X

Tutkunuza nasıl sahip çıkacağınızı biliyor musunuz: Önce tutkunuzu bulun, sonra onu koruyun

Tutkunu biliyor musun? Neleri sevdiğini, nelerden ödün vermeyeceğini, neleri onurlandırmak için yaşadığını, kimlerle bu tutkuyu paylaşacağını hiç düşündün mü?

Tutku hayatının neresinde? Sözlükte; istenç ve yargıları aşan güçlü bir coşku diye tanımlanıyor. Yargıları aşan güçlü bir coşku bile tutkunun gücünü anlatmaya yetiyor… Hani tabiri caizse “Elalem ne der?” korkusundan uzaklaşan, dingin ruh hali ve kuvvetli bir istekle içinde yanan o ateşi kastediyor. Sahi sende var mı? Varsa hangi alanda seni aydınlatıyor, ısıtıyor?

Tutkusunu kaybetmiş ya da bulamamış insanlar bana ışıkları yanmayan evleri hatırlatıyor. Özellikle kışın yürüdüğüm sokaklarda kafamı kaldırıp evlere bakarım. Evlerin ışıklarına… Bazı evler sarı ışıklarıyla nasıl sıcacık duruyor, bazılarında ise soğuk floresan lambalar var. Evlerin ışıklarına karakter analizi yapmış olmamayım, sadece bendeki karşılıklarından bahsediyorum. “Evlerin ışıkları bir bir yanarken, bendeki karanlığı bir de bana sor” diyor yani Erol Evgin, işte öyle bir şey…

Evlerin ışıkları sıcaklığı anlatıyorsa insanın tutkusunu da gözlerindeki ışık belirliyor diye düşünüyorum. Yaşama sevinci olan insanın göz bebeklerinde havai fişek patlaması olur sanki. Sürekli bir ilgiyle gözlerine bakmak istersin. Rengi, şekli fark etmeksizin hem de. Hem anlatıyordur hem yaşıyordur. Sana tutkusuyla ilgili gözlerinin içinde ön gösterim yapıyordur.

Aynaya bakarsan sende var mı yoksa anlarsın… Bir işe girerken, bir projeye başlarken kalbin heyecanla atıyorsa ve duyduğun mutluluğun hacmi çok genişse anlarsın… Daha leb demeden leblebiyi anlayan insanlarla bir aradaysan hemen anlarsın. Anlamana izin vermeden, bir bakmışsın yaşam biçimin haline gelmiş tutkun, hissedersin. Hani onu çekince yeri doldurulamayan hal var ya, işte odur tutku.

Tutkunu kime, kimlere anlattığına da dikkat et. Tutkulu insanın anlatışındaki sihir, dinleyene de geçer. Dinleyen bu sihire kapılır ve adeta kopyalar, kendinin sanır sonra bu hali. Bir bakmışsın dinleyici diye anlattığın kişi, tutkuna ortak olmaya çalışıyor. Hatta tutkunu sahiplenmiş, altına kendi imzasını atmış. “Benimdir” diye çabalasan da, geçmiş olsun durumu olur ilk aşamada. Zaman her şeyin ilacı, sonra ne mi olur? Tutkunu kopyalan kişide yük olur bu durum, zira kopyalar aslını yaşatır sözünü deneyimler. Tutku sahibi için bir iç motivasyon, onu hakkı olmadığı halde kopyalayan için yangın olur. Nereye koyacağını bilemez bu ateşi.

Tutkunu biliyorsan ne güzel, ne mutlu sana… Bir de sahip çık tutkuna. Sende kalsın en özel kısımları. İlham vermek güzel, ilham verici konuşmak değerli, hatta ilham kaynağı olmak çok anlamlı. Aslolan tutkunu anlatmaktan ziyade, onu yaşayabiliyor musun?

Sana tutkunla ilgili birkaç tavsiyem var: Tutkun sana ait olsun, eylemlerin içinde bulunsun, sana yaşam kaynağı olsun. Yatağını besleyen bir kaynak suyu gibi olsun. Çevresindeki habitata saygılı, kendisiyle birlikte coşacak, senin tutkunla parlamana köstek değil, destek olacak insanların olsun. Bu insanları nereden mi tanırsın? Seninle ilgili konularda, kendisini işin içine dahil etmeden, seni aktif bir şekilde dinlemesinden. Sana özel konularda kendisini sürekli ön plana almamasından. Seni dinlerken arka planda kendi planını yapmamasından.

Tutkunu bul, sahip çık ve tutkunla yaşa. İnan hayatın daha anlamlı olacak.

Sevgimle…

İlginizi çekebilir: Mucizeyi görebilmek: Her adımında karşına çıkan mucizelerin farkında mısın?

Özlem Güller Ünal: 1979 İstanbul doğumluyum. 2000 yılından beri iletişim sektöründe medya ve iletişim danışmanı olarak çalışıyorum. An'ı önemseyen, meraklı bir yaşam sevdalısıyım. Gözlem yapmayı, araştırmayı, öğrenmeyi ve bunları yazılı-sözlü paylaşmayı seviyorum. Kelimelerin etkisine inanan biri olarak İletişimde Kalbin Etkisi hesabımda motivasyon, thetahealing, şifa konularında içerikler üretiyorum. Aynı zamanda işini aşkla yapan, konusunda uzman isimlerle yaptığım röportajları yayınlıyorum. www.instagram.com/iletisimde_kalbin_etkisi Bilinçaltı terapi tekniği olan ThetaHealing’in birçok kategorideki eğitimlerinin uluslararası sertifikalı uygulayıcısıyım. İyileşen, değişen, dönüşen her şey kalbimi mutlulukla dolduruyor. Buna vesile olmak ise ayrı bir şükran kaynağı.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale