X

Virüslere karşı bizi koruyan kalkan: Bağışıklık sistemimizi nasıl güçlendirebiliriz?

Koronavirüs günden güne yayılmaya devam ediyor ve endişe boyutunu artırıyor, düzenli olarak ellerimizi yıkamak ve kendimizi izole etmek gibi önlemler alıyoruz. Ancak virüsü ve diğer soğuk algınlığı ve grip virüslerini önlemek için kendimizi en iyi duruma getirmeye yardımcı olabilmemizin başka bir yolu da diyetimiz ve sağlıklı beslenmedir.

Bağışıklık sistemimiz bilim insanları için hala gizemini koruyor. Ancak bunun birçok organ ve işlevi içeren karmaşık, birbirine bağlı bir sistem olduğunu biliyoruz.

Bağışıklık sistemimiz iki bölümden oluşur. Birincisi, doğuştan gelen bağışıklık sistemi; virüsler vücudumuzu istila ettiklerinde ilk ortaya çıkan onlardır. Bu sistem istilacı hücreleri temizler, ikinci sistemden önce, uyarlanabilir sistem, vücudun hafıza hücrelerini oluşturmak için temas ettiği patojenleri hedefler ve vücut onlarla savaşabilir.

Beslenme eksikliklerinin bağışıklık sistemimizi zayıflatabileceğini ve bizi enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale getirebileceğini biliyoruz. İlk olarak yeterince yediğimizden emin olmalıyız; bağışıklık sistemimiz düzgün çalışmak için enerjiye ve doğru besin maddelerine ihtiyaç duyar.

Bağışıklık sistemimiz, yapı taşı görevi gören bağışıklık hücrelerini yapmak için yeterli enerjiye ve etkili çalışmak için vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar. Bu da esansiyel yağ asitleri ve aminoasitlerin yanı sıra, vücudumuzun C ve D vitaminleri de dahil olmak üzere makrobesinler, vitaminler ve mineraller ile B6, B12 ve folat, çinko, bakır, demir ve selenyumun yanı sıra gerekli olan tüm gereksinimlerini de yediğimizden emin olmamız gerektiği anlamına gelir.

Araştırmalar, bir veya daha fazla besin maddesinden mahrum kişilerin, genellikle enfeksiyonlara daha duyarlı olduğunu ve bu enfeksiyonların daha şiddetli ve daha uzun sürdüğünü bulmuştur. Ve eksikliklerini yeniden dengelemek için takviyeler verildiğinde, insanlar bağışıklık sistemlerinin işlevselliğinde iyileşmeler görür ve enfeksiyonlara karşı daha dirençli hale gelir ve enfekte olduklarında daha iyi başa çıkabilirler.

Bu besinler, meyve ve sebzeler açısından zengin bir diyette bol miktarda bulunur -ancak bu diyet çeşitli ve her besin ögesinden zengin olmalıdır. Diyetimizde mümkün olduğunca farklı türde besin, vitamin ve mineral olduğundan emin olmalıyız.

Bitki bazlı vejetaryen bir diyetin uygulanmasının yeterli olduğunu düşünenler için akılda tutulması gereken şeyler vardır. Örneğin, bu tarz diyette demir almak biraz daha zordur ve hayvansal ürünler içermeyen bir diyette yeterince B12 ve omega 3 yağ asitleri için takviye kullanılabilir.

Bununla birlikte, belirtmek gerekir ki gerekli olmadıkça takviyeye güvenmek yerine, temel bileşenleri gıdadan almaya çalışmalıyız. Bazı araştırmalar, bazı kanser riskinin artması ve karaciğere zarar verilmesi de dahil olmak üzere, aşırı doz takviyelerin risklerini vurgulamıştır. Ayrıca, takviyelerin, düşük ölüm riski, diyabet, kalp hastalığı ve kanser de dahil olmak üzere bir dizi sağlık yararıyla ilişkili olan liften de yoksun olduğunu unutmamak gerekir.

Bağışıklığı güçlendiren en iyi gıdalardan biri, yüksek oranda polifenol, özellikle flavonoid içeriği nedeniyle meyvelerdir. Çalışmalar, egzersiz öncesi meyve yemenin, egzersiz sonrası vücuttaki iltihaplanma, oksidatif stres ve bağışıklık fonksiyon bozukluğunu azaltmaya yardımcı olduğunu bulmuştur. Polifenoller ayrıca fındık ve sebzelerde, çay ve kahvede de bulunur.
Kısacası, sağlıklı bir bağırsak, güçlü bir bağışıklık sistemine katkıda bulunabilir ve sağlıklı bir bağırsağın anahtarı, kolondaki organizmaların beslediği sağlıklı bir diyet ve liftir.

Savaşmaya devam etmenin ve bağışıklığı güçlendirmenin yollarından biri, bağırsak dostu, polifenol bakımından zengin, vitamin dolu meyve ve sebzeleri yemektir. Tabii ki, bu tek başına koronavirüs veya diğer virüslerin bulaşmasını engellemeyecektir, çünkü el yıkamaya ve izole olup evde kalmaya da özen göstermeliyiz. Ancak bu, bağışıklık sistemimizin bizi sağlıklı tutacak en iyi donanıma sahip olmasını sağlamanın sadece bir yoludur.

İlginizi çekebilir: Kış aylarında sağlığınızı korumak için beslenmenizde nelere dikkat etmelisiniz?

Hanife Kara: Diyetisyen Hanife Kara, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden başarıyla mezun oldu. Üniversitede aldığı eğitim süresince birçok kamu ve özel sağlık kuruluşunda uzun dönemli stajlar yaptı. Sağlıklı yaşam ve zihinsel gücün insan vücudu üzerine etkisi kavramları ile yakından ilgili olan Pozitif Diyetisyen; 2018 yılında aldığı eğitim programını başarı ile tamamlayarak, “Yaşam Koçu” unvanını kazanmış ve mesleğine yeni bir boyut katmıştır. Ege Üniversitesi Fitorerapi Yüksek Lisansı ile eğitim hayatı devam etmektedir. Şu an İzmir'de Pozitif Diyetisyen Hanife Kara beslenme ve diyet danışmanlığı merkezinin kurucu diyetisyenidir.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale