X

Yaşam tarzınızın sebep olacağı bir rahatsızlık: Unutkanlık

Unutkanlık her yaşta karşımıza çıkan bir durum. Kimi zaman söyleniriz “tam dilimin ucundaydı, unuttum” deriz. Bir odaya girer, neden girdiğimizi unuturuz. Alışverişe çıktığımızda almak istediğimizi unutur başka bir şey alır geliriz. Bu yüzden unutkanlık hepimizde az ya da çok olur. Belirli bir düzeyde unutkanlığı hepimiz kabul ederiz de bu unutkanlık arttığında kaygı ve korkuya kapılırız.

“Demans olabilir miyim, bunuyor muyum, çok unuttum” diyen kişilerin sayısı giderek artıyor. Demansta unutkanlığın olduğunu hepimiz biliyoruz da ne tür unutkanlığın olduğunu bilmediğimiz için telaşa kapılıyoruz. Hatta bunun tam tersi, demans olan bir insan geçmişi iyi hatırlıyor diye yakınları demans olmasından şüphelenmiyorlar. Bu yüzden unutkanlıktan bahsetmek istiyorum.

Günümüz insanı milyonlarca uyaran ile karşı karşıya kaldığında artık sadece ilgisini çeken konuları aklında tutabiliyor.

60’lı yaşlara kadar unutkanlıkları demansın belirtisi olarak kabul etmiyoruz. Ancak unutkanlıkları arttıran psikolojik durumlar varsa, bu durumların ortadan kaldırılması gerekir. Aşırı yoğun olmamız, kafamızın dertlerimiz ile meşgul olması, iş stresi yaşamamız, bir yakınımızın hastalığı ya da kaybı, uykusuzluk, aşırı yorgunluk ve stres unutkanlığa yol açar. Kafamızın kayıt yapabilmesi için berrak bir zihne ihtiyacı vardır. Günlük hayatın içinde bir yandan sosyal medyaya girerken, bir yandan insanlara laf yetiştirirken, bir diğer yandan da iş yapmaya çalışırken her şey birbirine karışıyor.

Günümüz insanı milyonlarca uyaran ile karşı karşıya kaldığında artık sadece ilgisini çeken konuları aklında tutabiliyor. Bunun dışındakiler aklından uçup gidiyor. Bizde unutkanlıktan şikayet ediyoruz. Sonuçta dur durak bilmeden aklımızı bir sürü konuya verdiğimizde önemli olan konular da arada kaynayıp gidiyor. Sadece günlük hayatın sıkıntıları değil, depresyon da bizde unutkanlığa yol açıyor. Depresyonda insan beyni tüm dikkatini iç dünyasına ve sıkıntılarına yönelttiğinde unutkanlık ortaya çıkıyor. Dertlerimizin dışında bir şeylere yönelmez oluyoruz. Zihnimizin akışı yavaşlıyor. Kimseleri görmek istemiyoruz. Dışarıya verdiğimiz ilgiyi çekiyoruz. Uyku bozuluyor, enerjimiz düşüyor. Her şeyin en kötüsünü düşünüyoruz. Moralimiz gidiyor. Öz güvenimiz azalıyor. Hayatın kendisi sırtımızda yük haline geliyor. Bu durumlarda unutkanlık da depresyonun bir belirtisi olarak karşımıza çıkıyor.

Sonuçta 60 yaşın altındaki unutkanlıklarda çok fazla telaşa kapılmamalı ama unutkanlığımızı azaltmak için bir takım önlemler almalıyız.

Depresyonda ve diğer ruhsal sıkıntılarda ortaya çıkan unutkanlığın demanstaki unutkanlıktan farklarını ele alırsak; ruhsal sorunlarda hatırlayamayan kişi çok fazla kaygı duymaz hatta umursamaz. Zaten bir sürü dertle uğraşıyordur. Demansta kişi geçmişi çok iyi hatırlamasına karşılık öğlen ne yediğini hatta biraz önce ne konuştuğunu unutabilir. Ruhsal sorunlarda gerek eskiler, gerek yeniler unutulmuştur ya da bölük pörçük hatırlanır. Demansta kişi bir konuyu farklı zamanlarda anlatırken farklı şekilde de anlatabilir, ruhsal sorunlarda kişi konuyu hatırlarsa tam olarak anlatabilir.

Sonuçta 60 yaşın altındaki unutkanlıklarda çok fazla telaşa kapılmamalı ama unutkanlığımızı azaltmak için bir takım önlemler almalıyız. Bu önlemlerin başında uykumuzu iyi uyumak, kafamızı meşgul edecek uyaranların sayısını azaltmak başta gelir. Sosyal medyada saatlerce gezinmeyi bırakıp zihnimizi dinlendirmeliyiz. Mutlaka spor yapmalı, hiçbir şey yapamıyorsak günde en az bir saat yürümeliyiz. Bulmacalar çözmeliyiz. Zihin çalıştıracak her türlü aktivitenin unutkanlığımızı yenmemize yardımcı olacağını unutmamalıyız. “Zaten hatırlamıyorum ki, nasıl unutacağım?” diyorsanız, deneyin ve görün, unutkanlığınız gittikçe azalarak kaybolacak.

 

İlginizi çekebilir: Hastaların kafasını en çok karıştıran tespit: “Seni hastalığın psikolojik”Hastaların kafasını en çok karıştıran tespit: “

Psikiyatrist/Psikoterapist Sabri Yurdakul: Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu, 1992 yılında ise Ankara Numune Hastanesi'nden "Psikiyatri Uzmanlığı" diplomasını aldı. Uzmanlık eğitimi sırasında Hacettepe Üniversitesi Psikolojik Danışma Rehberlik Bölümü'nde özel öğrenci olarak eğitim aldı. 1992 yılında Adana Ruh Sağlığı hastanesinde çalışmaya başlayan Yurdakul aynı tarihlerde “Yaprak Psikiyatrik ve Psikolojik Danışma Merkezi”ni kurdu. Adana'daki çalışmaları sırasında psikodrama eğitimleri yanı sıra kognitif terapiler ve gestalt terapisi eğitimlerine devam etti. 2008 yılında İstanbul Nişantaşı'nda Yaprak Psikiyatri'nin ikinci şubesini açan Yurdakul, katıldığı pek çok Tv programının yanı sıra iki sezon boyunca Cine 5 TV'de "Yaşamdan Bir Yaprak" adlı programı gerçekleştirdi. Halen düzenli olarak hürriyetaile.com ve mynetkadın sitelerinde köşe yazıları yayınlanan Yurdakul’un şimdiye kadar yayınlanmış 10 kitabı bulunmaktadır.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale