X

Yeni bir yıl başlarken: Melankolik acıları bırakıp yeniye “Evet” demek

Yol güzel, yol renkli ve masalsı. Korkunç canavarları, su perileri, üvey kardeşleri, beyaz atlı prensleri, kötü kalpli cadıları, kandırıkçı kurtları, camdan ayakkabıları ile rengarenk.

Hepimizin hayatından bireysel izdüşümü olan kırıklıkları çıkarsak geriye La Fontaine masalı kalmaz mı? Hikayemiz güzel, hepsinin içinde içli bir türkü, hemen yanında da çiftetelli çalıyor. Oradan oraya devinen her bir halin içinde kendine yer açan su perileri gibiyiz. Dışarıdan bakınca komik, içine girince yürek yakan hikayelerimiz var. Azıcık da tutkunuz bunlara. O yüreğimizi dağlayan, bize var olduğumuzu hissettiren her bir ana koşulsuz bir aşk ile bağlıyız. Dönüp baktığımızda hoşlanmadığımızı söylesek bile, öyle derin bir bağ var ki aramızda, bitmesin diye besledikçe besliyoruz.

Kimliklerimizi, olmaya çalıştığımız insanı, kızgınlıklarımızı, yalnızlıklarımızı tombul bebekler yapıyoruz, yedirdikçe yediriyoruz yaşam enerjimizden. Başkasını da bilmediğimizden belki… 

Öğrenmeye niyet ettiğinde değişiyor her şey, yolun manzarası değişiyor. O kurak, bildiğin, artık bakmaya bile aşinalıktan mütevellit gerek duymadığın yolun kenarlarında otlar yeşermeye başlıyor.

Ama dedim ya öğrenmeye karar verdiğinde, yani; bilmediğini kabul ettiğinde, “ben de varım” diye ceketini çıkardığında, kollarını sıvadığında döndürmeye başlıyorsun yaşam çarkını.

Ne olursa olsun sokuyorsun ellerini şimdiye kadar o veya bu bahaneyle dışında durduğun yaşamın içine. Bahane bol, ya çocukluğumuz, ya ebeveynlerimiz, ya o, ya bu, çengeline takılmış balıklar gibi tutuyor bizleri. Çırpınmayı bırakırsak çıkaracağız kancaları karşılıklı. Ama çırpınmak başka bir haz veriyor bizlere, gizliden… Acının tarifsiz keyfi var içimizde, hamurumuzda.

Neşe içinde, sürekli bir huzur halinde olmanın imkansızlığına ve “tatsızlığına” inanmış bir kere akıl. Çünkü hayatın tuzu biberi onlar!

Her şey değişiyor, dönüşüyor, yorulup pes etmek yok! Hayat hepimizin ellerinde, neşe ve huzurda, sevgi bahçesine dönüşecek. Eğer kabul edip direnmezsek, varlığımızın gücüne onay verirsek… Kendimizi kollarımıza alıp, sarıp sarmalar, yanımızdakini de bizden farklı görmezsek, tutunduğumuz eski moda “melankolik acıları” bırakıp “yeni”ye “Evet” dersek.

Evet der misiniz siz de?

Biz hep beraber varız ya hani? Hep beraber birbirimizin yaşamlarına tanık olarak geldik ya, gönlümüzün güzel bahçesini bu yeryüzüne indirmeyi görev edindik ya, oyuna ta en baştan kocaman bir sevgi ve inançla başladık ya?

Evet der misiniz?

Kendinize, olduğunuz hale…

Yavaşça kollarınızda, sırtınızda taşıdığınız ne kadar anı, öğrenilmiş çaresizlik, seçilmiş kişi olmadığınıza dair “batıl” inanç varsa bırakır mısınız öylece olduğunuz yere? Hiçbir şey demeden hem de, hiçbir açıklama yapmadan, anlatmaya ve anlaşılmaya çalışmadan. Sadece kendinize doğru bir adım atmak için, basit, hafif bir adım.

Bir adım.

Biz çok güzeliz, hep beraber daha da güzeliz!

Gönlümüzde ne varsa soframız olsun, aklımızda ne varsa zekatımız. Tek başımıza değiliz yaşamda, hep beraber bir taneyiz. Göz göze geldiğimiz herkes kan kardeşimiz, sarıldığımız her can ailemiz. Kendimize aldığımız pay ne ise, göz hakkı gönül, hakkı hepimizin. Sana olan bana olur, bana olan da sana. O zaman sahipleniriz yaşamı.

Bizim olur yaşam, hepimizin bahçesi, hepimizin ortak masalı.

Herkesin bir zekatı var! Benim de bu yıl, öğrendiğim, emek verip para harcadığım, zamanımı yatırdığım, yaşamımı adadığım tüm bilgilerin zekatını vermekti düşüm ve dileğim. Yeni yılı, yıl dönerken, güneş dönerken geçmiş yıldan ve yıllardan topladığım kucak dolusu armağanı paylaşarak kutlamayı seçtim. Çok şükür ki, bu dileğimi gerçekleştiren onlarca yol arkadaşım oldu. Soframız geniş, çeşidimiz bol! Hamdolsun! Öğretene, vesile olana, ayna olana, yol olana, yoldaş olana, can olana selam olsun!

Bol bereketli bir yıl olsun, hasatınız bol olsun, seveniniz, kucaklayanınız, hikayeler anlatıp yürek açanınız, öğretiniz, paylaşımınız, hayalleriniz, gücünüz kuvvetiniz, yardım eden gönlünüz, el tutanlarınız, su verenleriniz, keseniz ve kaseniz, özellikle de gönlünüz bol olsun!

Güneş dönerken, tüm varlığınızı kutsasın!

Sevgiyle kucaklarım.

İlginizi çekebilir: Temizlik zamanı: Hem ruhunuzda, hem bedeninizde, hem evinizde

Esra Uyman: Lise yıllarında başlayan kişisel gelişim, ruhsal gelişim ve metafizik konularına duyduğu yoğun merak onu yurt içi ve yurt dışında birçok özel eğitim çalışmalarına katılmaya yönlendirdi. İlk eğitmenlik diplomasını ‘World Initiatives School of Esoteric Studies’den alan Uyman’ın katıldığı çalışmaların bazıları; Organizasyon Konstelasyonu, Aile Sergileri, Vernon Frost eğitimleri, Louis Franco’dan aldığı çeşitli eğitimler, Anthony Robbins Unleash the Power Within San Jose semineri, Charlie Morlay Lucid Dreaming eğitimi, Tayland da Tantrik Yoga (RYT-200) eğitmenliği eğitimi, Peru, Amerika, Şili, G.Afrika ve Türkiye’de katıldığı Şamanik çalışmalar ve seremonilerdir. Bunların yanı sıra TGA İleri Seviye Metafizik Semineri, Ziya Azazi’nin Dervish in Progress Çalışması gibi pek çok özel çalışmaya katıldı ve eğitmenlik eğitimini aldı. Masssuma Altın Enerji I-II enerji uyumlamasını alan Esra Uyman, Avi Gören-Bar Jungian Coaching School (ICF) (ACSTH) dan koçluk sertifikasını aldı. Tüm bu çalışmalar ve eğitimlerle kendi uyanış deneyimini birleştiren Esra Uyman, farklı başlıklar altında bireylere ve kurumlara yönelik, birbirinden güçlü çalışmalar tasarlayıp sunuyor. Kişilerin iç dünyalarına yönelik farkındalıklarını artıran, çarpıcı bir vizyon ve perspektif değişimi sunan, yaşamda üstlendikleri sorumluluklarda anlam bulmalarını sağlayan, merak, heyecan ve umut duygularını yükselten, tüm insanlık deneyiminin derinliğini kavramaya yardım eden ve çarpıcı yüzleşmeleri şefkatle yaşamalarını sağlayan eğitimler gerçekleştiriyor. Yaşamın Sorumluluğunu Almak, Kendimiz Olmak, Bizi Engelleyen İnançlar, Metafizik ile Özgürleşme Yolculuğu, Seçimlerimiz ve Biz, Gözlemci Bilinci, Nefes ve Meditasyon Teknikleri başlıkları altında kurumlara webinar ve uygulamalı eğitimler veriyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale