X

Yoga kendimizi tanımamıza nasıl yardımcı olur?

Bir kez de olsa yoga dersine girdiyseniz, bir şekilde derse kulak misafiri olduysanız ya da bir film izlerken yoga yapılan sahneye denk geldiyseniz fark etmişsinizdir. Yoga hocası ders sırasındaki pozlarda ara ara sorular sorar: “Şimdi nasıl hissediyorsun bir bak, nefesin nasıl, bölgesel bir zorlanma var mı, rahat mısın?” Bazen de size seçenekler verir: “Elini sağ bacağının dışına koyabilirsin ya da dizinin arkasından geçirerek yere koyabilirsin, gözün açık ya da kapalı olabilir” gibi… Hiç aklından geçti mi “Ya bir seçenek olsun hepimiz onu yapalım, niye böyle bilinmezlikte konuşuluyor? Poz neyse odur, yapalım devam edelim” diye?

Sonuçta hayatımızın birçok alanında öyle değil mi? Bize bir yönerge verilir, biz de o yönergeyi takip edip uygulama yaparız. Ama doğru olan bu kadar ezbere yaşamak mıdır? Bunca sene başkalarının rehberliğinde ilerleyerek, başkası için doğru olan çözümü kendimiz için de doğru kabul ederek kendi sesimizi kısmış olabilir miyiz?

İlk girdiğim yoga derslerinde benim zihnimde de “Bu kadar seçeneğe gerek var mı?” soruları dönüp duruyordu. Bunun kök nedenini yıllar sonra yoga eğitmenliği eğitimimde öğrendim ve benzer soruları olanların içini rahatlatmak, bu konuya bir açıklık getirmek, yoganın kendimizi tanımamıza nasıl yardımcı olduğunu açıklamak üzere bu yazıyı yazmak istedim.

Bu soruların cevabını açıklayabilmek için öncelikle sizlere kısaca duyumlardan bahsetmek isterim. Duyu sistemimiz sekiz duyudan oluşuyor. Bunların ilk beşini yakından biliyoruz: Görme, işitme, koku alma, tat alma, dokunma. Geri kalan üç duyunun ise pek popüler olmadığını gözlemliyorum.

Halbuki sınıfının popüler değil, ama çalışkan öğrencileri olarak hepsinin de çok önemli görevleri var. Vestibüler sistem dengemizi kurmamızı sağlıyor mesela. Baş aşağı eğildiğimizde dengemizi korumamız için olmazsa olmazlardan. Proprioseptif duyumlara baktığımızda uzaydaki konumumuzu algılamamızı sağlıyor. Bu duyumlarla bedenimizdeki kas, iskelet, bağ dokularla iletişim kuruyor ve her türlü hareket koordinasyonumuzu sağlıyoruz. Sekizinci duyumuz interoseptif duyumlar ise içimizde olan biteni hissetmemizi sağlıyor. Açlık, susuzluk, tuvalet ihtiyacı, beden ısısı, mutlu ya da üzgün hissetmemiz gibi.

Her bir duyumuzun ayrı önemi var. Benim bugün aktarmak istediğim konu ise, yoga derslerinde seçenek sunulmasının, soru sorulmasının interoseptif duyumlarımızı güçlendirmesi. Yoga yaparken nasıl hissettiğimize, nefesimize, duygularımıza bilinçli bir şekilde farkındalığımızı getirmemiz, interoseptif duyumlarımızı güçlendirir. Bu nedenle düzenli yaptığımız yoga pratikleriyle kendimizi duymak daha kolay hale gelir.

Madalyonun diğer yüzü ise yoga yaparken interoseptif duyumlarımıza olan gereksinimimizdir. Derse gelen her bir bireyin vücut yapısı, iskelet ve kas sistemi, sinir sistemi birbirinden o kadar farklıdır ki, eğitmenin herkesi tek bir yönerge ile yönlendirmesi, onlar için sihirli formülü vermesi mümkün değildir. Hareketi ne kadar, nasıl yapabileceğimizin cevabı eğitmende değil, bizde gizlidir. (“Her şey içimizde” esprisinin gerçeklik payı oldukça fazladır.) Bu cevabı daha rahat bulabilmemiz için de interoseptif duyumlarımızı geliştirmemiz gerekir.

Yoga derslerinde bize farklı seçenekler sunuluyor ki kendimiz deneyip bize iyi geleni bulabilelim. Bunca zamandır hayatımızdaki birçok alanda bize hazır formüller, yollar sunulduğu için ilk başta bu ders akışına anlam vermekte zorluk yaşayabiliyoruz. Bazen kendimizi dinlemeyi inkar edebiliyoruz. Bu yüzden “Yoga bana göre değil”, “Şu kişi kesin yoga yapıyordur” gibi farklı yargılamalara girebiliyoruz. Halbuki yoga birine uygun olup olmamakla alakalı değil. Yoga sadece “kendin olman” için kullanabileceğin mükemmel bir araç.

Yoga bize, kendimizi en iyi bizim tanıyabileceğimizi hatırlatıyor. Yoga yaparak geliştirdiğimiz interoseptif duyumlarımız sayesinde, kendimizle olan iletişimimizi güçlendirmekle kalmıyoruz. Aynı zamanda günlük hayatta da bize neyin iyi geleceğini, nerede kendimizi daha fazlası için zorlamamamız gerektiğini doğru zamanda anlayabiliyoruz. Yoga matı üzerinde öğrendiğimiz ve günlük hayatımıza da otomatik olarak aktardığımız kendimiz için karar verebilme, kendi sorumluluğumuzu alabilme becerileri işte tüm bunların bileşimiyle ortaya çıkıyor.

Yazım ile ilgili soru ve yorumlarınızı Instagram hesabımdan bana yazabilirsiniz. Kendinizi tanıma yolculuğunuzda yogadan da faydalanmanız dileğimle.

İlginizi çekebilir: Kendinize yeterince zaman ayırıyor musunuz?

Sibel Okan - moment by Sibel: Merhaba ben Sibel. Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü mezunuyum. Daha önce özel sektörde pazarlama alanında çalıştım. Mühendislik eğitiminin bana katmış olduğu analitik düşünce yapısı ve süreç yönetimi bilgisinin yanı sıra, Hamburg'da 5 ay boyunca yaşama fırsatı bulduğum Erasmus programı ve yelkencilik deneyimi okulumun bana verdiği en keyifli hediyeler. Üniversite hayatından özel sektördeki iş hayatına geçtiğim ilk yıllarda, mutluluğu arama yolunda tanıştığım enerji dengeleme deneyimi, farkındalığımın artmasına ve içimdeki yaratma gücünü daha derinden tanımama vesile oldu. Çıktığım bu yoldaki tüm deneyimlerimde ortak öğreti "anda yaşamak" oldu. Daha mutlu bir Sibel'e dönüşmek için anda yaşamanın yollarını keşfederken edindiğim bilgileri olabildiğince çok kişiyle paylaşarak herkesin kendi yaşamına uygulayabileceğini göstermek ve ilham olmak isteğiyle farklı bir yolda ilerlemeye karar verdim. Mindfulness temelli yoga ve meditasyon eğitmeni, mindfulness koçu olarak; tüm servislerimi tek bir çatı altında topladığım moment by Sibel markamla anda yaşamak için farklı yollar keşfetmenize alan açıyorum!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale