X

Yapmamız gereken tek şey için bolca zamanımız var: Düşünmek

Kendi yarattığın soruna çözüm bulma arayışınla ömrün geçiyor, olan kendine oluyor… Yorulduğunsa yanına kar kalıyor.

Bu cümleyi okuduktan sonra geçmiş deneyimlerinizi şöyle bir gözden geçirince mutlaka hak vereceğiniz kısımlar olacaktır… İşte bu farkındalığa bir örnek.

Sonrasıysa sana kalmış… Nasıl bir sen olmak istiyorsun? Çünkü sen nasıl bir sen olursan, o durumları hayatına katmış oluyorsun. Öyle ya, yemeğini daha tuzlu yemek istiyorsan içine biraz daha tuz ekiyorsun ve ağız tadıyla bir yemek yiyorsun. Burada söylemek istediğim tabii ki “tuzlu yemek yiyin” değildir.

Nasıl bir sen olacağını bilmek. Bilmiyorsan bunu bulmak. Bunu bilmek için de bir şey yapmak. Ama işte bunu bildikten sonra farkındalığın artıyor. Bugün ve bugünden sonra size bunu bulmanın yollarından bahsetmeyeceğim. Eğer bunu bulmak istiyorsanız zaten siz bulursunuz. İnsanlık varolduğundan bu yana bir sürü yol, yöntemden bahsedilmiş. Şimdi hemen sadece bir tıkla indirip, okuyup bilgi sahibi olacağınız gerçek kaynaklar varken, benim bunlardan bahsetmem varolan bir yöntem üzerinden kendi deneyimlerim tarafından yoğrulmuş ve tamamen bana ait olan yorumları size tekrar sunmaktır.

Sonuçta bir bilim insanı değilim, bilim insanı olmayanlar dışındaki insanlar yol, yöntem -benim içime daha sinen bir kavram olarak- “öğretileri” takip edenler ve hayatına gerçek manada uygulayabilenlerdir, yani sadece çok iyi öğrencilerdir. Bu da o kişinin o öğretiyi algılama biçime bağlı olarak onun şahsına ait deneyimlerden geçer. Sonuç başarılıysa, öğreti o kişiye uygundur ve doğruluğu tartışılamaz. Yani bu yolu sen bulacaksın. Bir başkası senin için doğru yolun ne olduğunu bilemez. Zaten sen bilmiyorsan, başkası nasıl bilebilir ki? (Buraya bir ufak not ekliyorum çünkü değinmezsem eksik kalır: “Aslında insanlar doğru bildikleri şeyleri tartışabilmeliler. Daha iyisi ve hakikat arayışı için gerekli bu. Ama bunu yaparken kendine göre doğru olan bilgiyi, içinde fanatizm barındıran tepkilerle empoze edip ahkam keser vaziyete dönüşmemelidir insan… Bu paragrafın detaylarını haftaya salı günü okuyabilirsiniz.)

Farkında olmak için tabii ki “farkındalık çalışmaları” başlığı altındaki bize uygun olduğunu düşündüğümüz uygulamaları deneyebiliriz. Ben de katılıyorum. Çünkü böylelikle zihin kasımız gelişiyor ve farklı deneyimler sayesinde daha önce denemediğimiz birçok yoldan geçiyoruz ve bambaşka sonuçlara ulaşıyoruz ancak burada en önemlisi “düşünebilmek”.

Evimizde istemediğimiz kadar çok vakit geçirme lüksüne sahip olduğumuz bu günlerde ne yapıyoruz? Vakit geçsin diye bir sürü şey… İnternetin elimizin altında ve derya deniz olduğu şu zaman diliminin neresindesin? Vakit geçsin diye bir sürü şey yapıp, yapmayı planlanladıklarının belki bir kısmını yapmadığın için kendini suçlu hissettiğin anların bile oluyordur. Bugünün yarını da var, evdeyiz.

Dışarıda olduğumuz günlerde her şeyi tükettiğimiz yetmemiş gibi, hem yapacaklarımızı listemize ekleyip daha da şişiriyoruz, hem de endişeye kapılıyoruz. Aslında bu kadar çok şey yapmak zorunda değiliz. Sadece dur. Evdesin zaten… Fiziken mecburen duruyorsun ama fizik dünyasında ne kadar durduysan soyut kısım onun eksiğini kapamak istercesine daha da hızlı çalışıyor ve daha da hızlı çalışacaktır. Sadece dur… İŞLER DAHA DA KARMAŞIKLAŞMADAN SADECE DUR. BÜTÜN OLARAK DUR. Şu an yapman gereken tek şey; “DÜŞÜNMEK”.

Evet, evet, doğru okuyorsun. Sadece düşün. Düşünmen için tüm fırsatların içine nefes alıyorsun. Çünkü kısa bir süredir sabah kalkıyorsun aynı yer, birazdan yine aynı şeyleri yapacaksın, aynı insanları göreceksin, aynı şeyleri duyacaksın, aynı şeyleri konuşacaksın ve sonra aynı kaygılara dalacaksın, olmayan şeylerden kaygılanmaya, henüz olmamış olayları konuşmaya başlayacaksın… Yarın ne olacak, işim şöyle oldu, faturam böyle olacak… Ve aklınıza gelen tüm diğer şeyler. Dün evde bu kadar çok zaman geçireceğini nasıl ki öngöremediysen yarının ne getireceğini bugünkü kaygılarınla da artık öngöremeyeceğini fark etmen gerekiyor.

Düşün. Sadece düşün. Eskisinden daha farklı düşün. Eskisinden daha çok düşün. Daha çok düşün. Düşün. Düşün. Çünkü yeteri kadar düşününce o yolun, yöntemin içinde olacaksın. Sorun yaratmaktan vazgeçip çözümlerinle ilerleyeceksin. Bu sefer de zaman yanına kar kalacak. Düşün. Ama eğer gerçekten istiyorsan “DÜŞÜN”, aksi halde zorunlu hissetmiş olursun ve bu bir döngüdür, zaman geçer ve olan yine sana olur.

İlginizi çekebilir: Kaç tane doğru vardır: Olasılıklar dünyasında doğruyu bulabilmek

Şebnem Pınar: Merhaba! Yazılarımda benim 'anlama yolculuğumu' okuyor olacaksınız. Beni anlamak için yazan birisi olarak tanımlamak da isteyebilirsiniz. Şimdi daha önceden edindiğiniz tüm varsayımları ve okurken yapacağınız tüm kritikleri bir kenara bırakıp, sadece okuyun. İdraki de doğal sürecine bırakın... Okuduğunuz an anladığınız şey az sonra değişebilir! Bunu hatırlayın. Bu sizin size yapabileceğiniz en güzel şey!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale