Yaşam yolculuğunda yön bulma sanatı: Evrenin işaretlerini nasıl yakalayabiliriz?
“Bir işaret, n’olur bir işaret…” diye evrene bugüne kadar kaç kez seslendiniz? Ya da gördüğünüz, duyduğunuz, karşınıza çıkan, bir anda beliren bir nesneyi, insanı ya da duyguyu “İşte, bu beklediğim o işaret!” diye kaç kez yorumladınız? Kabul edelim çoğu anı belirsizliklerle dolu olan şu hayatta hepimiz zaman zaman bir rehbere ihtiyaç duyuyoruz… Özellikle de ne yapacağımızı bilemediğimiz, büyük kararlar veremediğimiz, kararlarımızdan emin olamadığımız zamanlarda. Ve böyle anlarda evrenin işaretlerine kulak vermek, kendi iç dünyamıza doğru bir pencere açmamıza yardımcı olabilir ve hayat yolculuğumuza ışık tutabilir.
Belirsizliklerle mücadele ederken, ne olacağını, ne olması gerektiğini, ne yapsak daha iyi olur sorusunun cevabını bir türlü bulamazken, evren bize yol gösterebilir. Çünkü, o bize yol göstermeye her an hazır, sadece açık bir kalp, merak dolu bir zihin ve bolca tutku ve istekle ona yaklaşmamız gerekiyor. Peki, tüm bunları nasıl yapacağız, evrenin işaretlerini, bir yerlerde gizlenmiş mesajlarını nasıl yakalayacağız? İşte yolumuza ışık tutabilecek ipuçları:
İlk adım; farkındalık ve bilinçle hareket edin
Evrenden gerçekten ne istiyorsunuz? Size neyi göstermesini bekliyorsunuz? Hangi konuda kararsızsınız, hangi aldığınız karardan emin olamıyorsanız ya da hangi adımı atmak için cesaretlendirilmeye ihtiyacınız var, bunları bir düşünün. Evrenden işaret istemeden önce net bir şekilde ne istediğinizi, ne beklediğinizi belirleyin.
Sorularınızı gerekiyorsa yazın, zihninizi netleştirin, karışık mesajlar verirseniz siz de karışık mesajlar alabilirsiniz, ancak siz net olabilirseniz, evren de size karşı daha net olabilir. Farkına varın, bilinçli yaklaşın ve önce kendi sorularınızı kendiniz cevaplayıp, devamında evrenin mesajlarını almak için hazır olun.
Zihninizi berraklaştırın
Son gece bir sınava hazırlandığınızı veya çok önemli bir toplantı için notlarınızın üzerinden geçtiğinizi düşünün… Saatler sonra beyninizin isyan bayraklarını çekmeye başladığını hissedersiniz değil mi? Sanki size ‘dur artık, yerim doldu’ dercesine uyarı verir… Çünkü gerçekten de yeri dolmuştur, öğrendiklerini özümsemesi ve uygun yerlere yerleştirmesi için zamana ihtiyaç duyar. Keyifli bir mola, ona bu şansı verir.
Benzer bir durumu, evrenin mesajları üzerine de düşünebilirsiniz. Uğraştığınız, zorluk yaşadığınız, karar veremediğiniz konu her ne ise ona dair bir işaret, evrenden bir mesaj almak istiyorsanız zihninizin berrak olması çok önemli. Tüm uyaranlardan mümkün olduğunca uzaklaşın, bedeninizi, zihninizi sakinleştirin, meditasyon, yoga, nefes egzersizleri gibi hem bedeni hem zihni dinlendiren pratiklerle kendinizi hazırlayın. İşaretler, bazen beklenmedik yerlerden gelebilir, bunları yakalayabilmek için zihninizin fark etmeye açık olması gerekir.
Evrenden gelebilecek olası işaretleri tanıyın
Mesela tam şu anda zihninizi meşgul eden ‘o konu’ ile ilgili, evrenden nasıl bir mesaj gelse ‘Ah tamam, oldu!’ derdiniz? Birinden gelecek arama mı, radyoda çalacak bir şarkı mı, sosyal medya hesaplarında gezerken okuyacağınız söz mü, bir takipçi isteği mi, gördüğünüz bir rüya mı, hesabınıza para geldi bildirimi mi, gözünüze takılan bir sayı sekansı mı, ne? Evren, genellikle semboller, sayılar veya doğa olayları gibi çeşitli işaretleri kullanır. Sizin için anlamlı sembolleri tanıyarak, evrenden gelen mesajları daha iyi anlayabilirsiniz. Dilerseniz Hayatınızda sürekli tekrar eden sayılar ne anlama geliyor? yazımıza da göz atabilirsiniz.
İşaretleri bilin ama sınırlamayın
İşaretin ne olması gerektiği konusunda kendinizi sınırlamayın. Yukarıda da değindiğimiz gibi evrenin mesajları, bazen hiç beklemediğiniz yerlerden gelebilir. Bu nedenle farkındalığınızın yüksek olması ve bakış açınızı genişletmiş olmanız çok önemli. İstediğiniz işaret anında gelmeyebilir. Bekleyişte sabırlı olun ve evrenden gelen mesajın zamanla ortaya çıkmasına izin verin. Aşağıdaki Instagram postumuz da size ilham verebilir:
Bu gönderiyi Instagram’da gör
İçsel dinleme yapın
Beklediğiniz mesajı aldığınızda ya da bir işaret yakaladığınızı düşündüğünüzde, onu gerçekten hissetmeye odaklanın. Onun size ne anlam ifade ettiğini anlamak için içsel bir dinleme yapın. İşaretinizin ne anlama geldiğini ve sunduğu rehberliği anlamak için en iyi yol, onu aldığınızda nasıl hissettiğinize odaklanmaktır. Eğer işaret sizi bağlı ve hizalanmış hissettiriyorsa, onun rehberliğine güvenebilirsiniz. Beklediğiniz işareti almış olabilirsiniz ve evren size doğru yolda olduğunuzu söylemeye çalışıyor olabilir…
Peki, işareti gördüğünüzde ona bağlı hissetmezseniz, o zaman ne yapmalısınız? Aslında bu sorunun cevabı oldukça basit; başa dönün ve yeniden evrenden mesaj almak için yukarıdaki adımları takip edin. Çünkü, işaretiniz doğru ise ‘yanlış’ hissetmezsiniz. Evrenle yeniden uyumlanmak ve doğru işaretleri yakalamak için meditasyon yaparak, iç sesinizi daha fazla dinleyerek, kendinizle baş başa kalmaya daha fazla zaman ayırarak bunu başarabilirsiniz.
Unutmayın ki, herkesin deneyimi farklıdır ve bu yolculuk kişisel bir keşif sürecidir. Evrenden rehberlik almak, içsel bir bağlantı kurmak ve doğru yolu bulmak için bu adımları kullanabilirsiniz. İşaretler bazen hemen gelir, bazen zaman alabilir. İşaretinizi hemen alamazsanız endişelenmeyin. Belki de bazı korkularınızı aşmanız veya inancınızı güçlendirmeniz gerekiyor olabilir. Sabredin ve evrenin planına güvenin.
İlginizi çekebilir: Varoluş halinin gücünü keşfet: Frekansını arzuladığın gerçekliğe ayarlamak
Kaynak: gabbybernstein