X

Yaşama dair herkesin sorması gereken 3 önemli soru

Uzun zamandır cevabını aradığım sorular minik minik yanıtlanmaya başladı. Geçtiğimiz seneyi tamamen kendimi ve evreni anlamaya, duyu ötesi algılarımı geliştirmeye ve bilgi kanallarımı temizlemekle geçirdim. Etrafımız o kadar çarpıtılmış, yozlaşmış bilgiyle kaplanmış ki esas olanı görmek için kendi süzgecimizin temiz olduğundan emin olmamız gerek.

Sorularımdan biri elbette o meşhur “Neden geldik?” sorusuydu. Eminim herkes hayatının bir doneminde bu soruyu sormuştur. Gunun sonunda şunu anladım ki neden geldigimiz önemli değil, zaten neden geldiğimizi içsel olarak biliyoruz ve ne kadar direnirsek direnelim, hayat amacımız her neyse oraya doğru çekileceğiz. Önemli olan hayat akışımızda içsel bilgeliğimizi geliştirmek, kendi kendimizin rehberi olabilip kendimiz için en iyi ihtimali yaratmak çünkü her birimiz kendi hayatımızın yegane mimarlarıyız.

Diğer bir sorum “Biz kimiz?”di, klasik. Öncelikle, bu sorunun özünü kavradığımızda gerçekten işler biraz karanlıklaşabiliyor. Kendine yargısız bakabilmek çok zor ve herkesin icinde dualite var. Bizi toplumdan ayıran bazı özelliklerimiz var, ki egonun yarattığı kimlik kendini özel hissedebilsin. Ta ki bizi diğer dünyadan ayıran her bir benlik algısı günün sonunda yalnızlaşmamıza sebep olana kadar. Asıl cevap, biz hiçkimseyiz. Senin, benim, onun hiçbir önemi yok. Önemli olan kümülatif olarak yarattığımız katma deger, yani birikmiş kolektif bilinç. Senin, benim bir önemimiz yok fakat ikimizin yasadığı deneyimin önemi var. Üst boyutlarda sen, ben yokuz, sadece bilinç var. Benim diye algıladığımız her şey bu dünyanın ürünü ve bir gün ölecek.

Bu dünyanın ürünü demişken, öyle bir dönemde yaşıyoruz ki ve her şey o kadar hızlı ki kendimize ayıracak 10 dakikamız olmadan nasıl soru soracağız, nasıl sembolleri fark edeceğiz ve yanıtlar bulacağız?

Son sorum “Nereye gidiyoruz?” Sanırım herkes bunun geleceğini biliyordur. Bu soruya bilimsel bir açıdan yaklaşmayı daha sağlıklı ve gerçekçi buluyorum çünkü insanın en büyük korkusu ölüm ve bütün savaşlar, dünya tarihindeki vahşet, günümüzdeki çılgınlık dolaylı olarak bu korkunun ürünü. Bilimsel olarak eğer evren Big Bang, yani büyük patlama ile başladıysa ve hala genişlemekteyse, bilim insanlarına göre bunun tam tersi olması, yani evrenin ölümünün gerçekleşmesi kaçınılmaz, buna Big Crunch, yani büyük çöküş deniliyor. Ölümlü olan sadece biz degiliz, evrenin bile bir yaşam süresi var. Dolayısıyla bu evrenin de mutlak amacı tekliğe dönmek. Öldükten hemen sonrasıyla ilgili sonsuz spekülasyon var, buraya girmeyeceğim fakat var olan her şey günün sonunda tek olana, mutlak olana, bire dönmeye programlanmış, asıl önemli nokta bu.

Umarım işler biraz daha kolay ve çabasız görünüyordur çünkü acı çekmemize sebep olan şey “ben” diye benimsediğimiz kimliğin herhangi bir tehdit algılaması. Kendini ötekileştirmek ya da onları ötekileştirmek asıl virüs. Cinayetler, toplumsal kıyımlar, aklınıza gelebilecek her türlü vahşet bunun ürünü. Hiçbirimiz birbirimizden ayrı değiliz, hiçbir şey değil ve içinde bulunduğumuz olasılıkta asıl olan mutlak bilince olan katkımız, hakikat sade ve çabasız.

İlginizi çekebilir: Değişime açık olmak: En büyük gücümüz koşullara uyum sağlamak

Gizem Demirci: Selamlar, Ben Gizem, Hollanda'da ikamet etmekteyim. Hayat akışım dünyanın birçok yerinde yaşamamı, birçok farklı işle uğraşmamı sağladı. İspanya'da, İtalya'da, Almanya'da ve son olarak Hollanda'da yaşayıp; hemşirelik, mimarlık, iç mekan tasarımı, danışmanlık ve son olarak ürün tasarımcılığı ile uğraştım. Çok yönlülüğüm ve akış veni aynı zamanda birçok ruhsal, fiziksel ve mental öğretilere de yakınlaştırdı. Bunların arasında yoga, qigong, mindfulness ve tabii ki meditasyon var. Bu ruhsal yolculuğum beni sonunda bütün öğretilerin atası olan Falun Dafa disipliniyle buluşturdu. Yolculuğumun hiç bitmeyecek olması gerçeği aklımda; kendimle, hayatla, evrenle ilgili sorularımı ve cevaplarını sizinle de paylaşmak için buradayım. Umarım yazılarımı okurken eğlenir, soru sorar ve cevap arasınız. Herhangi bir konuyu derinlemesine konuşmak için bana ulaşmaktan çekinmeyin. Sevgiler!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale