X

“Yenilikler yeni şarkılar getirir”

Gittiğim her yeni şehir veya ülke beraberinde yeni fikirleri heyecanla getiriyor. Yoldayken hem bilinmezlikler hem heyecan bir arada. Vardığımda ise ortamın büyüsü ve etrafta olan biteni merakla takip ederek yaşadıklarımızı deneyimleme fırsatı bir keyif. Petrow’un Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabında yeni toplumların getirdiği şarkılardan bahsetmesi gibi benim için de her yeni ülke, kulağıma çalan yeni bazı melodiler ve zihnime işleyen ve yıllarca hatırlayacağım yenilikleri temsil ediyor…

Bir kahraman yaratmadan ve lider olmadan nasıl kendine has ve eşsiz bir kültür yarattığını merak ettiğim Finler in Suomi’sine (sularla çevrili olan, bataklık bölgesi gibi anlamları var) gittiğimde de yine çok farklı deneyimler yaşayacağımı düşündüm ama göreceğim en kendine has kültürlerden biriyle karşılaşmak beni çok heyecanlandırdı.

Kendisi kadar varoluş hikayesi de büyüleyici bir ülke. “Esaret içinde bir bataklıklar ülkesi olmaktansa özgür bir beyaz zambaklar ülkesine dönüşmeliyiz.” diyen bir halkın var ettiği Finlandiya’nın 1800’lü yıllarda Rus egemenliğinde henüz sınırda okuryazarlığın olduğu, karanlık, gelişmekte olan bir ülke iken bugün okuryazarlığı %100 seviyesine ulaşmış. 100 yıldan uzun süre sonra özgürlüğüne kavuşan ülkenin halkı, kültürünü istediği gibi yaşama özgürlüğe sahip olunca şartlarını geliştirmiş ve kendini de zenginleştirmiş.

Sağlıklı olmak, mutlu bir aile hayatı çok önemli onlar için, ayrıca sadece kendileri için değil, etrafındakileri geliştirmek için de çabalayan bir toplum olarak var oluyorlar. Herkesin birlikte keyifle yaşadığı, açık iletişim ve geri bildirimden de kaçınmadığı dengeli bir ülke olduğunuzu en başından hissediyorsunuz. Özellikle farklı ülkelerin yönetimi altında oldukları dönemlerde o ülkelerin en eğitimsiz bireylerinin burada memuriyet ve önemli politik rollerde konumlanmasına rağmen onlar bu kişileri de içlerine dahil edip geliştirmeyi seçmişler ki birlikte gelişmek ve büyümek, takımdaşlık onları da birlikte yüceltmiş. Hareket edebilme becerisi ve bugünden daha iyi olmak için ne yapabilirim sorgusu olduğunu görüyorsunuz.

4 gün geçirdiğim Porvo özellikle daha butik ve lokal halkın yaşadığı bir yer, ahşap ve göl kenarında bir evde tamamen İskandinav tasarımını, sadeliğini ve kalitesini görüyorsunuz. “Az, çoktur.” lafını bir kez daha anlıyorum, az eşya, az renk, sadece size yetecek kadar malzeme. Eşsiz manzaraya bakan camdan içilen kahve daha bir huzur veriyor. Her şeyin bu kadar kararında olduğunu düşündüğüm ama pozitif anlamda doğası ve huzuruyla dünyanın belki de pek çok yerinden daha bonkör davranan bir yer. Ülkenin güneyine yakın göllerle çevrili ve her anı kartpostal içinde gibi hissedebileceğiz bu şehirde her bir dükkan özenle tasarlanmış her bir köşede bir yenilikle karşılamak mümkün. Tasarıma önem veren Finler’in hem bina inşasında hem de iç dekorasyonda muazzam bir emeği var. Özen ayrıca sadelikle buluşmuş ki İsveç sonrası bunu en çok hissettiğim yer oldu.

Kuzey Avrupa’daki diğer ülkelerin de ötesinde bir spor ilgisi herkesin soğuk havayla mücadelesi gibiydi. Ekim başında karla başlayan yıl boyunca -20 dereceyi gören ülkede evde de dışarıda da spor yapmak oldukça yaygın. Şehrin kurgusu, ortamın büyüsü ve havanın temizliği de herhangi bir spora spesifik ilginiz olmasa da harekete, aksiyona davet ediyor. Tüm bu söylediklerimi Pazar günü için tekrar edemiyorum çünkü diğer günlerin aksine tek bir kahvaltıcı bulabileceğiniz, orada da üç masa kapasitesiyle şansınıza doğru zamanlamada oturma fırsatı bulabileceğiniz bir düzen mevcut.

Çok çeşitli bitki çaylarıyla güne başlamayı, uzun süren ve özellikle tatlı ikramların da eksik olmadığı, hep bir arada yedikleri kahvaltılara şahit olduk ki dünyanın en mutlu ülkesinde de yine güzel beslenme ve güzel sohbetin ömrü ne kadar uzatabileceğini gördük.

Tarihi çok yakın geçmişe dayanan bu ülkede gördüklerim daha önce okuduklarımı çok destekledi, özgürlüğüne kavuşmak için yıllarca beklemiş ama bilinmezlikler arasında ve farklı yönetimler altında kendi benliklerini bulma yolculukları bana her ne durumda olursa olsun insanın kendi yolunu bulabileceğini tekrar hatırlattı. Ülkenin gelişiminde en önemli etkenlerden biri bireylerin yalnızca kendisini eğitmediği, halkın tamamının birbirini geliştirdiği, beslediği bir ekosistem yaratmanın faydalarını gördüklerini hissettim. Bulundukları koşulları en verimli şekilde kullanmaları çok güzel, bir yandan da gelenekleri ve alışkanlıkları ile var oluyorlar. Bir yerlerde farklı kişilerin farklı meşguliyetleri olduğunu ve bununla ilham verdiğini, telaşsız bir hayatın da mümkün olabileceğini görüyorsunuz. 4 günü 10 gün gibi her anını yavaşlayarak ve telaşsız geçirdiğim bu şehrin büyüsünü de yanımıza alarak gelecek yeni yolculukları ve yeni şarkıların melodilerini duyumsamayı heyecanla bekliyorum:)

İlginizi çekebilir: Heyecan uyandıran bir hayat deneyimi yaşamak üzerine

Didem Sümer Tiryaki: Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji lisans eğitimi ardından Galatasaray Üniversitesi'nde işletme yüksek lisansını tamamladı. Yaklaşık 10 senedir özel sektörde İnsan Kaynakları alanında çalışıyor. Kadın Girişimciler Derneği'nin Geleceğin Kadın Liderleri programından 2013 yılında mezun oldu. Kagider ve Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği'nde öğrenci veya yeni mezun kadınlara mentorluk yaptı. BÜMED'in yürüttüğü Next-Gen programında mentorluk çalışmalarına devam ediyor. Deneyimsel oyun terapisi eğitimleri ardından supervizyonlarını tamamladı ve Oyun Terapisi Uygulayıcısı oldu, son iki senedir gönüllü olarak 2-11 yaş arası çocukları destekliyor. Öğrenmeyi, gezerek/okuyarak veya deneyimlerek yeni bilgiler keşfetmeyi, bu öğrenme ve keşiflerinden insan doğasına dair çıkarımlar yapmayı ve bunları yazmayı seviyor.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale