Alışkanlıklarımızın değiştiği, algılarımızın farklılaştığı yoğun bir süreçten geçtik, geçiyoruz. Yaşam yeniden anlamlanıyor. Hep hayalini kurduğum Türkiye’yi, anavatanımı karış karış gezmek şimdi gerçekleşiyor. Bayramdan önce çıktık yollara karavanla… Yıllar önce bir arkadaşım, karavanla dünyayı gezen bir ailenin yolculuk fotoğraflarını yollamıştı. İçimden ‘’Ne güzel… Böyle bir yolculuğu yapmaya niyet ediyorum.’’ diye geçirdiğimi hatırlıyorum. Nasıl olacağını hiç düşünmedim elbette, sonsuz olasılıkların var olduğu bilinciyle… Aradan yıllar geçti ve bugün bu hayalim gerçekleşiyor.
Sokağa çıkma yasağı varken nasıl yollara çıktın? dediğinizi duyar gibiyim. İşte tam burada, realite kavramı devreye giriyor. Yani gerçeklik… Nedir gerçekliğimiz? Yeni bir gerçeklik yaratmak için neler mümkün? Öncelikle çok rahat olmalıyız. Ve bizi sınırlandıran düşünce kalıplarını satın almamalıyız. Mevcut realite ne ise onu da yaratan bir beyinimiz var. Koşullar bizden bağımsız gibi görünse de hipnozların etkisine girebiliyoruz ve etkisinde kalabiliyoruz. Ta
Önemli olan kendimize izin vermek. Layık olduğumuza, hak ettiğimize yüzde yüz inanmak… Herkesin yaşadığı gerçekliğin istersek kendi realitemiz olmayacağını bilerek. Bunu da korku, endişe, kaygı yerine içimizde huzuru, barışı, sevgiyi beslersek sağlayabiliriz. Korku her zaman yönetir, belli oranda kaygı iyidir, bizi üretken kılar, tedbirlerimizi almamızı sağlar. Ancak; aşırıya kaçarsa kaygımız, endişemiz işte o zaman korku realitesine hapis olur yaşamımızdan ödün veririz.
Hayatın her alanında bu spiritüel yasalar geçerli. Korku ve sevgi kola koladır. İki kardeş gibi… Sizin hangisinin koluna gireceğiniz seçiminizdir. İşte kendi realitemizi yaratmanın sırrı da burada gizli. Kuantum fiziğine göre olacak olan olayları önceden gözlemleyerek belirleme, gerçeği yaratma potansiyeli varsa, ki var… O halde ne düşündüğümüzün, hangi duyguda olduğumuzun, düşünce ve duygularımız doğrultusunda nasıl davranışlar sergilediğimizi de farkındalıkla değerlendirebiliriz. Bu farkındalıkla istediğimiz realiteyi ancak; evrensel zeka ile hizalandığımızda sonsuz olasılıkların devreye girmesiyle gerçekleyebiliriz. Seyahat izini olmadan kendimize izin vermemiz ve hayallerimizi gerçekleştirmeye yol almamız gibi…
Evet arkadaşlar; bazen istediğimiz realitenin gerçekleşmemesi durumu da olur. Bu durumu da gönülden kabul halinde olmalıyız. Bunun da bir hayırı olduğunu, zamanın cömertliği içinde görebiliriz.
5 Haziran Cuma, ay tutulmasının olduğu dolunay akşamında, yeni realitemizi yaratmak için gelin hep birlikte olalım. Zoom ortamında buluşup yapacağımız çalışmanın ardından güzel bir meditasyonla akşamı taçlandıracağız. Bu güçlü dönüşüm akşamını eski realitemiz, benliğimizle vedalaşmak ve yeni realitemiz, benliğimizle kucaklaşmak için değerlendiriyoruz.
Katılım için Whatsapp: 0532 783 21 41
Sevgilerimle…
İlginizi çekebilir: Ay enerjisi ve döngüsünün insan üzerindeki etkilerini keşfedin