Üreme başarısını olumsuz etkileyen 3 faktör ve korunma yolları
Okuduğunuz her şeyi denediniz, doktorların tüm önerilerine kulak kabarttınız. Kafeinden uzak durdunuz, evdeki temizlik malzemelerini doğal olanlarla değiştirdiniz; hatta her gün D vitamini desteği almaya başladınız fakat sonuç değişmedi. Yani tüm bunlara rağmen ne yazık ki henüz hamile kalamadınız.
İlginizi çekebilir: Doğurganlık sorunsalı: “Kadınlığını sorgulamak”
Ne yazık ki yukarıda bahsettiğimiz senaryoyu bire bir yaşayan çok fazla kadın var. Yaşam tarzları ve kötü alışkanlıklarını değiştiren; adet dönemleri düzenli ve sağlıklı pek çok kadın, anne olma yolunda gösterdiği tüm özveriye rağmen gebelik konusunda istenen sonucu elde edemeyebiliyor. Peki buna ne neden oluyor olabilir dersiniz? Sorun kadında değil de erkekte olabilir mi? Üreme sorunları deyince nedense sorumluluğun büyüğü kadına yüklense de, bebek yapmanın iki taraflı bir mucize olduğunu unutmamak ve erkeklerde de üreme sorunları olabileceği gerçeğini gözden kaçırmamak gerekir.
İşte erkeklerde üreme başarısını olumsuz etkileyen 3 faktör:
Düşük testosteron oranı
Eğer partnerinizin kilo problemleri varsa, genel olarak depresif ise ve sekse karşı isteği azsa muhtemelen hormonal dengesizlikler yaşıyordur. Yani eşinizin vücudundaki testosteron azalmış, östrojen artmış demektir. Bu durumun kaçınılmaz sonucu da gebelik ihtimalinin düşmesidir. Çünkü erkek seks hormonu olan testosteron spermlerin, yumurtaya giden yolda daha hızlı ve dayanıklı olmalarının tek yoludur. Testosteron oranını yükseltmenin en iyi yolu, fazla kilolardan kurtulmak, düzenli olarak kardiyo egzersizleri yapmak; çinko – B vitamini ve selenyum içerikli besin takviyelerinden almaktır.
İlginizi çekebilir: Kısırlıkla ilgili, tıbbın hala bilmediği 4 şey
Düzensiz bağırsak faaliyeti
Düzensiz bağırsak hareketlerinin pek çok rahatsızlığa sebep olabildiğini biliyoruz. Ancak bağırsakta yaşaması gereken yararlı mikroorganizmaların eksikliğinin doğrudan erkeğin hormonal sistemine zarar verdiği maalesef yaygın bir bilgi değil. Özetle, kötü beslenme ve aşırı antibiyotik kullanımı gibi sebepler bağırsağın doğal florasını bozar ve bu durum testosteron oranında düşmeye neden olabilir. Bu yüzden, prebiyotik içeren yoğurt ve kefir gibi besinlere ağırlık vermek, lifli beslenmek, bol bol su içmek ve gereksiz antibiyotik kullanımından kaçınmak gerekir.
Zirai ilaçlar
Satın aldığımız sebze – meyveler, yeşillikler ve hatta hava bile maalesef bu kanserojen içerikli zehirli maddelerden taşıyorlar. Zirai ilaçlar (evde kullanılan sinek ve böcek ilaçlarını da bu gruba dahil edebiliriz) sperm sayısını de kalitesini azaltan en önemli etkenlerden biri olarak bilinir. Bu faktörü elimine etmek için, organik sertifikalı sebze ve meyveler almalı, bu meyveleri sirkeli suyla iyice yıkamalı ve evde kimyasal böcek ilaçları kullanmak yerine bunların doğal alternatiflerine yönelmek gerekir.
İlginizi çekebilir: Cinsel ilişkiye dair doğru bilinen 12 şaşırtıcı yanlış
Kaynak:
Mindbodygreen.com