Kış bu yıl geç başladı ama çok soğuk geçeceğe benziyor. Haliyle ısınmak için elimiz tatlı ve kalorili atıştırmalıklara da havaların soğumasıyla birlikte sıkça gider oldu. Böyle giderse kış sonunda yaza kilo almış olarak girmemiz muhtemel. Daha da önemlisi bu kadar şekerli gıdanın peşinden gelmesi beklenen hastalıkları hızlandırmış olmamız. İşte tam da bu yüzden, yeni yıl da kapıdayken ne yapsak da şu iştahları bir kontrol etsek, motivasyonumuz, kontrolümüz yerine gelse, kilo vermek isteyenler de diyetlerine daha iyi adapte olsa derken, Instagram’da sizlere sordumInstagram’ ve yeniden aldığım en popüler cevap şeker detoksu oldu.
Karar verdik bu aralıkta 21 gün şeker detoksu yapmaya, bekle bizi 2020 geliyoruz! Hem bu sayede aralık ayında “Bir türlü düzgünce diyetimi yapamıyorum” diyenler için de harika bir motivasyon olacağına eminim.
Şekerin özellikle kanserli hücreleri beslediği, bir sürü sağlık problemine neden olduğu her yerde söyleniyor. Sadece obezite değil, en hafifi bu olsa gerek. Yaşlanmada da şeker vücut proteinleri ile reaksiyona girerek kolajen ve elastin yapıyı dayanıksız hale getirir. Biz kadınlar için işte can alıcı nokta: Şeker yaşlandırıyor hanımlar!
Detoks vücudu toksinlerden arındırmak anlamına gelmektedir. Dönem dönem vücudu toksinlerden arındırmak gerekir. Kış ağırlığını üzerimizden atıp canlanmamıza da yarayacak, çok tatlı tüketenlerde kilo vermeye de…
Ayrıca şekeri hayatınızdan çıkardığınızda o hiç gitmeyen göbeğiniz bile gitmeye başlayacak, şeker ve şeker içeren gıdaların sizi nasıl gün be gün rahatsız ettiğini daha iyi fark edeceksiniz.
Neden 21 gün peki?
Çünkü alışkanlıklar 20 günde oluşmaktadır. 20 gün bir şeyi yaptığınızda 21. gün o sizin alışkanlığınız oluyor. 21. günde alışkanlık kazanmış oluyorsunuz. Zihnin yeni durumu kabul etme, eskiyi unutma süresi 21 gün. Olaya 21 gün dayanayım 22.gün şöyle bol şerbetli bir tatlı yiyeyim diye bakmayın, ne olur. Şekerin öncelikle sağlığınızı gerçekten tehdit ettiğini, sizi bir uyuşturucu gibi ele geçirdiğini kabullenin. Çünkü durum tam olarak böyle. Araştırmalar şekerin beyindeki mutluluk hormonlarını harekete geçirdiğini söylüyor ve beyindeki bu hareketler ilaç bağımlılıklarındakine benzer.
Evet ilk günler biraz stresli geçebilir ama birbirimize destek olacağız… Sonrasında yerini enerjiklik alacak… Normalde şekerli şeyler yedikten sonra olan doymama, yeniden yeme isteği ve sonrasında vicdan azabı olmayacak ve rahat bir nefes alacaksınız.
Kendinize süreci rahat geçireceğinize dair rahatlatıcı olumlama cümleleri kurun ve de bu detoksu yaptığınızı yakınınızdaki herkese söyleyin, diğerlerinin izlediğini bilmek sizi daha disipline edecektir.
Ne yemiyoruz?
- Rafine yani saf şeker ve bunların eklendiği yiyecek ve içecekler. Yiyeceklerin içine saklanmış gizli şekerleri de göz önüne alıp kaçınmak şart. O yüzden de ambalajlı ürünlere de dikkat ediyoruz, muhakkak etiket okuyoruz, göreceksiniz o kadar çok şeyin içinde şeker var ki… Lezzet katsın, bağımlılık yapsın, raf ömrü uzasın diye her şeyde var.
- Mesela hazır soslar (barbekü, ketçap, mayonez, hardal, soya…), meyveli yoğurtlar, krakerler (tuzlularda bile), kahvaltılık gevrekler-müsliler, sakızlar, gazlı içecekler…
- Tatlandırıcılı gıdaları tüketmiyoruz, çünkü o tatlı tadını da unutmamız lazım ki bu ürünleri tatlı tatlarından ötürü tercih ediyoruz.
- Beyaz ekmek, pirinç ve beyaz hamur ürünlerini tüketmiyoruz. Tam tahıllı unlardan yapılmış ekmekler, bulgur vs. tüketebiliriz. Kan şekerimiz dalgalanmazsa daha rahat ederiz.
- Sadece patatesten yapılmış, yoğun patates içeren yemekleri tüketmiyoruz, içinde eser miktarda varsa tüketebiliriz.
- Bal ve pekmez serbest, güvendiğiniz markalar olsun, içine şeker eklenmişler olmasın. Onları da canınızın en tatlı istediği zamanlara saklayın, gün içinde 2 tatlı kaşığını geçmeyin, dediğim gibi hiç tüketmezseniz daha bir güzel olur.
Nasıl geçecek 21 gün?
Gün içinde daha iyi hissetmek ve şekerin eksikliğini hissetmememiz için güne çok güzel bir kahvaltı ile başlamak şart. Kahvaltıda tatlı bir şeyler arayanlar kuru veya taze meyve tüketebilirler. Özellikle bu mevsim hastalıklara yakalanmamak için de gün içinde meyve tüketemeyenler kahvaltıya muhakkak meyve eklesinler.
- Aralarda meyve tüketin, tatlı isteğiniz olduğunda kuru meyveleri tercih edin. Özellikle hurma çok iyi gelecektir.
- Gazlı içecek tüketmeyi alışkanlık haline getirmiş olanlar maden suyu ve limon ikilisini deneyebilirsiniz.
- Öğünlerde muhakkak yoğurt ve salata da yemeye çalışın, ne kadar iyi doyarsanız o kadar az tatlı isteğiniz olur.
- Uykusuz kalmayın. Uykusuzluk yorgunluk yapar ve bu da enerji açığı oluşturur ve tatlı isteğiniz olur.
- Susuz kalmayın. Hep diyoruz susuzluk açlıkla karıştırılır ve aç olunca ilk yenmek istenen şekerli enerji veren yiyeceklerdir.
- Muhakkak kendi yüzünüzü, vücudunuzu, tartıda kilonuzu fotoğraf olarak kaydedin. 21 gün sonra karşılaştırmada neyin vücudunuza iyi geldiğini göreceksiniz…
Facebook.com/Diyetisyen Buket
İlginizi çekebilir: “Meyve kilo yapar”: Şehir efsanelerini bir kenara bırakıp, meyveyi diyetinize ekleme zamanı