X

Uyku kalitenizi arttırmanın en etkili yolu: Günlük rutin değişikliği

Uyku kalitesini arttırma

Günün yorgunluğunu üzerinizden atabilmenin ve yeni bir güne enerji dolu bir şekilde başlayabilmenin en önemli gerekliliklerinden biri uykunuzu yeterince almış olmanız. Yeterli miktarda uyumanın hem beden hem de ruh sağlığı üzerindeki olumlu etkileri tartışılamaz. Ancak iyi bir uykunun belirleyicisinin miktarından çok kalitesi olduğunun altını çizmekte fayda olacaktır.

Yaşınız ilerledikçe uyku düzeninizde de bir değişim meydana gelir. Zamanla uykuya dalma süreniz kısalmaya ve uyku problemleri ortaya çıkmaya başlar. Fakat bu gerçek, yaşınız ilerledikçe daha fazla uykusuz kalacağınız anlamına gelmiyor.

Yediklerinizden içtiklerinize, yaptığınız egzersiz miktarından televizyon izleme sürenize, gün içinden yaptığınız en küçük aktivitenin bile uyku kalitenize doğrudan etkisi bulunur.

Uplifers olarak, kaliteli bir uyku için gün içinde sabahtan akşama kadar yapabileceklerinizi derleyerek örnek bir gün planı oluşturduk;

6:30 – Ertele butonundan uzak durun

Bir çoğumuz alarm çaldıktan sonra 10-15 dakika daha uyuyabilmek için ertele butonunu kullanıyor ve uzun bir sure daha 15 dakikalık periyodlar halinde uykumuzu almaya çalışıyoruz ancak ertele butonuna basarak uykuya devam etmek, sizi daha yorgun hissettirebilecek bir alışkanlık.

Uykuya geri dönerken ve uyanırken çok fazla enerji harcarız. Uyanma saatimizi ertelemek, tekrar derin bir uykuya geçişimiz söz konusu olmadığı için, ekstra bir dinlenme sağlamaz. Aksine, daha yorgun ve stresli uyanmanıza neden olur.

7:30 – Egzersiz

Sabah egzersizi yalnızca gün içinden daha güçlü ve enerjik hissetmeniz için değil, stress hormonunun salınımını düşürdüğü ve gece uykuya geçişinizi kolaylaştırdığı için de oldukça önemli. Appalachian State Üniversitesi’nde Biyoloji ve Anotomik çalışmalar birimi başkanı olan Dr. Scott Collier’in yürüttüğü bir çalışma, bireylerin 7:00 civarında yapacağı egzersizlerin  gece boyunca uyunan uykunun kalitesini arttırdığı ve derin uykuda geçirilen süreyi %75 arttırdığı yönünde.

11:00 – Nefes arası

Gün içinden kendiniz için ayırabileceğiniz bir kaç saatiniz yoksa, uykuya dalmak çok daha zor bir hal alır, çünkü yapmak isteyip de yapamadığınız şeyler, gece yatağa girdiğinizde kafanızı kurcalamaya başlar. Bunu hızlı bir arabanın yarattığı rüzgarın, çevredeki tüm çöpleri peşinden sürüklemesine benzetebiliriz. Bu nedenle gün içinden gözlerinizi kapatıp yavaş ve derin nefesler alarak kendinize yavaşlamak için zaman ayırmalısınız.

13:00 – 14:00 – Kafein alımını durdurun

Kafein, vücudunuzdan atılması 4 saatten 7 saate kadar uzayabilen bir uyarıcı. Yatağa girmeden önce gün içinden maruz kaldığınız tüm uyarıcıların vücudunuzdan atılmış olduğuna emin olmalısınız. Yalnızca kahve değil çay, çikolata ve kutu içecekler uyku kalitenizi etkileyecek miktarda kafein içerir. Gün içinden tükettiğiniz bazı besinlerin içerdikleri kafein miktarları şöyle;

  • Kahve: 1 fincanda 95 mg
  • Kahveli dondurma: 1 kupta 48 mg
  • Diyet kola: 1 kutuda 47 mg
  • Çay: 1 fincanda 40 mg
  • Bitter çikolata: 40 gr’da 25 mg

15:00 – Açık havaya çıkın

Gün ışığından faydalanabileceğiniz zamanlarda ortalama 30 dakikalığına dışarı çıkmanız, gün ortasına kadar süren monotonluğunuzu sonlandırmanıza ve uykuya dalarken daha rahat bir geçiş yapmanıza yardımcı olur. Eğer sabahları egzersiz yapamıyorsanız, bu zamanı yürüyüş arası olarak da düşünebilirsiniz.

19:00 – Akşam yemeği

Vücudunuzun yediklerinizi tam olarak sindirebilmesi için ihtiyacı olan süre ortalama 2 saattir. Uyku saatinize yakın bir zamanda yemek yerseniz, vücudunuz hala sindirim işlemiyle meşgul olduğu için uykuya dalmak konusunda problem yaşarsınız. Bu nedenle akşam yemeğini mümkün olabildiğince erken yemeye çalışın. Aynı durum alkol tüketiminiz için de geçerli. Alkol ilk alındığında vücudunuzu rahatlatır ve uykunuzun gelmesine sebep olur fakat etkisi azalmaya başladığında, uykuya dalmakta zorluk çekersiniz.

22:00 – Uyumadan 1 saat önce protein ve karbonhidrat ağırlıklı bir şeyler atıştırın

İnsan beyni uykunuz için önemli olan melatonin ve serotonin hormonlarını üretebilmek için protein ihtiyaç duyar. Karbonhidrat ise aldığınız proteinin emiliminin sağlanması için gereklidir. Süt ve yanında atıştırabileceğiniz küçük bir parça ekmek ya da kraker, daha iyi uyumanıza yardımcı olacaktır.

22:30 – Yatağa girmeden 30 dakika öncesinden uyku hazırlıklarınıza başlayın

Gece boyunca uykumuzun bölünmesinde ve sık sık uyanmamızda en büyük etken, vücudumuza uykuya geçiş için gerekli olan geçiş süresini tanımamak. Geçiş süreci, makyajınızı temizlemek, yüzünüzü yıkamak ya da meditasyon yapmak gibi aktiviteleri içerebilir.

Tüm bu geçiş aktiviteleri beyninize günün bittiğinin ve uykuya geçeceğinizin sinyallerini verir.

Bilgisayarınızı ve telefonunuzu kapatın. Maillerinizi kontrol edebileceğiniz ya da internette gezinebileceğiniz cihazlardan uzaklaşın.

23:00 – Yatağa girin, nefes alın ve esneyin

Derin nefes almak ve hafif, 30 saniyelik bir esnetme (otururken ayak parmaklarınıza ulaşmaya çalışmak gibi) rahatlamanızı sağlayacaktır. Uykunuzun bir süre daha gelmemesi normal (20 dakika kadar). Eğer tüm bu programı uyguladıktan sonra hala uyku problem çekiyorsanız, bir uzmana görünmenizde fayda olacaktır.

 

Kaynak: Women’s Day

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale