X

Yogiler de kanser olur: Kanseri yenmiş bir yoga eğitmeninin derslerle dolu hikayesi

Kanser bugün hala zor bir hastalık. İyileşme sürecinde büyük emek, çaba, inanç ve pozitif düşünce gerektiriyor. Öte yandan tedavi sırasında uygulanan prosedürlerin hasta için son derece zorlayıcı olduğu da muhakkak. Bu yüzden kanseri ‘yenen’ insanların hikayeleri, bize konuyla ilgili pek çok zaman bir umut ışığı oluyor. Lisa Merkle’ın da hikayesi de bunlardan biri. Ancak Lisa’nın diğer kanser hastalarından ayrılan bir yanı var: Uzun yıllardır yoga yapıyor olması. Pozitif düşünceyi, sağlıklı yaşamı, meditasyonu ve yogayı hayatının bir parçası haline getirmiş bu genç kadın, başına geleceğini asla tahmin etmediği bu hastalığı yakalandığında tabii ki çok şaşırmış. Hikayesinin devamını dilerseniz ondan dinleyelim:

Yoga eğitmeni Lisa Merkle, 2016 yılında kanser olduğunu öğrendi.

“7 Temmuz 2016’ydı. Üçüncü evre rektum kanseri teşhisi konuldu. İnanamadım. Uzun bir süre inkar ettim. Nasıl kanser olabilirdim ki? Sağlıklı bir yogiydim. Yaşam stili tercihlerimin çoğu hastalıkları önleyici türden tercihlerdi. Mesela suyumu yıllardır paslanmaz çelik bir şişeden içiyordum. Çünkü plastik şişe kanserojendi. Günlük yaşamımın bir parçası haline getirdiğim bunun gibi pek çok sağlıklı uygulama vardı. Öte yandan kansere yakalanmanın yüzde 80 oranında sağlıksız yaşam tercihlerinden ötürü gerçekleştiğini biliyordum. Ve benim tercihlerim yüzde 98 sağlıklıydı. Ancak sonradan öğrendim ki; kansere neden olan birçok faktör varmış. Bunlardan bazıları yaşam stili tercihleri olsa da, çoğu bizim kontrolümüz dışında. Ve bir kimsenin kanserden tamamen korunması imkansız.”

İlginizi çekebilir: Kanser hakkında merak edilen fakat doktorların üzerinde durmadığı şaşırtıcı bilgiler

Sağlıklı yaşam stili tercihleri kanserden korunmaya yardımcı olsa da, kansere neden olan diğer pek çok faktör bulunuyor.

“Teşhisten önce de bazı belirtiler gösterdiğimi söylemeliyim. Bunlar kabızlık ve yavaş sindirimdi. Bu sorunları nasıl iyileştirebileceğimle ilgili tüm wellness olanaklarını kullandım, bunlarla ilgili bir şeyler araştırıyor, okuyor ve uyguluyordum. Ancak yaptığım şey belirtileri tedavi etmekti. Ne yazık ki sorunun asıl nedenini bulmaya çalışmamıştım.

Yogayı hayatımın bir parçası haline getirdiğimde 30’lu yaşlardaydım. Şu an 43 yaşındayım. Yoga yapmaya başladığımda bu öğretiyle ilgili çok fazla şey okudum ve öğrendim: kültür, beslenme, felsefe, hareket ve kişisel bakım konseptleri… Buna o kadar yoğunlaştım ki, modayla ilgili olan işimi bırakıp bir holistik sağlık koçu oldum. Daha önce modayla ilgili etkinlikler ve fotoğraf çekimleri organize eden biriydim, şimdi bu bilgimi wellness için kullanıyordum. Artık yoga benim hayatımdı. Hem sosyal hayatım, hem iş hayatım, hem de iç dünyam birbiriyle mükemmel bir uyum içindeydi. Ve çevremde yoga konusunda gerçekten çok iyi olan insanlar vardı. Başkalarının sağlıklı alışkanlıklar edinmesi için elimden geleni yapıyordum.

Ancak tüm bunların arasında büyük bir şeyi atlıyordum: kişisel bakımın temelini. Daha ilkokuldayken öğrendiğimiz şeylerdi bunlar; düzenli diş kontrolü, yıllık check-up, smear testi, meme muayenesi, dermatolojik test. Bunların hiçbirini yapmıyordum. Öte yandan erken teşhis, erken müdahale demekti. Bu ise bizim ilerleyen hastalıklara karşı en güçlü silahımız.”

İlginizi çekebilir: Kanser hastaları ve hasta yakınları için pratik günlük yaşam rehberi

Kanser teşhisi konulduğunda, hastalığımın tedavi edilebilir olduğunu öğrenmiştim. Kemoterapi, radyasyon ve cerrahi operasyonlarla olacaktı bu. Bu bilgi benim inanç sistemimi tamamen değiştiren şey oldu. Doktorlar kemoterapi dediğinde bana bu kelime zehirle eş anlamlıymış gibi geliyordu. Radyasyon dediklerinde iç organlarıma zarar verecek bir şeyin ismini duyuyordum. Ancak bir diğer yandan bedenimde karanlık, gizemli ve yıkıcı bir hastalık büyüyordu. Durumu kabullendim ve diğer tüm alternatiflerin farkında olarak kemoterapi, radyasyon ve iki ameliyatı içeren tedavi planını kabul ettim.

Öte yandan iyileşmek istiyorsam sinir sistemimi sakinleştirmek zorundaydım. Bu yüzden özellikle kanser hastalarıyla çalışan bir akupunkturcuyla, bana beslenme ve diğer konularda yardımcı olan bir doktorla, bir Zen terapistiyle ve bir psikoterapistle çalışmaya başladım. Çakra sistemleriyle ilgili çok şey öğrendiğim yoga stüdyosuna gitmeye devam ettim. Evimi kristallerle ve farklı şifa özellikleri olan esansiyel yağlarla donattım.

İki dünya arasında dans ediyordum ve bu bazen zor olabiliyordu. Ancak bunların her ikisine de sarılmasaydım şu an burada olamazdım gibi geliyor. Bu berbat hastalığın kurbanı olmak yerine, kendimi inanılmaz bir dönüştürücü deneyimin içinde buldum. Bugün geldiğim noktada, yapılan testler sonucunda, vücudumda kanserin hiçbir izine rastlanmadı.

Benim bu deneyimden öğrendiğimse, hem çakralara, hem de bilime saygı duymak oldu.”

Lisa’nın hikayesiyle ilgili daha fazla şey merak ediyorsanız aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz:

Videoyu izlemek için tıklayın.

Kaynak:
mindbodygreen.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale