X

Yoga eğitmeni ya da mimar olmak, işte bütün mesele bu

Dışarıdan bakıldığında mimarlık ve yoga arasında bir ilişki olduğunu düşünmek oldukça zor görünebilir. Ancak yıllardır edindiğim mimari bakış açısı ve aldığım yoga eğitimi ile hem mesleğimin hem de mesleğimin yanında sadece bir ilgi alanı olarak başladığım yoga pratiğinin temelde ne kadar bağlantılı olduğundan bahsetmek istiyorum.

Mimarlık eğitimi, özünde problem çözme beceresinin geliştirildiği, ritim, hareket, uyum-uyumsuzluk, iç-dış, araştırma, esneklik üzerine birçok tartışmanın yer aldığı, tüm bu tartışmaların nihayetinde, bitmiş bir ürün ortaya çıkarmaktan öte, tüm tasarım ve araştırma sürecinin bir anının durdurulduğu bir bina yapım pratiğidir diyebiliriz. Çıkan ürün beden-mekan ilişkilerinin belirli kriterler dahilinde olası bir çok senaryodan en makul olanının seçilmiş olanıdır ama hiçbir zaman mükemmel olan ya da nihai hedef değildir. Beden-mekan ve zaman ilişkisinin yorumlanarak o bedene uygun mekanı yaratma halidir diyebiliriz.

Yogayı ise beden, zihin ve ruhun birliği olarak özetleriz. Yoga hakkında bilinen en eski metinlerden Yoga Sutralar’ın ilk cümlesinde yoga, ‘zihnin dalgalanmalarının durdurulmasıdır’ olarak tanımlanır. Zihni oluşturan tüm hikayenin içerisinde durdurulan bir ‘an’dan bahseder. An içindeki beden-zihin ve ruhun birlikteliğidir.

Yani nasıl mimaride her şeyin bir arada en makul biçimde bir araya getirilerek durdurulması ve binalaştırılması söz konusuysa, yogada da beden-zihin ve ruhun bir aradalığının en saf hali olan derin sessizlik anının yakalanması söz konusudur.

Bir bina yapmaya başladığımızı düşünelim. Öncelikli olarak o binanın nereye yapılacağı, neye hizmet edeceği, o yerin çevresindeki tüm fiziksel etmenler, iklim koşulları, yaşayan insan profilleri ve daha birçok konuda derin bir araştırma sürecinden geçeriz. Bu araştırmalarla birlikte, bina bileşenlerini bir araya getirecek estetik kaygılar, ekonomik ve çevresel faktörler işin içine girerek araştırmayı daha derin bir boyuta taşır. Her seferinde bir problemi çözme hali ile ilerlerken, sürekli bir deneme-yanılma ilişkisi de söz konusudur. Yeri geldiğinde o mekanı kullanacak birinin gözünden görebilmek, henüz yapılaşmamış bir mekanın içinde dolaşarak, daha iyisi, daha faydalısı ya da daha sağlıklısının arandığı ve sürekli bir döngünün içinde ilerleyen bir süreçten geçeriz. Tasarımından inşa edilmesine kadar olan tüm süreçte bir araştırma ve problem çözme hali etkindir.

Hadi bir de şimdi bir yoga dersine girdiğimizi düşünelim. Genellikle tıpkı mimarlıkta anlattığım gibi bize o günün temasında bedende neleri araştıracağımızdan bahsedilir. Sen de o günkü ruh halin, bedensel hareket kabiliyetin, giydiğin kıyafetin rahatlığı da dahil olmak üzere bir pratiğe başlarsın. Her adımda bedenin ve nefesin üzerinde bir araştırma halindesindir. Bir önceki derste yapabildiğin bir poz, bugün için mümkün olmamış olabilir. Ya da daha önce hiç gerçekleştiremediğin bir poza, o günün koşulları içinde girebilmişsindir. Sen, bedenini tetikleyen bir sürü unsurun arasından optimum koşulları sağlayarak bir araştırmadan geçersin. Eğer bir de stüdyoda eğitmen konumundaysan, bu sefer öğrencilerin o günkü haline göre dersi yeniden şekillendirmen, tüm koşulların içinde daha önceden hazırladığın metne bağlı kalmadan, tıpkı mimarideki döngüsel süreçte olduğu gibi başa dönerek yeniden şekillenmen ve o esnekliği koruyabilmen gerekir.

Özetleyecek olursak, mimarlık mesleğinde bedenin dışındaki tüm etmenlerin bir aradalığının en makul koşullarda bir araya getirilerek durdurulması ve inşa edilmesi söz konusuyken, yoga da bu işleyiş sanki bir adım öteye taşınmış, bedenin içine girilerek, içeriden yapılan bir araştırmayla, özdeki bir birliği yakalama ve o anı durdurma arayışı söz konusudur diyebiliriz.

Tüm bu düşünsel ve edimsel pratiklerin yanında mimarlığın tasarım sürecini bir kenara alıp, inşa sürecine baktığımızda ise yogada asana pratiğiyle birebir aynı düzlemde yer alan yeni bir alan karşımıza çıkar. Zıt kuvvetlerin bir aradalığı, yani denge.

Yogada beden-zihin-ruh dengesi üzerine  konuşulanlar bir yana dursun, asana dediğimiz bedensel pratiklerin temelinde, bir pozun şekli ile poza giriş biçimimiz tamamen zıt kuvvetleri keşfetmek, bilmek ve bu kuvvetleri dengeleyebilmek üzerinden çalışır. Sosyal medya üzerinde çoğumuzun imrenerek baktığı yogilerin asana pratikleri ile iyi bir mimari ürüne hayretle bakmak da bu anlamda pek farklı değildir. Örneğin, Türkiye’de konuyla ilgili alakalı ya da alakasız herkesin Mimar Sinan’ı tanımasının özünde de onun iyi bir denge ustası olması yatar. Her ne kadar mimar olarak nitelendirilse de aynı zamanda oldukça başarılı bir inşaat mühendisidir. Bina bileşenlerinin yer çekimine karşı nasıl bir arada dengede kalabileceğini derin bir araştırma sürecinden geçerek inceler, nihayetinde de adından yıllarca söz ettirecek binalara imza atar.

Bana göre, iyi bir mimar olmak nasıl derin bir araştırma süreci, düzenli pratik ve denge arayışından geçiyorsa, iyi bir yogi/yogini olabilmek de birebir aynı ritüelleri bu sefer beden kabuğunun içinden geçerek gerçekleştirmekten öte değildir.

Kendi adıma değerlendirdiğimde bir mimar gözünden yoga eğitimi almış olmak, hem mimari pratiğimi hem de yoga pratiğimi karşılıklı besleyen müthiş bir yolculuk. Farkında olmadan yöneldiğim beden dışı araştırma pratiğini meslek edinmek ve yıllar içinde bunu bir adım öteye taşıyarak, ‘beden içinden aynı araştırmaya girmek’ oldukça keyifli ve besleyici bir süreç. Araştırmanın hiç bitmediği,  birinin diğerini tamamlayarak çoğaldığı kocaman bir okyanus. 

Bu nedenle iyi bir yogi/yogininin aynı zamanda iyi bir mimar olduğunu da hatırlatmak mümkün. Eğer bir şekilde bu yolculuğa adım atmış ya da atmayı düşünürsen, bir mimar gibi bakmaya, bedenini edindiğim tüm bilgi ile her gün yeni baştan araştırmaya, inşa etmeye ve esnemeye hazır olman en büyük tavsiyem olacaktır.

Fulya Ates: 2012 yılında İTÜ Mimarlık Bölümünü bitirdi. 2014 yılında İTÜ Mimari Tasarım Master derecesini aldı. 2012 yılından bu yana çeşitli ulusal ve uluslararası mimari yarışmalarda ödüller aldı. Mimarlık mesleğini pratik ederken hayatına bir hobi olarak kattığı yoga ve meditasyon çalışmalarını yoga eğitmenlik eğitimi alarak ileri bir boyuta taşıdı. Şimdi mimarlık mesleğinin yanı sıra, kişiye özel ve grup yoga dersleri vererek, beden üzerinden yeni bir mimarlık inşa etmeye ve araştırmaya devam ediyor. Bilginin paylaştıkça çoğaldığına inanarak, www.cevikmaymun.com adresi üzerinden yoga ile ilgili edindiği tüm deneyimleri paylaşıyor. Daimi öğrenci kalabilmek, sürekli öğrenmek en büyük tutkusu.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale