X

‘Yürekte kırk mum’: Yas dönemi ve kederin ardından gelen kabullenme

Yürekte Kırk Mum” adlı kitapta “Yaşam, kayıplar ve kazançlarla dolu bir serüvendir.” diye yazmıştır Erguvan Tuğba Özel Kızıl. Yaşamı ele aldığımızda bunu çok net gözlemleyebiliyoruz. Doğuyoruz anne rahmini kaybediyoruz ancak dış dünyayı kazanıyoruz. Büyüyoruz bakım verenimize/verenlerimize daha az ihtiyaç duymaya başlıyoruz ve bağımsızlığımızı kazanıyoruz. Bu serüvende belki de insanın canını en çok yakan yaşantılardan biri olan yası deneyimliyoruz.

Hepimizin sevgi ve güvene dayalı sosyal ilişkileri vardır. Sosyal ilişki kurduğumuz kişilerle hayatımızı paylaşır onlarla derin bir bağ kurarız. Varlıkları ile hayatımızda önemli bir yer kaplayan kişileri kaybettiğimizde keder, üzüntü, korku, kaygı, suçluluk gibi yoğun duygular ortaya çıkabilir. İşte bu tepkilere yas tepkileri adı verilir. Yas döneminde yaşanan durumun gerçekliğine inanmakta güçlük çekebilir hatta inanmayabiliriz. Hissizlik, suçluluk, öfke ya da çaresizlik gibi duygular etrafımızı sarabilir. Ya da kaybedilen kişiyle ilgili düşüncelerden kaçınmaya çalışabiliriz. Halüsinasyonlar görebilir, kaybettiğimiz kişiyle ilgili rüyalar görebilir ya da unutkanlık, dikkat dağınıklığı yaşayabiliriz.

Kayıplarımızın ardından yas tutmak her ne kadar acı verici olsa da yaşanması gereken bir doğal süreçtir. Kayıptan sonra yaşanan keder, verilen tepkilerin şiddeti kişiden kişiye ve kayba göre değişkenlik gösterebilir. Kaybedilen kişi ile kurulan bağ, onunla biriktirilen anılar ve geçmiş yaşantılar, yarım kalmış bir şeyler ile birlikte yas dönemi oldukça öznel deneyimlenen bir dönemdir. Hatta Vamık Volkan’a göre “Yaslarımız parmak izlerimiz kadar kişiseldir. Geçmişteki yitim öykülerimiz ve ilişkimizin özellikleri tarafından belirlenir.’

Yas tutmak, tedavi edilmesi gereken bir durum değil aksine kayıplardan sonra hayata devam edebilmek için yaşanması gereken bir olgudur. Yas tutmak, kaybettiğimiz kişiyle kurduğumuz ilişkinin yaşamımızdaki önemini yeniden anlamlandırmak, geçmişte kurulan bağların bazı kültürel ritüeller aracılığıyla devamlılığını sağlayarak kaybın zorluğuyla birlikte yaşamaya devam edebilmek için ihtiyaç duyduğumuz bir yaşantıdır.

Yas döneminde olan kişileri avutmak amacıyla bazı söylemler geçmişten beri anlatılagelmiştir. Onlardan biri de yürekte kırk mum yandığı söylentisidir:

“Bir insan sevdiği birini kaybederse, yüreğinde kırk tane mum yanarmış. Her gün bu mumlardan biri söner, ama kırkıncı mum sonsuza dek yanık kalırmış…”

Bu söylenti her ne kadar kıymetli olsa da bazılarımızı tanımlamayabilir. Bazılarımızın içinde belki de o kırk mumun kırkı da yanmaya devam edebilir. Tıpkı Şermin Yaşar’ın tarif ettiği gibi:

“…Dediler ki sevdiğin ölünce kalbinde kırk mum yanar, her gün biri söner. Kırkıncı gün hepsi söner, biri bekler. O tek mum ebediyen yanar, acını o tek mum tutar. Ben buna inandım. Hayalimde otuz dokuz mum söndürdüm her gece üfleyerek, içimdeki cılız nefeslerle. Göğsümdeki sızı hafifler, kalbim tekrar toplanır, ciğerime derin bir nefes girer diye kırk gün bugünü bekledim. Sabah uyandım, kendimi yokladım. Öğlen tekrar baktım. Kırkıncı ikindiyi beklerken kırkikindi yağmurları boşandı gözlerimden. Gecesini bekledim ve gece yarısını. Hiçbir şey olmadı. Yalanınız batsın dedim. İçimde tek bir mum kalacaktı hani; peki ne bu yürekteki bin dönümlük orman yangını?”

Söyleyeceğim o ki parmak izi kadar kişisel yas dönemimizi yaşamalı ve kayıplarımızın canımızı yaktığı armağanları zamanla kucaklamaya başlamalıyız.

Yazı ve yas dönemi ilgili sorularınız için pskaytulyuksel@gmail.com adresinden ya da @psikologaytulyuksel Instagram hesabımdan bana ulaşabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Sağlıklı bir ilişkide olup olmadığınızı nasıl anlarsınız?

Aytül Yüksel Düdük: Aytül Yüksel Düdük 1999 yılında Nevşehir’de doğdu. Hacettepe Üniversitesi Psikoloji bölümündeki lisans eğitimi boyunca birçok araştırmada, projede, çalışmada, derneklerde ve sivil toplum kuruluşlarında görev alarak kendini geliştirmeyi amaçladı. Mezun olduktan sonra Bilişsel Davranışçı Terapi, Oyun Terapisi alanlarında eğitimler alarak meslek hayatına adım attı. Şu anda yurtdışı yüksek lisans hazırlıklarına devam eden Aytül Yüksel Düdük, üretmeye, yazmaya, gelişmeye ve bilgilendirmeye devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale