X

Yoksa senin de sinir sistemin hep tetikte mi?

Hafta sonu Psikoloji İstanbul’un ev sahipliğinde Robert Sussuma’nın bir eğitimine katıldım. Kendime doğum günü hediyesi oldu. Danışanlarıma katkıda bulunmak için gitmişken kendi içime döndüğüm, uzun süredir düşündüğüm bir şeyleri çat diye çözdüğüm bir hafta sonu oldu. Elbette bana yarayan danışanlarıma da dolaylı olarak yarayacak. Hem yaşadıklarımı, fark ettiklerimi, hem de notlarımı sizlerle paylaşmak istedim.

İşte aldığım notlar

Sinir sistemi regülasyonunda, önemli olan özregülasyon. Yani bizi strese sokacak bir durum yaşadıktan ve bu durum geçtikten sonra sinir sistemimiz hala tetikte kalıyorsa, sorun burada başlıyor. Önemli olan sinir sisteminin “yanıt verdim, bitti!” demesi ve sakin haline geri dönebilmesi. Bağışıklık atölyelerinde sürekli anlatıyorum, bağışıklığı etkileyen en büyük etken stres. Streste olduğumuzda beden “Savaş ya da kaç!” tepkisi verir ve bu stres, iş stresi de olsa, bir katil tarafından da kovalanmak da olsa beden bunun ayırımına varamaz. Bu nedenle bizi korumak ve yaşamımızı sürdürmemizi sağlamak için tüm enerjisini sinir sistemine verir. Bedenin enerjisi bağışıklıktan, sindirim sisteminden sinir sistemine kayar. Bu kısa süreli geçişlerde sorun olmaz. Ancak kronikleştiğinde ve sinir sistemi uyarıldıktan sonra tehdit geçmesine rağmen sakinleşemiyorsa, hastalıklara kapı açarız. Sistemin bu geçişi yapabilmesini kolaylaştırabilmek için meditasyonu ve hareketi de kullanabiliriz.

Ses ve sinir sistemi ilişkisi

Robert Sussuma, çalışmalarında sesten ve şarkılardan çok yararlanıyor. Söylediğine göre, karşımızdaki kişi konuşurken sesindeki değişimlere göre de sinir sistemimiz çalışıyor ve etkileniyor. Burada beni etkileyen soru “Kendine bağırıyor musun?” oldu. Yani, iç sesimizdeki değişimler de aslında sinir sistemi regülasyonunda önemli.

Az çoktur ilkesi ve denge

Yine etkilendiğim notlarımla devam ediyorum. Az uyaran olduğunda daha fazla şey duyumsarız. Sırtınızda bir sırt çantası olduğunu düşünün. Sırt çantası 20 kilo ağırlığında, 1 kilo daha eklerseniz, değişimin farkına varabilir misiniz? Peki, sırt çantanızın yarım kilo ağırlığında olduğunu varsayalım, şimdi 1 kilo eklediğinizde ne oluyor? Değişimin farkına varırsınız.

Bu felsefeyi anlatırken Robert şöyle bir örnek verdi, ondan çok etkilendim. Ne fazla konforlu olmalıyız, ne de konfor alanı bırakmayacak kadar kendimizi zorlamalıyız. Açıkçası, ben konfor alanı bırakmadan kendini zorlama konusunda bayrak yarışı olsa en önde bayrağı götürecek biri olduğum için bu notu kendime aldım. Zorlanıyorsan ve dinlenmen gerekiyorsa, fakat dinlenmiyorsan, doğana karşı geliyorsun. Eğlenceli bir andaysan ve bu sırada kendine eğlenmemen gerektiğini söyleyerek kendini durduruyorsan, yine kendine engel oluyorsun.

Ben şarkı söylemeliymişim!

Çalışmamız süresince, Robert bana, “Bence sende böyle bir durum var” demedi; hiçbir yönlendirmede bulunmadı. Aslında tüm bu bilgiler benim içimdeydi; sinir sistemim rahatlayınca patır patır her şey önüme aktı. Kendimi tuvalete kapanmış ağlarken buldum. Rahatlığın ağlamasıydı bu… Normalde beni tanıyanlar bilir, eğitimlerde alıştırmalar sonrasında yaşadıklarımı anlatmayı çok severim. Paylaşmak beni iyi hissettirir. Bu sefer o kadar derindi ki hiç konuşamadım; dilimi yutmuş gibiydim; daha çok içime sindirmek istedim.

Eşim “Eğitim sonrası sana bir şey olmuş; yüzün, gözün, sen başka bir haldesin, ne oldu?!” dedi. Öyle çarpıcıydı… Neyi çözdüm? Çocukken ailem, sülalemden de çok etkilendiği için daha sessiz kalmayı ve fikrimi belirtmemeyi öğrenmiş ve öğretilmiş bir çocuktum. Bu hayatım boyunca da farkında olmadan benzer şekilde devam etti; biri örneğin bir yöneticim beni kalıba sokmaya çalışırsa, ilk önce direnir, sonra istemeyerek uyum gösterirdim. Çünkü uyumsuz olmak, sesimi çıkarmak, büyük olmak, kişiliğimi ortaya koymak benim için ceza almaya eşitti. Tabii yetişkin olduğumda bunun bağlantısını zamanla kuramadım ve unuttum. Yaklaşık iki-üç aydır eşime ve kardeşime şan dersi mi alsam, şarkı mı söylesem diyorum.

Bu fikir nereden geldi? Neden böyle bir şey istedim, hiçbir fikrim yoktu. Hafta sonu yaptığımız alıştırmalarda, bir anda sinir sistemim rahatlayınca şunu hatırladım: Lösemi olmadan önce yöneticimden mobbing görüyordum ve o şirkete ilk başladığımda bir koroya yazılmıştım. Yöneticim de korodaydı. İki provadan sonra bana “Koroya gitmek istemiyorum; sen de gitme” dedi. İş dışındaki saatlerde gitmemize rağmen çok ısrarcı oldu ve işimizi etkileyeceğini söyledi. Ben de kabul etmek durumunda kaldım. Bunu tamamen unutmuştum. Ta-ma-men! Bir anda bunu hatırladım; korodayken ne kadar zevk aldığımı. Sonra sesime sahip olmanın, kendime ifade etmenin ne kadar önemli olduğunu… Bedenim bir taraftan beni sesimle ilgili bir şeye yönlendirmişti. Hafta sonundan kendime çıkardığım ders “Sezgilerine ve sesine güven!” 

Güncel paylaşımlarım ve yeni günlük bilgiler için Instagram hesabıma bakabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Stresli günlerde modunuzu yükseltmek için nokta atışı çözümler

Deniz Alayat: Ben Deniz, Bütünsel Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Koçu’yum. 2016 yılının sonuna doğru bir anda kendimi çok halsiz hissetmeye başladım. Bir hafta önce günde 30 bin adım yürürken, o kadın gitti, sanki 50 yıldır günde 3 paket sigara içiyormuşum gibi nefessiz kalmaya, kısacık mesafeleri dahi yürüyemeye başladım. Bedenimde böylesine ani bir değişiklik olunca sebebini araştırmaya başladım ve kanser olduğumu öğrendim. Bedenim defalarca bana stresimi azaltmam, durmam, sakinleşmem, kendime şefkatli davranmam gerektiğiyle ilgili sinyaller göstermişti ama ucundan kıyısından üstüme alınmamıştım. Sonunda, lösemiyle büyük bir uyanış yaşadım. Bedenimi tanımam, onun en yakın arkadaşı, kardeşi olmam gerektiğini anladım. Yaşadığım bu tecrübe, bende sağlıkla ilgili daha fazla bilgi edinme isteğini uyandırdı. İlik naklim sonrasında, tedavi görürken, merkezi New York'ta bulunan Institute for Integrative Nutrition okuluna başvurdum ve oradan mezun oldum. 2018’de Miami’de IIN Summit’ine katılarak Deepak Chopra gibi alanında başarılı isimlerden eğitim aldım. Ruh-zihin-beden ilişkisi ve sağlıklı yaşam alanında çalışıyorum. Duygularımız, düşüncelerimiz, bizi oluşturan inançlarımız, duygusal esnekliğimiz, strese karşı bedenimizin verdiği cevaplar ve sağlıklı bedene yolculukta beslenme alışkanlıklarımız keyifle çalıştığım alanlar. Mail adresim: deniz@denizalayat.com

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale