başlatabilirsiniz.

*Bu yazı, Akbank katkılarıyla hazırlanmıştır.



Orkid, “Sporla Güçlen” projesine verdiği destekle kız çocuklarının geleceğine ışık tutuyor

Bir kız çocuğu düşünün: Günün ilk ışıklarıyla birlikte koşuya çıkan, her sabah elinde topuyla antrenman yapan, büyük bir hevesle hem bedenini hem de zihnini beslemek için yıllarca gönül verdiği spor dalı uğruna çalışmaya devam eden ve uzun yıllar sonra gözlerinden ışıklar saçarak ilk kupasını milyonların önünde havaya kaldıran… Ne harika bir tablo, öyle değil mi?



Toplumun her köşesinde, binlerce kız çocuğu bu anı yaşamayı hak ediyor. Ancak, ne yazık ki birçoğu için spor; erişilmesi çok güç bir lüks, uzak bir hayal gibi kalıyor hayatları boyunca. Oysa spor, sağlığın, özgüvenin, azmin, başarının, kararlılığın, istikrarın temellerini atan, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayan en önemli araçlardan biri. Bu önemin farkında olan ve kız çocuklarını spor yoluyla güçlendirmek isteyen Orkid, Watsons iş birliği ile Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da yürüttüğü “Sporla Güçlen” projesine destek veriyor.

Geleceğe atılan adımlar: Kız çocukları, ‘sporla güçleniyor’

Türkiye’de kadınları ilk kez hijyenik pedle buluşturan P&G’nin kadın bakım markası Orkid, 45 yılı aşkın süredir dünyadaki tüm kadınların hayatını kolaylaştırmak, onları her alanda desteklemek için imza attığı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyerek “Sporla Güçlen” projesiyle kız çocuklarının yanında oluyor.

Kız çocuklarına sporla yeni yollar açmayı ve kız çocuklarının geleceğini aydınlatmayı hedefleyen Orkid, yürüttüğü bu iş birliğiyle kız çocuklarının eğitim ve spor yaşamlarını desteklemeyi, onların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Kız çocuklarının hayatta karşılaşacakları tüm zorluklar karşısında çok daha güçlü durmalarını sağlayan, onların bütüncül gelişimini desteklerken duygusal dayanıklılık kazanmalarına da zemin hazırlayan sporun gücü, yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki; Orkid’in, İpsos ile Türkiye genelinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kadınların %77’si, sporun bugün oldukları kişi olmalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Dahası, yapılan bu araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kızlar, istedikleri kişi olmalarına yardımcı olabilecek özgüven ve becerileri sporla kazanıyor.

Buna rağmen genç kızların neredeyse yarısının düzenli spor yapmadığı sonucuna ulaşan Orkid, TMOK ve Watsons iş birliği ile kız çocuklarının sporla güçlenmesi için onların yanında yer alıyor. Kız çocuklarının hem eğitimlerine hem de spora devam etmelerine yönelik gerekli spor malzemelerinin temin edilmesini destekleyen Sporla Güçlen projesi ile Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da bulunan okullardaki kız öğrenciler dönem boyunca badminton, basketbol ve voleybol dallarında eğitim alıyor.



Kadınların daha özgüvenli olmasını destekleyen ve spor ile olan bağlarını güçlendirmeye odaklanan bir marka olarak Orkid, hiçbir kız çocuğunun bu haklarından mahrum kalmaması için çalışıyor. Bu sayede geleceğin sağlıklı, özgüvenli, başarılı ve belki de milli sporcuları bugünden yetişmeye başlıyor. Gelecek nesillerin hayallerine ulaşmalarına yardımcı olmak için onların yanında olmaya ve onları cesaretlendirmeye devam eden Orkid, kız çocuklarına yeterli imkan sağlandıkça daha eşit ve aydınlık yarınların mümkün olduğuna inanıyor.

Kız çocuklarını genç yaşta sporla tanıştırarak onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyan bu projenin ve başta Orkid ile Watsons olmak üzere projenin tüm destekçilerinin ülkemize ve dünyaya ilham olması, kız çocuklarının ışıl ışıl bir geleceğe doğru çok daha emin adımlarla yürümesi hepimizin en büyük temennisi.

Güçlü kadınlar, güçlü yarınlar için, #SporlaGüçlen projesine destek veren Orkid ürünlerini Watsons’ta keşfetmek için tıklayın.

*Bu yazı Orkid katkılarıyla hazırlanmıştır.



İlgili Makale