Yurt dışı tatil önerileri: Schengen vizesiyle gidilebilecek uygun fiyatlı tatil rotaları
Yaz tatili yaklaşıyorken planlar yavaştan yapılmaya başlandı. Dövizin artması tüm seyahat severleri üzdü. Neyse ki hala uygun fiyatlı tatil rotaları var. Bu rotalardan herhangi birinde tatil yapmak için sadece Schengen Vizesi’ne sahip olmanız yeterli. Bu rotaların ortak özellikleri ise; Avrupa’nın birçok şehrine kıyasla uygun fiyatlı rotalar olmaları ve herkese hitap edecek farklı konseptte tatiller sunmaları. İşte uygun fiyatlı 4 yurt dışı tatil önerisi:
Atina: Geleneksel ve kültürel
Yunanlıların kültürü bizden hiç de farklı değil, tarih boyunca karşılıklı etkileşim içinde olduğumuzdan birçok ortak noktamız var. Komşumuz Yunanistan hafta sonu kaçamakları için her zaman ideal bir destinasyon.
Antik Yunan medeniyetinin izlerini taşıyan sokakları ile tarihi derinden hissettiriyor. Peki bu keyifli şehre gittiğinizde öncelikle nereleri gezmelisiniz?
Şehre iner inmez kendinizi Monastiraki Meydanı’na atın, oradaki samimiyeti gördüğünüz an kanınız kaynayacak. Antik Yunan kalıntılarını görmek için Akropol’e tırmanın. İnerken Plaka bölgesinin renkli sokaklarında yolunuzu bulun.
Yunan Adaları: Deniz tatili
Türkiye’de en uygun Yunan Adaları rotaları Sakız Adası ve Samos Adası. İki adanın da doğal güzellikleri ve sımsıcak köyleri anlatmakla bitmez. Damla sakızının anavatanı Sakız Adası. Damla sakızı bütün dünyada sadece Sakız Adası’nda yetişiyor.
En keşfedilesi köyleri; geometrik desenli süslemelerle kaplı Pirgi, terk edilmiş ıssız Anavatos, eski bir orta çağ köyü Mesta.
Samos Adası ise Türkiye’ye en yakın Yunan Adası olmasına rağmen Sakız Adası’ndan biraz daha pahalı bulunduğu için henüz çok popüler değil. İnanılmaz güzellikteki plajları turkuaz denizi ve doğasıyla ziyaretçilerine unutulmaz bir deniz tatili sunuyor.
En keşfedilesi köyleri; ünlü matematikçi Pisagor’un memleketi Pythagorion, ufak bir balıkçı kasabası Kokkari, dağ yamacında kurulmuş ufacık ve sımsıcak Manolates.
Porto: Şarap rotası
Portekiz’de şarabın başkenti Porto 2017 yılında Avrupa’nın en iyi destinasyonu seçildi. Son birkaç yılda merkezdeki eski binaların yaratıcı sokak sanatıyla değerlendirilmesiyle adeta şehrin yıldızı parladı. Douro Nehri’nin iki yanına kurulmuş şarap bağlarından dünyaca ünlü şaraplar elde ediliyor çünkü bu nehir okyanusa açılıyor, bu yüzden de “okyanusa açılan kent” kentin sloganı olmuş.
Porto şarabının özelliği aperatif olarak içilmesi çünkü tatlı bir şarap. Porto’ya gelince kendinize alternatif bir rota çizmek istiyorsanız önce Dom Luis köprüsünü yürüyerek geçin. Yalnız köprünün iki katı var, üst katında tramvay ve yayalar geçiyor. Bu yolu kullanın ve şehrin enfes manzarasının tadını çıkarın. Karşıya geçtiğinizde Gaia bölgesindesiniz, artık dünyaca ünlü Porto şarabını tatmak için mahzenlere gidebilirsiniz.
En popüler şarap üreticileri: Taylor’s, Calem, Dow’s, Fonseca ve Graham’s ancak yerel halk daha geleneksel olduğu için Calem’i daha çok öneriyor.
Lizbon: Nostaljik keşif
Portekiz’in yedi tepeli sıcacık başkenti Lizbon her daim popülerdi. Nostaljik sarı renkli tramvayı, tarih kokan sokakları ve leziz deniz mahsülleri ile Avrupa gezilerine yeni bir tat olmayı başardı.
Alfama, Lizbon’un en eski sokaklarının, evlerinin bulunduğu ve fado müziğinin doğduğu bölge. Fado müziği Portekiz’in geleneksel müziği, biraz hüzünlü biraz da arabesk. Ama Alfama sokaklarında akşam saatlerinde öyle güzel çalıyor ki sevmemek elde değil. Ancak Portekiz’e özgü bir tatlı var ki tatmadan dönmek olmaz. Evet Nata’dan bahsediyorum. Nata gelenekselleşmiş bir Portekiz tatlısı ama Nata’nın doğduğu yer Pasteis de Belem olarak kabul ediliyor. Bu pastanede Nata’ya Belem turtası deniyor. Dışı çıtır çıtır hamur, içi bol muhallebili ve üstünün hafif yanık olması tercih edilir.
İlginizi çekebilir: Dünyada nefes kesen güzelliğe sahip 10 sahil