X

Yoga eğitmeni nedir, ne değildir: Bazı doğru bilinen yanlışlar

Günümüzde yogaya ve yoga eğitmenliğine duyulan ilgi giderek artarken, pandeminden sonra hayatımıza giren “online” kavramı ile yoga seanslarına ulaşmak daha da kolaylaştı.

Ülkemizde de, dünyada da yoga uzmanlık eğitimleri çok popüler, her yıl temel 200 saatlik yoga uzmanlık programını bitirip mezun olanların sayısı giderek artmaya başladı. Bunları kötü bir durum olarak yazmıyorum. Sayının ve ilginin artmasının her şeye rağmen çok güzel olduğunu düşüyorum.

Neden her şeye rağmen diyorum?

Birkaç senelik hocalar piyasada uzmanlık eğitimleri açmaya kalkışabiliyor ya da bilirkişi elbisesine soyunup birilerini sakatlayabiliyor. Evet, bu durum maalesef zorlayıcı… Ama birilerini eleştirmek yerine kendi kapının önünü süpürmenin ve bunu kelebek etkisi gibi büyütmeye istekli olmanın daha değerli olduğunu düşünüyorum.

Ben de yoga uzmanlık programı veriyorum ve bunu yaparken aslında üzerinde durduğumuz tek konu (günümüzde öyle gibi algılansa da) yoga pozları değil. Yoga uzmanlık programlarında uzman olmak isteseniz de istemeseniz de kendinizle çalışmaya başlarsınız. Gerçek yoga da orada başlar!

Günümüzde yoga eğitmenlerinin birçok şey olduğuna dair bir yanılsama var. Yoga eğitmeni denildiğinde bizden beklenen şeylerin sayısı da artmaya başlıyor ya da yeni mezun hocaların bu yanılsamalara girdiğini görüyorum. O yüzden hatırlatmak istiyorum…

Yoga eğitmeni doktor değildir!

Bazen grup derslerinde bir rahatsızlıkla ya da ağrıyla gelen öğrencilerim olur. Elimden geldiğince dinlerim, önerilerde bulunurum ama doktorculuk oynamak yerine doktora yönlendiririm.

Yoga eğitmeni terapist değildir!

Öğrenciler ister istemez size içlerini döküp paylaşım yapmak ister, bu güzeldir! Ama sınırı çizmeyi öğrenemezseniz -ki ben zor öğrendim, arkadaşlar- sizin için çok yorucu olmaya başlar. Size içinizi dökmek isteyen herkesin çöp tenekesi olursunuz! Nerede dinlemeniz, nerede sınır çizmeniz gerektiğinin ayrımı sadece eğitmenliğe değil, insan olmaya dairdir.

Yoga eğitmeni pembe gözlükleri olan, sürekli gülen, sinirlenmeyen bir kişi değildir!

Bunu eskiden çok yaşardım. Ne zaman bir ortamda sinirlensem, “Sen yoga eğitmeni değil misin, neden sinirleniyorsun?” diye üstüme gelirlerdi. Sinirlenmenin, öfkelenmenin insan olmaya dair olduğunu unutmayın!

Yoga eğitmeni bilirkişi değildir!

Biliyorum, öyleymişiz gibi algılanıyor ve insan olduğumuz gerçeğini önce biz unutuyoruz. Bilemediğinizde “Bilmiyorum” demekten çekinmeyin. Her şeyi bilmek zorunda değilsiniz, değiliz.

Yoga eğitmeni alan tutandır!

Bunu eğitimlerde çok söylerim. Hoca matının üzerinde olduğunuzda herkesi görürsünüz: Farklı beden ve farklı hikayeleri… Dolayısıyla amacınız bedenleri ya da hikâyeleri kendi istediğiniz şekle sokmak değil, oldukları gibi var olmaları için alan tutup cesaret vermektir. Bunu da önce kendinize cesaret vererek yapabilirsiniz.

Yoga eğitmeni kendi üzerinde çalışan kişidir!

Ne uzmanız ne de psikolog ama kendi hislerimizi anlamaya gönül veren, adım adım yaklaşan ve fazla geldiğinde de uzaklaşan kişileriz. Instagram’da yoga pozlarını nasıl yaptığımızla ya da ne kadar eğlendiğimizle değil, bu yaşamda kendi hikâyemizi nasıl sahiplendiğimizle ilgilidir insan olma halimiz ve bu insan olma haline göre hocalığımız şekillenir.

Yoga eğitmeni kimdir?

Kendini geliştirmeye adayan, merak eden, araştıran, sorgulayan kişidir. Ne 200 saatlik programı bitirdiğinde, ne de 1000’i geçen eğitimler aldığında “Oldum” demez! Araştırmaya, öğrenmeye devam eder, ilgisi değişir ama öğrenme aşkı, kendini anlama pratiği bitmez.

İlginizi çekebilir: Şifa düz bir yol değildir: Çabalamayı bırak ki dönüşüm gerçekleşsin

Özde Çolakoğlu: Çalışma Ekonomisinden mezun oldu. Mezun olduktan sonra metin yazarlığı, editörlük, sosyal medya uzmanlığı gibi farklı alanlarda uzun yıllar çalıştı. 2009 yılında yoga ile tanışmasının ardından farklı uzmanlar ve stillerle çalışma şansı yakaladı. Bedende başlayan bu öğretiyi daha da derinleştirmek isteyen Çolakoğlu bu amaçla ilk temel yoga uzmanlık eğitimini 2012 yılında aldı. O zamandan itibaren farklı birçok eğitime katıldı ve katılmaya devam ediyor. Ocak 2018’de Yoga Alliance’ın E- RYT 500 Sertifikasını almaya hak kazandı. 2013 senesinden itibaren çeşitli yoga merkezlerinde ders vermeye başlayan Çolakoğlu, 2017 yılında Githa Yoga ekibine katıldı ve stüdyonun ana hocalarından biri oldu. Bu dönemde stüdyonun büyümesi için kurucu ekip ile birlikte çalıştı, atölyeler ve eğitimler verdi. Çolakoğlu, yoga uzmanlık programları düzenleyerek uzmanlar yetişiyor. 200 ve 300 saatlik temel ve ileri yoga uzmanlık programları ve kamplar düzenliyor. 2021’de bu mesleğini stüdyo sahipliğine dönüştürmüştür. Kadıköy, Moda’da kurulan, Yoga ve Ayurveda merkezi Goa Yoga’nın kurucu ortağıdır.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale