X

Twitter, yıllardır süregelen ölüm ve yas alışkanlıklarını değiştiriyor

Ölüm ve yas tutmak, 20’nci yüzyılda daha çok kişisel meseleler olarak görülüyordu. Önceleri kamusal alandaki anma törenlerinin yerini daha küçük gruplarla, kapalı kapılar ardında yapılan cenazeler aldı. Ancak sosyal medya, insanların yas tutma biçimini de değiştiriyor. Özellikle Twitter, kişilerin kendisini hızlıca ve bir akış içinde ifade edebilmesi sebebiyle ölüm ve yas tutma hakkındaki konuşmaların daha geniş kitlelere yayılmasını sağlıyor. En azından Washington Üniversitesi’nden iki sosyolog bunun böyle olduğunu söylüyor.

Amerikan Sosyoloji Derneği’nin 11’inci Buluşması’nda sunulacak olan makalede, Washington Üniversitesi’nden doktora öğrencileri Nina Cesare ve Jennifer Branstad yaşamını yitirmiş Twitter kullanıcılarının sitedeki haber akışını inceledi ve insanların Twitter’ı ölümü kamusal ve özel bir davranış şekli olarak algılamak için kullandıklarını tespit etti. Bu durum, Twitter’ı diğer sosyal medya sitelerinden de ayrıştırıyor.

İlgili yazı: Birinci dünya insanlarının bitmek tükenmek bilmeyen problemlerine bir de Twitter’dan bakın

Örneğin Facebook’taki ölümle ilgili paylaşımlar daha çok kişisel izler barındırıyor ve genellikle yaşamını yitiren kişiyi tanıyanları içeriyor. Twitter kullanıcıları ise yaşamını yitiren kişiyi tanıyor olup olmamalarına bakmaksızın hem kişisel hem de genel yorumlar yapıyor, hatta bazen ölümü sosyal konularla ilişkilendiriyor. Araştırmayı hazırlayanlardan Nina Cesare, “Böylelikle birbirini tanımayan kişiler burada bir araya gelip ortak endişeleri paylaşıyor ve gerçekten hepimizi ilgilendiren bir konu olan ölüm hakkında bir konuşma başlatıyor” yorumunu yapıyor.

Sosyal medya ölüm konusunu tekrar kamusal alanın önemli konularından biri haline getirdi.

Araştırmacılar, yaşamını yitirmiş Twitter kullanıcılarını bulmak için, yaşamını yitirmiş kişilerin sosyal medya hesaplarıyla online vefat ilanları arasında bağ kuran mydeathspace.com adlı internet sitesinden yararlandı. Bunun sonucunda 39 Twitter hesabı tespit edildi. Bu Twitter hesaplarının sahibi olan kişilerin ölüm nedenleri arasında en sık görülenlerin intihar, trafik kazası ve silahla öldürme olduğu anlaşıldı.

Cesare ve Branstad bu 39 Twitter hesabının haber akışını dikkatlice incelediklerinde Twitter’ın daha çok “tartışmak, tartışma açmak ve hatta bazen yüceltmek veya kınamak” için kullanıldığını tespit etti. Cesare ve Branstad’ın Twitter’la ilgili diğer tespitlerini şöyle sıralamak mümkün:

– Bazı kullanıcılar, anılarını paylaşarak yaşamını yitiren kişilerle bağını sürdürüyor
– Bazı kullanıcılar duygusal mesajlar paylaşırken bazıları ölümün doğasından bahsediyor
– Bazıları yaşam ve ölümle ilgili düşüncelerini aktarıyor
– Bazı kullanıcılar ölen kişiyle ilgili yargılamada bulunuyor

Araştırmacılar, bu yorumların çeşitliliğine bakarak Twitter’da ölümün Facebook’a göre çok daha geniş bir şekilde ele alındığını söylüyor. Facebook ise dünyanın en büyük sosyal paylaşım sitesi olmasına rağmen buradaki kullanıcılar birbirlerini çevrimdışı olduklarında biliyor, kişisel fotoğraflar paylaşıyor ve kimler tarafından profillerinin görüntülenebileceğini seçebiliyor. Buna karşın Twitter’da ise herkes herkese tweet gönderebiliyor, profiller kısa açıklamalardan oluşuyor ve birçok Twitter hesabı herkes tarafından görülebiliyor. 140 karakterlik tweet limiti nedeniyle kullanıcılar uzun uzun duygularını anlatmak yerine, kısaca düşüncelerini ifade ediyor.

İlgili yazı: Sosyal medyanın üzerinizdeki 5 etkisi ve bunları kontrol etmenin yolları

Bu özellikler, Twitter’da daha az kişisel bir ortam yaratıyor ve yaşamını yitirenin kim olduğunu bilmeseler de kullanıcıların birbirilerini daha çok yüreklendirmesini sağlıyor. Branstad, bunu şöyle yorumluyor:

Yaşamını yitiren birisi için Facebook’ta bir anı mesajı paylaşmak, ölen kişinin evinde oturup yakınlarıyla konuşmak gibi. Twitter’da ise bu evin içinde olmayan, ölen kişinin yakın çevresini tanımayanlar yorumlar yapıyor ve bu kişi hakkında konuşuyor. Oysa böyle bir çevre daha önce yoktu.

Ölümle ilgili gelenekler yüzyıllardır var ve var olmaya devam ediyor. 20’nci yüzyıldaki sekülerleşme ve tıbbi gelişmeler, ölüm konusunu günlük hayatın sevimsiz konularından biri haline getirmişti. Ancak sosyal medya bu durumu değiştirdi ve ölüm konusunu tekrar kamusal alanın önemli konularından biri haline getirdi.

Kaynak:
PsyPost

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale