Gün boyunca ofisimizde çalışırken, bir toplantıdayken veya koridorda yürürken ne çok düşünce aklımızdan geçer. Bunlarda çoğu ise etkileşim halinde olduğumuz insanlar ve olaylar hakkındadır. Örneğin, yanımızdan geçen iş arkadaşımızın rüküş olduğunu düşünebiliriz veya bir toplantı esnasında savunduğumuz fikrin tersini savunan iş arkadaşımıza o anda öfke duyabiliriz. Yani her an dış dünyamızı iç dünyamıza göre yorumluyor ve algılıyor oluruz.
İşte bu noktada ‘’ön’’yargı dediğimiz, aslında durumların veya kişilerin gerçek koşullarını tamamıyla değerlendirmeden, ‘’kendi’’ benliğimiz, tecrübemiz ve bilgimiz dahilinde ‘’ön’’ yorumlar ile bazı sonuç ilişkileri kurarız. Bu ön yargılar, bizim gerçekliğimiz oluverir, örnekte olduğu gibi toplantıda ters düştüğümüz arkadaşımız için kişisel bir çıkar veya tezat yönelmesi olduğunu düşünebiliriz, veya rüküş bulduğumuz iş arkadaşımıza karşı daha kaba davranabiliriz.
Peki ön yargılar bizi nereye sürükler? Öyle bir dünya yaratabiliriz ki kafamızda, belki herkes bize düşmandır, kimse bizimle vakit geçirmek istemiyordur veya kimse bizi anlayamıyordur. Asıl soru bu noktada geliyor, eğer ön yargılar bizi bu kadar negatif etkileyebiliyor ise, sadece iş hayatımda değil tüm hayatımda ön yargılarımdan arınmak için ne yapmalıyım?
‘’Bütünlük’’ ve ‘’bir olma’’ temeline kurulmuş yoga felsefesi ile ön yargılarınızdan bağımsızlaşmanız için önerebileceğim bazı ipuçları:
Karşınıza çıkan her koşul, her durum ve her kişi ile ‘’bir’’ olduğunuzu hatırlayın
Önyargınız ‘’algıdır’’, algınızı mağdur edilmek, mağdur etmek, ötekileştirmek, etken ve edilgenlik zıtlıklarından kurtardığınızda ve sadece ‘’bir’’ olmayı düşündüğünüzde, bulunduğunuz koşul ve karşılaştığınız kişilere olan algınız da değişecektir.
Karşınıza çıkan her koşul, her durum ve her kişi dışarıdadır, asıl ‘’denge’’ içinizdedir
Düşünceleriniz dünyanızı oluşturur, iş hayatınızda karşılaştığınız her olayda ‘’çok’’ üzülmek veya ‘’çok’’ sevinmek gibi zıt uçlardan uzaklaşarak sadece ‘’denge’’de kalmaya odaklanın. İç dünyanızda dengenizi koruduğunuzda dış dünyanıza da bu denge yansıyacaktır. Ön yargılarınızın iç dünyanızda oluşturacağı kutuplaşmalardan bağımsız hale gelmeniz, öncelikle iç dengenizi bulmanız ile gerçekleşecektir.
Karşınıza çıkan her koşul, her durum ve her kişi ‘’karmanızdır’’, olumsuz – olumlu yoktur
Ön yargılarımız hayatta başımıza gelen her olayı ve karşılaştığımız insanları bile sınıflamamıza, olumlu veya olumsuz gibi kategorilere ayırmamıza yol açar. Yoga felsefesine göre yaşamımız bir karma devamlılığındadır, buna göre karşımıza çıkan her olay veya durum sadece bize öğretmek, geliştirmek ve devam etmemize yardımcı olmak için gerçekleşiyordur. Karma anlayışına göre ön yargılarımızın bizde oluşturduğu -ve hatta egoya dayalı- çaresiz kalmak, üstün gelmek veya kazanmak gibi algılarımızı bir yana bırakmamız ve çok daha ön yargısız bir bakış açısı kazanmamızla mümkündür.