Yeni normalde Bodrum: Cıvıl cıvıl Bodrum’da yaşam şimdi nasıl?
İnsan enteresan bir varlık. Başta en kara haber nasıl karalar bağlatsa da, bir zaman sonra nefes aldığımız müddetçe hayatta kalmaya devam ediyoruz. Uyumlanma bu işte! Ana dönmek ya da. Zaman hakikaten ilaç. 2020 temmuzunun 3. haftası itibarıyla bu acı tablo yerini alışılmaya başlanan yeni düzene bırakmaya başladı bile…
Normalde bu mecrada gezi yazılarım ağırlıklı yayınlanmakta. Şu an kendime durma yeri adını verdiğim bu sürecimin lokasyonundan bildiriyorum. Bodrum’dan yani. Hayatta durum ne ileri, ne geri şu ara seyahat anlamında. O halde durduğumuz yerler de malum uzun soluklu oluyor. E o halde durma yeri şu an burası. Sizin neresi?
Yer değiştirenler beni çok iyi anladı şimdi. O ev hapsi hallerinden sonra küçük bile olsa başka bir yer ne iyi geliyor değil mi? Eskilerimizin söylemleri nasıl anlam kazanıyor. Tebdili mekanda ferahlık hakikaten varmış. Bayağı bir nefes almak için o zihnin penceresinden başka bir havaya açılacak pencere lazım. Bunu yine daha iyi anladım. Gezi sevgimin sebebi zaten buydu ama insan yeni normalde bu hisleri de pratikten düştüğünden midir nedir, rafa kaldırıyor. Ama tamamen unutmuyor. Hemen bir olguda hop hemen önüne düşüyor o hisler.
Şimdi buraya geldiğim o ilk günler de bu oldu. Resmen sanki havasız kalmış da havalandırınca odaya dolan o temiz hava gibi olmuştum tamamen. Yenilenmek bu değil de nedir? Birkaç haftamı aldı süreçten bu noktaya gelmek. Yazılarıma bile aylardır dokunmamıştım. Yeni bir şeyler için alan lazım. Eskilerden arınmak. O üstümüzdeki ölü toprağını attık mı, tamam işte. En son yazımda tabii Nemrut Dağı gezimize ışınlancaktık. O ağustos yazısı olsun. Söz. Ama şimdi yeni normalde Bodrum nasıl, biraz anlatayım ve bu size aylar sonra merhabam olsun. Çok da yazacak bir şey yok. Bir kaç yer gördüm abartmadan gittiğim. Burada da hala izole haller az da olsa devam. Korunaklı gezdik. Aylar sonra ilk sosyalleşme hallerim böyle.
Bir kere kendi aracımızla her yere gidip geliyoruz Bodrum’da. Dolmuş kullanma riskine bu yaz girmedim. Gittiğim yerler Gümüşlük’te Balıkçı, Bodrum içinde bir İspanyol restoranı, Bodrum Marina’da canlı konser dinlemek ve Gündoğan’da barda vakit geçirmek. Tüm bunlarda sosyal mesafe korunması, açık alan olması ve maskeli olunması şartı hep korundu. Kendi adıma ben dikkat ederek kalabalık ve kapalı alanlarda durmayarak uydum.
Evimin civarında günbatımı yürüyüşümü yaptım. Bu da bir yaz klasiğidir tabii.
Bodrum’da tabii kapalı mekan, alışveriş yerleri ve marinalarda maskesiz dolaşmak da yasak ve herkes uyuyor. Kolektif bir bilinç gelişmiş.
Genel olarak havası iyi geldi. Tabii şimdi önümüz bayram ve kalabalık olmaya da başladı. Yine kalabalık plaj ve yerlerden kaçınarak ev hallerinde olacağız muhtemelen bu zamanlar.
Bakalım bu durma hallerinden tekrar adım atacak bir durum olduğunda nereden size yazacağım? Çok detaylı bir gezi yazısı olmamasını yeni normale verin lütfen. Eski normalin gezisini de mutlaka önümüzdeki ay yayınlarız. Bir eski o zamanlara ışınlanalım, o farklı, özgür ruhlu hallerimize. Yine de asıl önemlisi uyumlandığımız şartların götüreceği yerlere kelimeleri yollamak olacak…
Bakalım neler yazacağız… Ben de merak ediyorum.
Görüşmek üzere.
İlginizi çekebilir: Göbeklitepe’den Halfeti’ye mistik bir yolculuk