X

Unutmanın ve hatırlamanın matematiği: Bildiğini unutmak, sonra yeniden düşünmek

Çok severek okuduğumuz bir kitabın mesajını veya sevdiğimiz bir şarkının sözlerini unuttuğumuzda “Yaşlanıyorum sanırım” diyerek hayıflandığımız oluyor. Unutmak yaş ile çok ilişkilendiriliyor. Gerçekten de yaş ile oldukça ilintili olan unutmak / hatırlamak eylemleri bebeklikten itibaren bizi farklı şekillerde etkiliyor. Bebekken yaşadığımız olayların çoğunu hatırlayamıyoruz çünkü aslında beyin hafızada tutacak yeterli olgunluğa henüz erişmemiş oluyor. Yetişkinlik ve daha ileri dönemlerde ise çok farklı sebeplerle unutuyoruz.

Aslında bilimsel olarak da kanıtlanmış bir gerçek var ki okuduğumuz, gördüğümüz, izlediğimiz bir şeye dair hafızada %100 bir biriktirme mümkün olmuyor. Bir bilgiyi aldıktan 20 dakika sonra %50’sini, 24 saat sonra ise %70’ini unutuyoruz. Yeni bir bilgi geldiğinde sadece %30’unu saklama kapasitesine sahibiz. Bu kapasiteyi farklı pratiklerle artırmak mümkün. Ebbinghous’un unutma eğrisi de bunun nasıl mümkün olduğunu ortaya koymuş. Aralıklı tekrar, aktif geri çağırma ve anımsatıcılar ile bilgiyi daha uzun süre akılda tutabiliyoruz.

Diğer yandan bilinçli olarak unutmak istediğimiz bir olay varsa bunu yapabilmek de mümkün. Yakın zamanda okuduğum Unutma Dersleri kitabında Nermin Yıldırım’ın çizdiği unutma yöntemi hem ilginç hem de farklı bakış açıları sunuyor. Mazi İmha Merkezi’ne gidip bir türlü aklından çıkaramadığın şeyleri unutmayı sağlayacak samimi ve herkese uygun bir unutma yöntemi anlatmış. Unutmak istediğin, yasını tutmak istediklerini yazarak ve sonrasında silerek unutabilir misin?

Yazmanın hem unutmamak hem de unutmakla bu kadar ilişkili olabileceğini tekrar sorgulattı okuduklarım. Unutmak istediklerini sıralamak, sonra bunları yırtmak veya yok etmek, aslında belki de daha önce vedalaşamadığın bilgi ve gerçekle vedalaşmak gerekiyor bazen. Ayrıca uzun süre geçmişle ve geçmişteki acıyla yaşamaya devam eden birileri için Hertel & Calcaterra’nın savunduğu kötü anın yaşandığı yer ve zamanda yaşadığın olumlu duyguları hatırlama kötü hafızayı unutmaya fayda sağlayabilir.

Unutmak bazen iyi, bazen zor, bazen de gerekli. Örneğin, yeni bir şey öğrenmek için bildiğin şeyi unutman gerektiğini söyleyen pek çok uzman var. Bazen yaratmak istediğimiz hayat için çabalarken alışkanlıkları unutmak gerekiyor. Belki de her gün, “Bugün hangi alışkanlığımı unutarak güne başlamalıyım?” diye sormak gerekiyor. Hayatta hep daha çok bilmek, daha çok öğrenmek, fark yaratmak arzusu taşıyorsanız belki de ilk bilgelik bildiğini unutma bilgeliği olabilir. Bugünkü siz ile yarınki siz arasında bir fark yaratabilmek için mevcut bilgiye sığınmak değil, yeni öğrendiklerine bakmak gerekebiliyor. Hatanın büyülü gücü devreye giriyor bu aşamada. “En çok neyi unutmuyorum?” diye sorduğumda bir hata yaptığımda o hata sonrası öğrendiklerimi unutmuyorum ve her hata bir davranış değişikliği getiriyor. Adam Grant’in Yeniden Düşün kitabında “Yanılma Sevinci” üzerine bir bölüm var ki hislerime tercüman oldu. Bizim düşüncelerimizi onaylayan bir görüş duyduğumuzda mutlu oluyoruz, bazen de karşımızdakini sırf eleştirmek için kendi düşüncemize o kadar körü körüne bağlanıyoruz ki başkasını duymuyoruz. Özellikle fazla öz güven kaynaklı karşındakini dinlememe ve kendi duygusuna, düşüncesine körü körüne bağlanma gerçek bir körlük ve unutmanın önünde bir engel. Yanılmak için çok fazla denemek, bazen hiç konuşmadan dinlemek ve çıkarımlar yapmak gerekiyor.

Yanılabiliriz, başaramayabiliriz, düşebiliriz, çıkabiliriz. Bunun sonunda ufacık bir güçlenme veya öğrenme varsa asıl başarı yanılma başarısına dönüşebilir. Kendi bildiklerimizi unutmaya meyilli bir bakış açısı sizi ilişkilerinizde, işinizde, kendinizle geçirdiğiniz vakitte daha mutlu bir kişi haline getirebilir. Şimdiki siz ve geçmiş sizin arasında bol alan açmaya çalışın, hafifleyin ve kendinizi yeniden keşfedin. Hataların keyfini süreceğiniz güzel bir Şubat ayı diliyorum.

İlginizi çekebilir: 4 adımda rutinin dışına çıkın: 2022’de değişime rutinlerden başlayın

Didem Sümer Tiryaki: Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji lisans eğitimi ardından Galatasaray Üniversitesi'nde işletme yüksek lisansını tamamladı. Yaklaşık 10 senedir özel sektörde İnsan Kaynakları alanında çalışıyor. Kadın Girişimciler Derneği'nin Geleceğin Kadın Liderleri programından 2013 yılında mezun oldu. Kagider ve Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği'nde öğrenci veya yeni mezun kadınlara mentorluk yaptı. BÜMED'in yürüttüğü Next-Gen programında mentorluk çalışmalarına devam ediyor. Deneyimsel oyun terapisi eğitimleri ardından supervizyonlarını tamamladı ve Oyun Terapisi Uygulayıcısı oldu, son iki senedir gönüllü olarak 2-11 yaş arası çocukları destekliyor. Öğrenmeyi, gezerek/okuyarak veya deneyimlerek yeni bilgiler keşfetmeyi, bu öğrenme ve keşiflerinden insan doğasına dair çıkarımlar yapmayı ve bunları yazmayı seviyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale