X

VR sağlık pazarında öne çıkan şirketler

Gerçek dünya ile hayali dünyayı bir araya getiren sanal gerçeklik (VR) teknolojisi, hız kesmeden gündelik hayatımıza entegre olmaya devam ediyor. Bu teknoloji, başta oyun sektörü olmak üzere pek çok sektörle bağlantı kurarak yükseliyor. Bu sektörlerin arasından da insan hayatına olan etkisinden dolayı sağlık sektörü öne çıkıyor.

VR teknolojisi, fiziksel ve zihinsel sağlığı iyileştirmek adına yenilikçi ve etkileşimli yöntemler sunuyor. Teknolojinin bu özelliği sayesinde geleneksel sağlık anlayışının sınırları aşılarak yeni teşhis ve tedavi yöntemleri ortaya konuyor. Bu yazımızda, sanal gerçeklik yardımıyla sağlık sektörünün geleceğine etkili bir şekilde yön veren beş tane şirketi derinlemesine analiz ediyoruz.

MindMaze

Görsel: mindmaze

2012 kuruluşlu MindMaze, nörolojik hastalıkların tedavi sürecine dijital teknolojileri entegre ediyor. Temelde beyin sağlığına odaklanan bu şirket, protokollü terapilerle motor, bilişsel ve kardiyovasküler fonksiyonlara odaklanıyor. Şirketin sunduğu terapiler, VR teknolojisi başta olmak üzere yapay zeka (AI), hareket analitiği ve bulut teknolojisiyle destekleniyor.

Alzhemier, Parkinson, inme ve demans gibi hastalıklara çözüm üreten MindMaze’in popüler iki tane çözümü bulunuyor. Üç binden fazla hastanın kullandığı MindMotion GO, kullanıcıları oyun tabanlı dijital terapilerle buluşturuyor. Hastalar, hem anlaşmalı sağlık kuruluşlarında hem de evlerinde MindMotion GO’yu deneyimleyebiliyorlar. MindMotion PRO ise hemipareziden yani kas güçsüzlüğünden muzdarip hastalar için geliştirilmiş bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor; bu çözüm de MindMotion GO’ya benzer bir şekilde kullanıcılara oyun tabanlı nörorehabilitasyon sunuyor.

2022’deki finansman turunda 105 milyon dolarlık bir yatırım alan MindMaze, toplam fon miktarını 340.7 milyon dolara yükseltti. Şirket, VR teknolojisiyle geliştirdiği çözümleri MindMaze Labs isimli araştırma ve geliştirme merkeziyle desteklemeye devam ediyor.

Osso VR

Görsel: ossovr

2016’da kurulmuş olan Osso VR, cerrahi eğitim ve hazırlık için geliştirilmiş bir VR eğitim platformu sunuyor. Bu platform, cerrahların, cerrahi asistanların ve diğer sağlık profesyonellerinin cerrahi prosedürleri sanal bir şekilde uygulamasına olanak tanıyor. Bu uygulama sayesinde sağlık çalışanları tıbbi becerilerini etkili bir şekilde geliştirebiliyorlar.

Osso VR’ın yüksek çözünürlüklü ve gerçekçi VR simülasyonlarında tıbbi aletler ve cerrahi alanlara ait tüm detaylar vurgulanıyor. Bu sayede, kullanıcılar gerçek bir ameliyat ortamının karmaşıklığını ve dinamikliğini hissedebiliyor. Tıbbi simülasyonlara ek olarak, şirket ortopedi başta olmak üzere farklı uzmanlık alanlarını içeren geniş bir cerrahi prosedür kütüphanesi de sunuyor. Ayrıca, Osso VR’ın altyapısı kullanıcıların performanslarını gerçek zamanlı olarak takip etmesine ve diğer kullanıcılarla aynı simülasyonda çalışmasına olanak tanıyor.

Seri C finansmanda bulunan Osso VR, son yatırım turunda 66 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 109.2 milyon dolara yükseltti. Şirket, Meta’nın sanal gerçeklik gözlükleriyle çözümlerini destekleyerek farklı coğrafi konumlardaki kullanıcılara ulaşıyor.

AppliedVR

Görsel: appliedvr

2015 kuruluşlu AppliedVR, kronik ağrı ve anksiyete gibi durumların yönetimine odaklanarak çeşitli faydalar sunuyor. Bu şirket, hem klinik ortamlarda hem de evde kullanıma uygun VR deneyimleri geliştiriyor.

AppliedVR’ın çözümleri arasında klinik olarak test edilmiş programlar ve rahatlatıcı sanal ortam deneyimleri bulunuyor. Hastalarla empati yaparak bilimsel olarak kanıtlanmış çözümler geliştirdiğini vurgulayan şirketin en bilindik ürünü RelieVRx. Hastaların kronik ağrıya karşı bilişsel, duygusal ve fiziksel tepkilerini ayarlamalarına yardımcı olan bu ürün, sekiz haftalık bir VR deneyimi sunuyor. Sesli bir rehbere sahip olan ürün, kullanıcıları adım adım ilerletiyor. Örneğin, hastalar ilk olarak gevşeme evresiyle başlıyorlar ve diğer aşamalar rehber aracılığıyla takip ediliyor. FDA onaylı ilk ve tek evde VR ağrı tedavisi olarak tanımlanan RelieVRx, genellikle kronik bel ağrısı için tercih ediliyor.

Seri B finansmanda bulunan AppliedVR, 2021’deki yatırım turunda 26 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 71 milyon dolara yükseltti. Şirket, kronik ağrının bir halk sağlığı krizi olduğunu belirterek yaşam kalitesini iyileştirmeye odaklanıyor.

Oxford VR

Görsel: oxfordvr

2017’de kurulan Oxford VR, mental sağlık problemleri için bilimsel olarak kanıtlanmış terapi çözümleri geliştiriyor. Oxford Üniversitesi tarafından yürütülen 25 yıllık bir araştırmayla ortaya konulan bu çözümler, 285’ten fazla klinik çalışma analiziyle destekleniyor.

Başta sosyal fobi olmak üzere pek çok psikolojik rahatsızlığa odaklanan Oxford VR, Social Engagement isimli bir program sunuyor. Bu program, sosyal anksiyeteye sahip insanların bu durumu VR teknolojisiyle etkileşime girerek aşmalarına yardımcı oluyor. Social Engagement’a ek olarak, şirketin gameChange isimli projesi de oldukça ilgi görüyor. Dünyanın en büyük çok merkezli klinik denemesi olan projeyi deneyimlemek için sadece bir tane sanal gerçeklik gözlüğüne ihtiyaç duyuluyor. Kullanıcılar, bu gözlüğü taktıktan sonra sanal bir terapist tarafından yönlendiriliyorlar.

Oxford VR, 2022’de zihinsel sağlık tedavilerine uygun VR tabanlı çözümler geliştiren BehaVR ile birleşti. Şirket, psikoz hastalarının son teknolojilerle yeni davranışlar denemesi için güvenli bir alan oluşturmaya devam ediyor.

Medical Realities

Görsel: medicalrealities

2015’te cerrahların, tasarımcıların ve teknoloji uzmanlarının oluşturduğu bir ekip tarafından kurulan Medical Realities, tıbbi eğitime odaklanan bir şirket olarak karşımıza çıkıyor. Bu şirket, geleneksel iki boyutlu müfredatın eksikliklerini tespit ederek tıp eğitimini son teknolojilerle geliştirmeyi amaçlıyor. İnteraktif 360° video ve fotoğrafçılıktan yararlanan şirket, VR teknolojisi ve cerrahi eğitim arasında bir köprü kuruyor. Dünyanın en büyük sanal gerçeklik tabanlı cerrahi video içerik kütüphanesini oluşturan Medical Realities, dünyanın ilk VR ameliyatını yayınlayarak sağlık sektörüne adını altın harflerle yazdırdı.

AI ve genişletilmiş gerçeklik (XR) teknolojilerinden de yararlanan Medical Realities, temelde interaktif öğrenme deneyimleri sunuyor. Hedef kitlesi sağlık profesyonelleri ve tıp öğrencileri olan şirketin çözümlerine akıllı telefon ve tablet gibi mobil cihazlar aracılığıyla ulaşmak mümkün. Kullanıcılar, şirketin geliştirdiği platform sayesinde cerrahi prosedürleri, tedavi yöntemlerini ve hasta bakımını kapsayan senaryoları sanal bir şekilde öğrenebiliyorlar. Örneğin, bu platform aracılığıyla simüle edilmiş hastalarla etkileşim kurulabiliyor ve aktif bir şekilde cevap veren akıllı avatarlar üzerinde çalışılabiliyor.

Geçtiğimiz sene Ağustos ayında 475 bin dolarlık bir yatırım alan Medical Realities, hızla gelişen teknoloji dünyasına odaklanarak tıbbi eğitimi ve cerrahi hazırlığı yeniden şekillendiriyor. Şirketin sunduğu çözümler, eğitimi erişilebilir yaptığı gibi öğrenme deneyimlerini de kişiselleştiriyor.

Kaynak: Crunchbase, Inven, VentureRadar, MedicalStartups

İlginizi çekebilir: Yapay zeka tabanlı 5 sağlık girişimi

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale