X

Yorumdan yargıya, yargıdan anlayışa giden yol: “Ben olsaydım”

Sadece oturduğumuz yerden yargılarız bir şeyleri… Örneğin geç saatte tek başına kahve içmekte olan yakışıklı genç, “kesin yalnızdır” diye düşündürür bizleri değil mi? Belki de henüz ayrılmıştır sevdiği kişinin, sevgilisinin, nişanlısının veya eşinin yanından. Bu sonuca vardığımızda onun nereden geldiğini ve nereye gittiğini bilemeyiz… Veya tek başına “geç saatte hala bilgisayarı önünde açık olan sevgili beyefendi, başka bir uğraşınız yok mu” diyebiliriz, “konuşacak bir dostunuz, bu saatte gitmeye çalışacağınız bir eviniz belki davet alacağınız bir dost sofranız yok mu”?

İşte bu kadar kolaydır dışarıdan baktığımızda yargılara varmak? Peki önce yargıladık sonra neler gelir “ben onunla aynı konumda olsaydım şöyle yapardım, böyle olurdum, böyle olmazdım, bunu hiç kabul etmezdim, evet demezdim, hayır der geri çevirirdim” gibi yaşamadan asla bilemeyeceğimiz birçok “yorum” gelir değil mi o sevgili yargılamalarımızın hemen ertesinden…

Peki bu yorumlar sizce ne kadar doğrudur? Yani bizler tam olarak öncelikle yargıladığımız ve sonrasında yorumladığımız kişiler ile tam olarak aynı koşulları aynı yaşanmışlığı aynı oluşu aynı kaderi aynı seçimleri yaşamadan nasıl böyle kolaylıkla haklarında “karar” verebiliriz? Doğru veya yanlış yaptıklarına, yeterince “iyi” olamadıklarına nasıl varabiliriz? Sadece bu kadarla bitmez; tabi ki “yapamadıkları” veya “olamadıkları” için suçlarız da, hepimizin potansiyel hayat kriterimiz oluverir “iyi” bir eş olmak, “iyi” bir anne olmak, “iyi” bir kariyere sahip olmak. Peki ya “olduğumuz gibi olmak” nereye gitmiştir, sadece tüm bunları olmak için verdiğimiz çaba bile takdir edilmeye değmez mi, bizler de aslında tüm diğerleri gibi yaşamaya çalışıyoruzdur sadece değil mi? Ama yine de “diğer” kişiyi yargılamaya devam etmek hakkını görürüz kendimizde…

Hemen kendi hayatımdan bir örnek ile açıklayabilirim. En çok anne ve babamız için yaparız, belki haddimiz olmadan belki ne dediğimizi öyle iyice bir düşünmeden, belki yaşımız o vakitler aklımızın ermesine yetmediğinden ve henüz hayat bizi onlar kadar yormadığından… Örneğin uzun süre anne ve babamı beni hayatta yeterince korumadıklarını düşünerek suçlamıştım. Fakat bugün görüyorum ki eğer benim istediğim derecede korumacı olsalardı, bugün olduğum halimle tek başıma adım adım tüm dik yokuşları aşarak, tüm çamurlu yolları yürüyerek ve en önemlisi yağmur fırtına demeden sadece ilerlemeye devam ederek bu hayatı yaşamaya gayret gösteremezdim. Nasıl bu kadar enerji bulabiliyorsun diye soranlara tek bir cevabım var aslında o derece korunmadım ki bunların hepsi kendi kendimi koruma mekanizmalarım, hepsi içime döndüğümden, hepsi kendi kendime çokça sorguladığımdan, hepsi içimde ve “kendi başıma” yaşamayı oldukça zorlu da olsa öğrenmiş olduğumdan…

Sonra mükemmeliyetçilik vardır örneğin, benim ailemde olduğu gibi. En iyi notları alsak da anne ve babamız daha da iyi olalım isterler değil mi? Hiç takdir edilmediğimden bazen yakınırım, bir çocuğu takdir etmenin ona hayatta olduğu için bile teşekkür etmenin gücünden. Bugün görmekteyim ki evet takdir edilmedim ama hayatta yaptığım hiçbir şey için takdir beklemeden hep en iyiyi yapmaya çalışmayı öğrendim. Aslında anne ve babamın bilmeden bana aktardıkları bu durum bugün korkmadan sonu ne olur diye düşünmeden sadece içimden geldiği gibi denemek, yanılmak, tekrar denemek ve tekrar yanılmak ama asla korkmamak halini oluşturdu…

Evet bir dönem çokça yargıladığım eski eşim, ben olsam şunu yapmazdım, ben olsaydım böyle yapmazdım, neden bunu bana söylemedi, bunu bana neden açıklamadı gibi çokça düşündüğüm nokta olmuştur. Fark edeceğiniz üzere hepsi geriye dönük ve hepsi “olanı kabul etmemeye” değiştirmeye ve “yaşayan ben olmasam da” gerçekleşeni eleştirmeye, yargılayıp yontmaya yönelik… Son günlerde karşıma çıkan bir tecrübe bana gösterdi ki “ben yaşamam, ben yapamam, benim başıma gelmez” dediğiniz her duruma düşebilirsiniz (yani bu durumlar ile belki bilinçsizce de olsa seçiminiz de olmasa karşılaşabilirsiniz) ve ancak bu gerçekleştiğinde ben aynı hissi anlayabildim. O dönem kendisini belki suçladığım, hatta kendimi kurban yerine koyarak nasıl bir insan bunu bile bile bu davranışı seçebilir dediğim seçim noktasına evet ben de aynı şekilde geldim…

Fakat yine de bir şansımız var, çünkü seçmek bize verilmiş bir haktır. Ben bana ait olanı, kimse bilmese de kendi vicdanım ile baş başa kaldığımda rahatça evet zor oldu ama ben kendime dürüst olanı seçtim diyebileceğim bir seçim yaptım. Ve o an anladım ki bir dönem yargılar ile yorumlamalar ile “gerçekten yaşamadan” çok yakın olduğumu düşündüğüm ve hatta en iyi arkadaşım olarak gördüğüm bir insanın bile neden bu tercihi yaptığını ancak ve sadece aynı durumu “yaşadığım” zaman anlayabildim…

Bu yüzden hayatta aynı durumu yaşamak evresi bilmek halimizdir, dışarıdan baktığımızda anne veya baba olmadığımız bir konumdan anne – babamızı yargılamamız, biz olsak neyi daha iyi yapacağımız konusunda saatlerce konuşmamız mümkündür. Fakat görmemiz gerekir ki hepimiz yaşadığımız hayatları en iyi şekilde yaşamaya çalışıyoruz. Bu yüzden bugün tam olarak aynı durumu yaşamadığınız, aynı seçimlerden geçmediğiniz, aynı şekilde büyüme fırsatına sahip olmadığınız veya aynı geceleri aynı gündüzleri görmediğiniz kim var ise, bir kez daha detaylı bakmanızı diliyorum, bir gözlükle değil sadece olduğu gibi, yorumlamadan, yargılamadan, kendiniz ile karşılaştırmadan…

Tüm düşüncelerinizin muhteşem bir şekilde değiştiğini göreceksiniz; çünkü hepimiz yaşadığımız hayatlarımızı, karşılaştığımız zorlukları ve en önemlisi bize bahşedilmiş bu güzel hayatımızı “en iyi” şekilde yaşamaya çalışıyoruz…

Yazarın diğer yazıları için tıklayın. Yazarın diğer yazıları için tıklayın. 

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale