Moda olan şeylerin bir anda etkilerini kaybetmelerine artık alıştık. Giysilerin, müzik türlerinin, çok satan kitapların, daha önemlisi ve ilginci, hayat felsefelerinin değişim hızı gerçekten baş döndürüyor. Dün #fomo vardı örneğin; aman hiçbir şeyi kaçırmayalım, hiçbir şeyden eksik kalmayalımcılık… Bugün ise yeni trend #jomofomo vardı örneğin;; yani “her şeye yetişmeye çalışmayın, hatta yetişmezseniz daha mutlu olursunuz” anlayışı. Tıpkı bunun gibi, etkisini yitiren bir felsefemiz de YOLO: You only live once, yani “bir daha mı gelicez dünyaya?”
Pek sevilen YOLO’ya ne oldu?
Aslında çok hoş bir düşünce değil mi, anı yakalamak ve her bir hayat zerresinden keyif almak? İçinden geldiği gibi davranmak, yarın ölecekmiş gibi yaşamak: Bunlar teoride güzel olsalar da, pratikte pek işe yaramadıkları anlaşılmış gibi görünüyor. Çünkü yarın ölmediğimizde, bugünkü davranış ve sözlerimizin sonuçlarına katlanmak zorunda olan yine bizler oluyoruz.
Modası geçen YOLO’nun gerçekte niyetlenen anlamı değil tabii. Bu hayat felsefesi, dünya üzerindeki zamanımızı en etkin şekilde kullanarak olabildiğince fazla süreyi en iyi şekilde değerlendirmek amacı taşıyordu. Oysa zaman içinde fevri kararların bahanesi haline geldi. YOLO’nun aldığı bu yeni ve insan hayatına adapte olamayan hal, bu felsefenin bir kenara atılmasında oldukça etkili oldu.
Yavaşlamak ve uzun vadeli düşünmek sizin için doğru olabilir
Size 1 milyon dolar mı, yoksa önümüzdeki 31 gün boyunca her gün iki katına çıkacak bir milyon peni (doların yüzde biri) mi verilmesini istediğinizi sorsalar, yanıtınız ne olurdu? Bu soruya verdiğiniz yanıt, beyninizin ani ve fevri kararlara mı, yoksa plan programa mı daha yatkın olduğuyla ilgili fikir verecektir. Çoğu kişi 1 milyon doları tercih edecektir; oysa diğer yöntemle 700.000 dolar daha fazla parayı cebe atabileceğini hesaplama ihtiyacı hissedilmez.
Uzun vadeli düşünmek size sıkıcı geliyor olabilir. Sonuçta günü yaşamak çok heyecanlı, keyifli tınlayan bir durumken geleceği planlamak deyince aklımıza takım elbiseli, bond çantalı bir adam geliyor adeta… Fakat bu aslında ihtiyaç duyduğunuz yaşam tarzı olabilir; bundan maddi ve manevi fayda da görebilirsiniz.
Bir kelebekten farklı olarak uzun vadeli hedef, amaç ve tutkularımızın olması son derece doğal ve sağlıklı. Hayatında profesyonel olsun kişisel olsun bir hedefi olmayan kişiler anı yakalama konusunda son derece becerikli olsalar da, amaçsızlık onları uzun vadede mutsuz ve huzursuz edebiliyor. Siz de YOLO’culardansanız ve nedenini saptayamadığınız bir eksiklik hissediyorsanız, belki de hayatınızın bir yönü olması ihtiyacı içinde olabilirsiniz.
Kaynaklar:
Life Hack
Medium
Soul Anatomy
İlginizi çekebilir: Mutlu olma yolunda; hayat amacı “hayat aracı”na karşıMutlu olma yolunda;
İlginizi çekebilir: Jomo akımıyla bir şeyleri kaçırmanın keyfine varın
İlginizi çekebilir: Gelişmeleri kaçırma korkusu: FOMO