X

Yaz aylarında serin serin uyumak mümkün mü?

Yaz, bir geldi pir geldi. Git gide şiddetini artıran sıcaklar, şüphesiz ki günlük yaşantımızı olduğu kadar gecelerimizi de etkiliyor ve pek çoğumuz bu sıcaklarda uyumakta güçlük çekiyoruz. Ülke genelinde hava sıcaklıkları o kadar yüksek ki Güneş, geceleri yüzünü göstermese de etkisini aynen hissetmeye devam ediyoruz. Dolayısıyla sıcaktan, terlemekten, kaliteli bir gece uykusu deneyimlemek neredeyse imkansız bir hal alıyor. Peki, yaz aylarında serin serin uyumak için yapılabilecek hiçbir şey yok mu? İşte serinleten ipuçları:

Akşam yemeklerini hafif geçirin

Özellikle yaz aylarında sıcak basmasından geceleri uyumakta zorlanıyorsanız, akşam yemeklerini hafif geçirmeye özen göstermelisiniz. Baharatlı, şekerli veya yüksek yağlı yiyecekler hazımsızlığa yol açabilir ve bu da geceleri daha sıcak hissetmenize neden olabilir. Ayrıca, yaygın kanının aksine alkol tüketmek de daha rahat uyumanıza yardımcı olmaz. Bu nedenle uyumadan hemen önce alkol tüketmeyi bırakmanızda fayda var. Uzmanlar, uykudan en geç 4 saat önce alkol tüketmeyi bırakmayı ve tüketilen alkolü de bir kadeh ile sınırlandırmayı tavsiye ediyor, tabii hiç tüketmemek daha etkili bir çözüm.

Öte yandan, uzmanlar, alkolün sıklıkla gece terlemesine neden olan bir hastalık olan uyku apnesi riskinizi de artırabileceğine dikkat çekiyor ve uykuya yakın tüketilen alkolün uyuduktan birkaç saat sonra gerçek anlamda parçalanmaya başlayacağına, bunun da vücudun sıcaklığı düzenleme yeteneğine zarar vereceğine vurgu yapıyor. Hafif yiyecekler ve alkolsüz içeceklerle akşam yemeğinizi tamamlayarak gece uykunuzda daha az sıcaklık hissedebilirsiniz.

Yatmadan önce ılık bir duş alın

Yiyecek ve içecekler bir yana, uykuya gidene kadar zamanınızı nasıl harcadığınız da çok önemli. Uyku uzmanı Dr. Angela Holliday, “Ilık bir duş almak, merkezi vücut ısısında düşüşe neden olarak uykuya geçişi kolaylaştırdığı için yardımcı olabilir” diyor ve özellikle yatma saatine yakın yapılan egzersizlerin vücut ısısını artırarak gece uykusunu bozabileceğine dikkat çekiyor. Sakinleştirici etkili, hafif tempolu ve rahatlatan egzersizleri (yoga, meditasyon, tai chi gibi) tercih edebilirsiniz, ancak yüksek tempolu egzersizler vücut ısınızı artıracağından uyku kalitenizi bozabilir, bu yüzden onlardan özellikle yaz aylarında kaçınmanızda fayda var (tabii uyumadan önceki zamanlarınızda).

Eğer yazın sıcağında serin bir gece uykusu uyumak istiyorsanız, vücut ısınızı düşürmek için yatağa gitmeden önceki hareketlerinize ekstra dikkat etmelisiniz. Ayrıca, vücudunuzu mümkün olduğunca sakinleştirebilmek için günlük tutma, mindfulness gibi farklı pratiklerden de destek alabilirsiniz.

Yatak odanızı mümkün olduğunca soğutun

Sıcak, nemli, havasız bir odanın uykuya dalmayı zorlaştırması elbette ki şaşırtıcı değil; ancak terli olmanızın, sıcak basmış hissetmenizin altında pek çok farklı sebep olabilir. Bunlardan en önemlisi de çevresel koşullar. Yatak odanız tüm gün güneş ışınlarını emmiş olabilir mi? Nevresim takımınız yaz mevsimine uygun olmayabilir mi? Ya da pijamalarınız? İlk iş, gündüz yatak odanızın penceresini ve perdelerini kapatmakla işe başlayın, böylece tüm gün boyunca sıcak hava yatak odanıza derinlemesine nüfuz edemez. Akşam güneş battıktan ve hava serinledikten sonra odanızın camlarını açıp havalandırın.

Pijama ve nevresim takımlarınızı terletmeyen, ince ve hafif kumaşlardan tercih edin, %100 pamuk takımlar yaz akşamlarına çok uygun olabilir. Yatak odanızda klima varsa 22-24 gibi ideal bir sıcaklığa ayarlayabilirsiniz, ancak doğrudan klimanın altında veya karşısında yatmadığınızdan emin olun, aksi halde kas ağrıları yaşayabilirsiniz. Varsa klimanızın otomatik kapanma ayarını da uykuya dalış zamanınıza göre ayarlayabilirsiniz. Ayaklı vantilatör veya tavan vantilatörü de serin bir uyku çekmenize yardımcı olabilir. Bu konuda Sıcak yaz aylarında evinizi serin tutmanıza yardımcı olacak öneriler yazımıza da göz atabilirsiniz.

Kaliteli uyku ürünleri kullanın

Nevresim ve pijamalar, kaliteli bir uyku için tek başına yeterli olmayabilir veya siz daha fazlasını isteyebilirsiniz. Öyleyse özellikle yaz aylarında serin serin uyumanızı sağlayacak serinletici özellikli jel yastıkları tercih edebilirsiniz. Bu sayede daha az terler, yüzünüz, saçlarınız terden sırılsıklam olmadan huzurla uyuyabilirsiniz. Benzer şekilde soğutucu ped özellikli serinletici ve aktif hava geçişleri olan bir yatak da tercih edebilirsiniz.

Yatakta dönüp durmayın

Ne yaptıysanız olmadı, hala çok sıcak ve siz de çok terlediniz, uykuya dalamıyorsunuz, sağa sola dönmeye, oflayıp puflamaya başladınız… Durun ve derin bir nefes alın. Hemen telefonunuzdan sosyal medya hesaplarınıza dalmayı düşünmeyin, bu uykunuzu daha da kaçıracaktır. Onun yerine kalkın ve pencerenin önüne geçin veya balkona/bahçeye çıkın. Temiz hava almak ve bedeninizi serinletmek yatağınıza geri döndüğünüzde daha kolay uykuya dalmanıza yardımcı olacaktır.

Kaynak: self

İlginizi çekebilir: Yatak temizliği konusunda muhtemelen yaptığınız 6 hata

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Akbank’tan sürdürülebilirlik yolunda ilham veren bir rehber

Sürdürülebilirlik, günümüz dünyasında her zamankinden çok daha büyük bir öneme sahip. Çünkü, doğal kaynaklarımız hızla tükenirken yalnızca kendi geleceğimizden çalmakla kalmıyor, gelecek nesillerin sahip olabileceği yaşamdan da çalıyoruz. İklim değişikliği ve çevresel sorunlar bir yana, kişisel tercihlerimiz, hızla artan tüketim alışkanlıkları, teknolojik gelişmeler ve daha pek çok sebep, sürdürülebilirliğin ne kadar hayati bir gündem olduğunu defalarca gözler önüne seriyor. Artık yalnızca bugünü değil, yarınları da düşünerek doğal kaynaklarımızı korumak, geleceğimizi ve gelecek nesillerin geleceğini garanti altına almak, daha yaşanabilir bir dünya yaratmak için adımlar atmalı, değişimi geç kalmadan başlatmalıyız. Sürdürülebilirlik, artık bir tercih değil; kendimiz için, dünyamız için, geleceğimiz için benimsememiz gereken bir zorunluluk. Aksi halde yarınlar, hayalini kurduğumuz yarınlardan çok uzak olacak.



Bu bağlamda sürdürülebilirlik konusunu merkezine alan ve hem bireysel hem toplumsal farkındalığı artırmayı hedefleyen Akbank, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için “Sürdürülebilirlik insan için, #Hepimizİçin” diyor ve sürdürülebilirlik odaklı bloguyla bizleri buluşturuyor. Sürdürülebilirliği yalnızca çevresel boyutuyla ele almayan, sosyal ve ekonomik boyutunu da göz önünde bulunduran Akbank, bu önemli konuda liderlik ederek sürdürülebilirliğin her yönüyle ilgili bilgi ve farkındalık dolu içerikleri kaleme alıyor. Hem sürdürülebilirlik konusunda neler yapabileceğini merak eden herkese hem de bu konudaki bilgi birikimini artırmak isteyenlere geleceğimizi koruma yolunda ilham verici bir rehber oluyor. Peki, bu rehberde başka neler var, gelin yakından bakalım.

Akbank Sürdürülebilirlik Blog’da neler var?

Akbank, sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığı artırmayı amaçladığı bu blogda, bireyleri harekete geçmeye teşvik edecek güncel bilgileri ve sürdürülebilir alışkanlıkları hayata dahil etmenin pratik yollarını aktarıyor. ‘Herkes için sürdürülebilirlik’ mesajını paylaşarak toplumun tüm kesimlerini kapsamayı ve bireysel olarak atılabilecek adımlar konusunda da ilham vermeyi amaçlıyor.

“Sürdürülebilirlik, çevrenin yanında insan için, toplumun gelişmesi için” anlayışını benimseyen Akbank, eğitimden gönüllülüğe, yatırımdan sanata her alanda toplumun kalkınması ve sürdürülebilir yarınlar için çalışıyor. Bu bağlamda Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan, farklı alanlara hitap eden başlıklardan bazıları ise şöyle:

Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının hem toplumsal bilincin artmasında hem de kalkınmanın sağlanmasında kritik bir öneme sahip olduğunu biliyor muydunuz? Akbank, blogunda yer verdiği Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yazısında bu konuyu detaylıca ele alıyor ve UN Women’ın verilerinden yola çıkarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının getireceği faydaları, ekonomik, sosyal ve daha pek çok açıdan sürdürülebilirlik bağlamında değerlendiriyor.

Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur?

Sürdürülebilir bir yaşam biçimi benimsemenin en önemli adımlarından biri de hiç şüphesiz bireysel olarak finansal sürdürülebilirliği sağlamaktan geçiyor, bunun da en etkili yolu bireysel yeşil bütçeler oluşturmak. Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur? yazısında Akbank, çevreyi korumaya odaklanan harcamaların nasıl planlanacağından yeşil bütçe oluşturmanın pratik yollarına kadar pek çok kolay uygulanabilir yöntem paylaşıyor.



5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş

Günümüzde hızla yaygınlaşan tüketim çılgınlığının hem bütçeye hem doğaya verdiği zarar aşikar. Bu tüketim alışkanlıkları, doğal kaynakların bilinçsizce harcanmasından karbon ayak izinin artmasına, çevre kirliliğinden biyoçeşitlilik kaybına kadar gezegenin doğal dengesini bozan pek çok olumsuz sonucun ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor. Karşılığında ise ‘az, çoktur’ anlayışını benimseyen minimalizm, bu gereksiz harcama alışkanlıklarına bir panzehir olma görevi üstleniyor. Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan 5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş yazı da modern dünyada minimalist alışkanlıklar benimsemenin yollarını aktarıyor.

Sanatta Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilirliğin genellikle pek değinilmeyen ya da bağlantısı sorgulanmayan fakat aslında çokça göz önünde bulunan kısmı; sürdürülebilirlik ve sanat ilişkisi üzerine hiç düşündünüz mü? Sanat, yüzyıllardır toplumsal bilinci artırmada ve en zor görünen konuları bile daha anlaşılır kılmada güçlü bir iletişim aracı. Bu gücü onu sürdürülebilirlik konusunda da etkili bir özneye dönüştürüyor. Sanat eserlerinde kullanılan materyallerden sanatçıların toplumsal konulara farkındalık yaratmak amacıyla benimsedikleri yaklaşımlara kadar sanat ve sürdürülebilirlik bağını pek çok açıdan ele almak mümkün. Akbank Sürdürülebilirlik Blog’ta yer alan Sanatta Sürdürülebilirlik başlıklı paylaşım da bu bağın ne denli güçlü olduğuna dikkat çekiyor.

Sürdürülebilir Turizm, Karbon Nötr, Doğa Dostu Teknoloji ve dahası

Sürdürülebilirliği tüm yönleriyle ele alan Akbank, blogunda daha pek çok konuya dikkat çekiyor. Sürdürülebilir turizmden, karbon nötr kavramına, doğa dostu teknolojik gelişmelerden sürdürülebilirlik alanında öne çıkan yeni trendlere kadar yaşama, insana, dünyaya ve geleceğe dair her alanda sürdürülebilirliğin önemine ve etkisine değiniyor. Hayatın her alanına yayılan stratejilere ihtiyacımız olduğunun farkında olan Akbank, sürdürülebilirliğin kalbinde insan var diyor ve toplumsal dönüşüm için bütünsel bir yaklaşım benimsemenin gerekliliğini vurguluyor.

Siz de çok geçmeden bir adım atmak ve daha yaşanılabilir bir dünya için bugünden neleri değiştirebileceğinizi öğrenmek istiyorsanız Akbank’ın sürdürülebilirlik odaklı bu blogunu takip edebilir, hem kendiniz hem de gelecek nesiller için değişimi başlatabilirsiniz.

*Bu yazı, Akbank katkılarıyla hazırlanmıştır.



Orkid, “Sporla Güçlen” projesine verdiği destekle kız çocuklarının geleceğine ışık tutuyor

Bir kız çocuğu düşünün: Günün ilk ışıklarıyla birlikte koşuya çıkan, her sabah elinde topuyla antrenman yapan, büyük bir hevesle hem bedenini hem de zihnini beslemek için yıllarca gönül verdiği spor dalı uğruna çalışmaya devam eden ve uzun yıllar sonra gözlerinden ışıklar saçarak ilk kupasını milyonların önünde havaya kaldıran… Ne harika bir tablo, öyle değil mi?



Toplumun her köşesinde, binlerce kız çocuğu bu anı yaşamayı hak ediyor. Ancak, ne yazık ki birçoğu için spor; erişilmesi çok güç bir lüks, uzak bir hayal gibi kalıyor hayatları boyunca. Oysa spor, sağlığın, özgüvenin, azmin, başarının, kararlılığın, istikrarın temellerini atan, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayan en önemli araçlardan biri. Bu önemin farkında olan ve kız çocuklarını spor yoluyla güçlendirmek isteyen Orkid, Watsons iş birliği ile Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da yürüttüğü “Sporla Güçlen” projesine destek veriyor.

Geleceğe atılan adımlar: Kız çocukları, ‘sporla güçleniyor’

Türkiye’de kadınları ilk kez hijyenik pedle buluşturan P&G’nin kadın bakım markası Orkid, 45 yılı aşkın süredir dünyadaki tüm kadınların hayatını kolaylaştırmak, onları her alanda desteklemek için imza attığı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyerek “Sporla Güçlen” projesiyle kız çocuklarının yanında oluyor.

Kız çocuklarına sporla yeni yollar açmayı ve kız çocuklarının geleceğini aydınlatmayı hedefleyen Orkid, yürüttüğü bu iş birliğiyle kız çocuklarının eğitim ve spor yaşamlarını desteklemeyi, onların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Kız çocuklarının hayatta karşılaşacakları tüm zorluklar karşısında çok daha güçlü durmalarını sağlayan, onların bütüncül gelişimini desteklerken duygusal dayanıklılık kazanmalarına da zemin hazırlayan sporun gücü, yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki; Orkid’in, İpsos ile Türkiye genelinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kadınların %77’si, sporun bugün oldukları kişi olmalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Dahası, yapılan bu araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kızlar, istedikleri kişi olmalarına yardımcı olabilecek özgüven ve becerileri sporla kazanıyor.

Buna rağmen genç kızların neredeyse yarısının düzenli spor yapmadığı sonucuna ulaşan Orkid, TMOK ve Watsons iş birliği ile kız çocuklarının sporla güçlenmesi için onların yanında yer alıyor. Kız çocuklarının hem eğitimlerine hem de spora devam etmelerine yönelik gerekli spor malzemelerinin temin edilmesini destekleyen Sporla Güçlen projesi ile Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da bulunan okullardaki kız öğrenciler dönem boyunca badminton, basketbol ve voleybol dallarında eğitim alıyor.



Kadınların daha özgüvenli olmasını destekleyen ve spor ile olan bağlarını güçlendirmeye odaklanan bir marka olarak Orkid, hiçbir kız çocuğunun bu haklarından mahrum kalmaması için çalışıyor. Bu sayede geleceğin sağlıklı, özgüvenli, başarılı ve belki de milli sporcuları bugünden yetişmeye başlıyor. Gelecek nesillerin hayallerine ulaşmalarına yardımcı olmak için onların yanında olmaya ve onları cesaretlendirmeye devam eden Orkid, kız çocuklarına yeterli imkan sağlandıkça daha eşit ve aydınlık yarınların mümkün olduğuna inanıyor.

Kız çocuklarını genç yaşta sporla tanıştırarak onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyan bu projenin ve başta Orkid ile Watsons olmak üzere projenin tüm destekçilerinin ülkemize ve dünyaya ilham olması, kız çocuklarının ışıl ışıl bir geleceğe doğru çok daha emin adımlarla yürümesi hepimizin en büyük temennisi.

Güçlü kadınlar, güçlü yarınlar için, #SporlaGüçlen projesine destek veren Orkid ürünlerini Watsons’ta keşfetmek için tıklayın.

*Bu yazı Orkid katkılarıyla hazırlanmıştır.



İlgili Makale