X

Yeme suçluluğu (food guilt) nedir, nasıl başa çıkılır?

Ah o son dilimi yemeyecektim ya da bugün pasta yediğim için başka bir şey yiyemem gibi cümleler kuruyor musunuz? Fast food yedikten sonra ya da arkadaşınız salata siparişi verirken siz pizza istediğiniz için suçluluk duyuyor musunuz? Ne yazık ki yeme suçluluğu toplumumuzda fazlasıyla yaygın! Besinleri iyi-kötü diye etiketleyerek oluşturduğumuz sınırlayıcı düşüncelerden dolayı canımız ‘sağlıksız’ bir şey çektiğinde ve onu yediğimizde saatlerce, hatta belki de günlerce suçluluk duyabiliyoruz. ‘Food quilt’ olarak literatürde yer alan bu durum, sadece toplumumuzda değil, dünya genelinde de oldukça yaygın. Hatta Amerika gibi ülkelerde insanların tükettikleri gıdaların neredeyse 3’te 1’inin yeme suçluluğuna neden olduğunu gösteren araştırmalar bile var. Peki, neden bazı yiyecekleri yedikten sonra suçlu hissediyoruz ve bu suçluluk duygusuyla nasıl başa çıkabiliriz?

Yeme suçluluğunun nedenleri?

Ah şu sosyal medya! Milyonlarca içerik, ne yazık ki ‘daha zayıf olmak gerektiğini’ beyinlere işliyor… Çevre baskısı deneseniz zaten her yerde… Bazen yakın arkadaş grubunda bazense aile içinde. ‘Sözde’ modanın dayattığı ‘dar kalıplar’ da cabası. Modern çağda ne yazık ki yeme suçluluğunun en temel nedenleri dört bir yanı sarmış durumda. Bunun yanı sıra:

  • Diyet kültürü: Hemen hemen her toplumda hızla yaygınlaşan diyet kültürü, belirli yiyecekleri ‘iyi-kötü’ olarak sınıflandırıyor. Bu sınıflandırma da maalesef kişilerin yiyeceklerle sağlıklı bir ilişki geliştirmek yerine kendilerini suçlu hissetmelerine yol açıyor. ‘Yasaklı’ gıdalar tüketildikten sonra kişinin iyi hissetmesi imkansız hale geliyor…
  • Dış görünüş kaygısı: Sosyal medya etkisi, çevre baskısı ve ‘sözde’ güzellik standartları, özellikle gençlerin vücut şekilleri ve dış görünüşleriyle ilgili endişelerini fazlasıyla tetikliyor. Bu endişeler de yedikleri yiyeceklerden sonra kendilerini suçlu hissetmelerine neden olabiliyor.
  • Özgüven eksikliği ve eleştirel iç ses: Kendi kendini sürekli eleştirme, düşük özgüven veya olumsuz beden imajı gibi içsel faktörler, kişilerin yeme alışkanlıklarıyla ilgili suçluluk duygularını artırabiliyor.
  • Toplumsal etkiler: Toplumda yaygın olan gıda normları, belirli yiyecekleri tüketirken suçluluk hissinin doğmasına zemin hazırlayabilir. Örneğin, “atıştırmalıklar kötüdür” veya “tatlılar sağlıksızdır” gibi genellemeler, kişilerin yedikleriyle ilgili suçluluk hissetmelerine neden olabilir. Ya da karbonhidratların tamamen zararlı olduğuna veya şekerin kesinlikle kaçınılması gereken bir şey olduğuna inanmak gibi…
  • Kontrol kaygısı: Yeme alışkanlıklarını kontrol etme kaygısı, kişilerin yedikleriyle ilgili suçluluk hissetmelerine yol açabilir. Bu, özellikle belli bir diyet programını takip etmek veya belirli bir besin grubunu tamamen ortadan kaldırmak gibi kısıtlayıcı yaklaşımlarla ilişkili olabilir.

Elbette ki bunların yanı sıra kişisel birtakım özel nedenlerden dolayı da kişiler bazı yiyecekleri tükettikten sonra kendilerini suçlu hissedebilir. Fakat, altında yatan nedenin ne olduğundan bağımsız olarak food guilt yani yeme suçluluğu üzerinde çalışılması gereken bir olumsuz durumdur, aksi halde kişinin yemekle sağlıklı bir ilişki içerisinde olabilmesi mümkün değildir. Araştırmalar, yeme suçluluğu yaşayan kişilerde olumsuz beden imajı ve yemek bozuklukları görülme riskinin daha fazla olduğuna dikkat çekiyor.

İlginizi çekebilir: Bedenini sevmek ve olduğu gibi kabul etmek isteyenler için ipuçları

Yeme suçluluğu ile baş etmenin yolları

Peki, yeme suçluluğunu yok etmek ve mutlu ve sağlıklı bir şekilde beslenmek mümkün mü? Cevap, evet. İşte yardımcı olabilecek yöntemler:

1. Farkında olun

Yediklerinizin, atıştırdığınız yiyeceklerin ne kadar farkındasınız? Gerçekten aç mısınız ya da canınız o yediğiniz şeyi istiyor mu yoksa farkında olmadan sürekli ağzınıza bir şeyler mi atıyorsunuz? Eğer, yediklerinizin yeteri kadar bilincinde değilseniz yeme alışkanlarınıza göz atmanızda fayda var. Bu nedenle ne yediğinizden ziyade ilk olarak hangi zamanlarda, ne sıklıkla ve ne kadar miktarda yediğinize odaklanın. Bunun için mindful yeme pratikleri geliştirebilir, duygularınızın farkına varabilir, yemek yerken başka bir şeyle ilgilenmeyi bırakabilirsiniz.

2. Bedeninizin sinyallerine güvenin

Vücudunuzun açlık ve doygunluk sinyallerine dikkat edin. Bedeniniz ne zaman aç olduğunu ve ne zaman doyduğunu size söyler. Bu sinyalleri takip etmek, yeme alışkanlıklarınızı düzenlemek ve besinleri keyifle tüketmek için fazlasıyla önemlidir. Kendi bedeninizin ihtiyaçlarına kulak vermek, daha sağlıklı ve dengeli bir ilişki geliştirmenize yardımcı olarak yeme suçluluğundan uzaklaşmanıza yardımcı olabilir.

İlginizi çekebilir: Canımızın çektiği bir şeyi yememek neden kötü bir fikirdir?

3. İnançlarınızı gözden geçirin

Hangi yiyecekleri tükettikten sonra kendinizi suçlu hissediyorsunuz? Bunun altındaki neden ne? Neden o yiyeceğin ‘kötü’ ya da ‘sağlıksız’ olduğunu düşünüyorsunuz? Bu sizin kendi düşünceniz mi yoksa toplumun size yüklediği bir inanç mı? Yeme alışkanlıklarınızda kendinize koyduğunuz ‘katı kuralları’ ve/veya besinleri nasıl etiketlediğinizi gözden geçirin ve zihninizde yer etmiş yanlış inançların farkına varın.

4. Kendinizi şefkatle değerlendirin

Yeme suçluluğuyla mücadele ederken kendinize karşı anlayışlı olmanız, sabırlı ve şefkatli davranmanız önemlidir. Kendinizi daha fazla suçlamak ve eleştirmek yerine kabullenici, sevgi dolu ve çözüm odaklı bakış açıları geliştirmeyi deneyin. Her yiyecek seçimiyle ilgili kendinize destek olmaya çalışın, yediklerinizin farkında oldukça, neyi ne kadar yediğinizi, hangi zamanlarda hangi yiyeceklere yöneldiğinizi fark ettikçe öz şefkat konusunda daha başarılı bir şekilde ilerleyeceğinizden emin olabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Vücudunuzu besleyin, zihniniz sakinleşsin: Stres azaltıcı besinler

5. İyi-kötü değil, dengeli beslenmeye odaklanın

Bedeninizin ihtiyaçlarını en iyi siz bilebilirsiniz. Kendi kendinize koyduğunuz sıkı yemek kurallarından kurtulmak, yeme suçluluğuyla mücadelede önemli bir adımdır. Yiyecekleri “iyi” veya “kötü” olarak etiketlemek yerine, tüm yiyecekleri dengeli bir şekilde tüketerek çeşitlilik sağlamak bu konuda sahip olabileceğiniz en iyi yaklaşımlardan biridir. Sağlıklı bir beslenme planı, çeşitli besin gruplarından farklı yiyecekleri içerebilir ve evet ‘favori atıştırmalıklarınızı’ da kapsayabilir.

Unutmayın, yeme suçluluğuyla başa çıkmak uzunca bir süreç gerektirebilir ve herkes için farklı yöntemler işe yarayabilir. Kendinize sabır gösterin ve kendi ihtiyaçlarınıza en uygun stratejileri bulmak için keşfetmeye açık olun.

Son olarak yalnız olmadığınızı da hatırlayın. Her zaman destek alabileceğinizi ve profesyonel yardımın bu süreçte size fayda sağlayarak yemeklerle daha sağlıklı bir ilişki kurmanıza destek olabileceğini de aklınızın bir köşesinde tutun. Uzun süre ve günlük hayatınızı ciddi anlamda olumsuz etkileyen bir yeme suçluluğu için en iyisi uzman yardımı olabilir.

İlginizi çekebilir: Dr. Mark Hyman: “Zayıf ama sağlıksız olmak obeziteden daha tehlikeli”Dr. Mark Hyman: “

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale