X

Yetişkin bir birey olmak için karar zamanı: Doğduğun aile mi, kurduğun aile mi?

Yetişkin oluyoruz, aile kuruyoruz. Çocuklarımız oluyor, hatta torun torbaya karışıyoruz. Ancak bir tarafımız hep çocuk kalıyor. İçimizdeki küçük çocuk doğduğu aileden özgürleşemediği sürece kendi annesini, babasını bazen çocuğu yapıyor, bazen de onların çocuğu olarak kalıyor. Farkında olmadan…

Kişi kendi kurduğu aileyi ikinci, hatta üçüncü plana atabiliyor. Sağlıklı olan, kişinin kurduğu aileye enerjisini akıtması. Kendi anne babasından alması, beslenmesi… Alma-verme dengesi büyükten küçüğedir. Büyük verir, küçük alır. Ebeveyn verir, çocuk alır. Bu düzen terse döndüğünde ilişkilerde sorunlar çıkar. İletişim kazaları bolca olur. Eşi ile annesi, babası arasında kalanlar, kardeşlerine bakmaktan kendi çocuğuna ilgisini, sevgisini veremeyenler olabiliyor.

Özgüveni gelişmemiş birey yetişkin olsa dahi annesinin, babasının onayına ihtiyaç duyuyor. Kendi yoluna gidemiyor. Kurduğu ailesiyle birlikte olmaktan ziyade, doğduğu aileyi mutlu etmek için çalışıyor, çabalıyor. Özellikle toplumumuzda bu durum çok yaygın.

Sağlıklı olan her nesilin kendinden sonra gelen nesile aktarması, yani kurduğu aileye sevgisini, güvenini, enerjisini aktarması…

Bu konuya farkındalıkla bakacak olursak; annelerin, babaların kendilerine bağımlı yetiştirdiği çocuklar yetişkin olduklarında da anne, babalarına bağımlılar ve öncelikleri onlar…

Bu durum zamanla iç çatışmalar ve aile içi sorunlar yaratabiliyor. Kişi kendi kararlarını verip uygulamaktan öte, doğduğu ailenin isteklerinin, taleplerinin dışına çıkamayabiliyor. Çünkü almış bir kere hipnozu “hayırlı evlat” olacak. Ve varoluşunu sadece doğduğu aileyi mutlu etmeye bağlıyor.

Kimsenin kimseyi mutlu edemeyeceği gerçeğine uyanmamız epey zaman alabiliyor. Mutlululuğu her ne koşula bağladıysak o koşulların tamamı yerine geldiğinde, mutlu olmadığımızı fark ettiğimizde sorgulama ve bununla birlikte uyanış başlıyor.

İşte kendi gerçeğimize uyandığımız an…

Ayrıca; yetişkin olup sürekli ailemizden vermesini beklemek de kendi gücümüzü ortaya koymanın, potansiyelimizi yaşamanın önündeki büyük engel. Yukarıda yazdıklarım doğru algılansın isterim. Çocukların yetişkin olduklarında ebeveynlerinden sürekli alması büyümeyi, sorumluluk almayı engeller. Yetişkin olsa da kişi; bilinçaltında hep çocuk kalmak isteyebilir. Çocuk kalmak işine geliyor olabilir.

Varlığımız için ailemize minnettarız.
Ancak; kendi yolumuzda ilerlerken, yaşama akarken ailemizden özgürleşmeli…
Onların olduğu kadarıyla sevgisine “eyvallah” diyebilmeliyiz.
Kendi kurduğumuz aileyi önceliğimiz yapabiliriz.
Elbette kendimizden sonra…

İçinizdeki küçük çocuğa bir zahmet anlatıverin bu gerçeği.
Bir de benim için öpün yanaklarından. Artık bir yetişkin olarak bilinçli aklıyla kararlarını alabilir.

Sevgilerimle…

İlginizi çekebilir: Fiziksel ve ruhsal iyileşme için: Sırların yükünden kurtulun

Hande Akın: 5 Şubat 1977 İstanbul doğumluyum. Şişli Terakki Lisesi’nde okudum. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-TV Sinema Bölümü’nden mezun oldum. 15 yıl reklam sektöründe prodüksiyon ve müşteri ilişkileri yöneticilikleri yaptım. 28 yaşlarında başlayan sorgulama, kendimi keşfetme, tanıma, anlama maceramda 33. yaşım milat oldu. Reklamcılıkla vedalaştım. Aldığım ve almakta olduğum sayısını artık hatırlamadığım pek çok eğitim, seminer oldu. Kişisel gelişim alanında yaşam koçluğu yapmaya başladım yıl 2010... “Ben zamanı”nın kurucusuyum, Bu slogandan hareketle; EFT (Duygulardan Özgürleşme Tekniği), REGRESYON, Ezoterik şifa teknikleriyle harmanladığım kalbimin rehberliğinde özgün bireysel seanslarımın yanı sıra kişisel gelişime dair eğitimler, seminerler veriyorum. Kadın Olmak ve AŞK’a gel özellikle dişil enerji üzerine çalıştığım workshoplarım. İlham veren, motive eden, umudu yeniden yeşerten kitlelere özel konuşmalar yapıyorum. Kitabım “Kadın Olmak” 2014’te çıktı. 2015 ve 2016 yıllarında televizyon programı hazırlayıp, sundum. Akışta kalma deyimini içselleştirerek yapabildiğimce teslimiyetle gelişmek ve geliştirmek bana keyif veriyor. Birbirimizden öğrenerek, birbirimize destek vererek geliştiğimize, hepimizin birbirinden ilham aldığına ve her bireyin kendini şifalandırabileceğine inanıyorum.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale