Bazı insanlar vardır, hayal ettikleri neyse hayatları da odur. Kafalarına koydukları her şeyi gerçekleştirirler, gerçekleştirmek için ellerinden geleni yaparlar. O insanlar hayır cevabını kabul etmezler, hayatlarında tutkuları olmadan bir hiç olarak görürler kendilerini. Heyecan, tutku ve heves içermeyen hiçbir şeyin içinde de yer almazlar. Başkalarının onlara yapmalarını söylediği her şey onlar için kabustur ve içlerindeki bu özgür güdüyle büyüdükçe büyütürler hayallerini. Bu özellikleri tümüyle kişiliğinde barındıran ve hayallerinin peşinden gitmek isteyen herkese adeta ışık ve öncü olan bir dağcıdan bahsedeceğiz şimdi; Renan Öztürk.
Renan Öztürk kimdir?
Aynı zamanda hem North Face sporcusu, hem Sundance ödüllü görüntü yönetmeni, hem de National Geographic fotoğrafçısı olan Renan Öztürk özgür ruhlu ve cesur bir dağcı. Kendisi Türk fakat Almanya’da doğmuş ve Amerika’nın Rhode Island eyaletinde büyümüş. Şimdi ise tutkulu bir doğa sever ve herkese ilham veren dünyaca ünlü sporcu olarak tanıyoruz onu.
Renan Öztürk’ü ödüllü belgeseli Meru’dan sonra daha çok duymaya başladık. İzledikten sonra etkisinden uzun bir süre kurtulamadığınız bu belgesel Renan Öztürk’le birlikte Jimmy Chin ve Conrad Ankers isimli üç dağcının Meru’ya başarıyla tırmanışlarını, aynı zamanda yaşadıkları tüm o zorlu süreci anlatıyor. Belgeselin çekimleri sırasında çok büyük bir kaza geçiren Renan Öztürk omurgasını incitti ve ölümden döndü. Fakat kaza sonrası tırmanmadan yaşayamayacağını fark eden Öztürk, 6 ay içinde çok sıkı bir fizik tedaviyle ayağa kalkıp Meru tırmanışını tamamladı. Belgeselin içerisinde kazanın öncesine ve sonrasına ait görüntüler yer alıyor.
Öztürk’ün tırmanış tutkusu nasıl başladı?
Renan Öztürk Colorado College’da biyoloji okuduğu sıralarda küçük bir tırmanış topluluğuna dahil olmuş, ondan sonra da tırmanmayı bir tutku haline getirmiş. Üniversitenin bir senesini Nepal’de geçirmiş, üniversiteden sonra da bir sene Utah’da bir çölde yaşamış. Kendi için en gurur verici anını ise Tibet Platosu’ndaki eski mağara kayalıklara tırmanıp Budizm öncesi sanat ve insan kalıntılarını keşfettiği an olarak dile getiriyor.
Renan Öztürk’ün sanata olan tutkusu
Bir özgür ruh olan Renan kendisinin çizime ve sanata olan ilgisini de Utah’da yaşarken gittiği ve gördüğü yerleri kara kalem çizmesiyle fark etmiş. Şimdilerde ise çizimlerinde, renklerle adeta dans ediyor. Kendi Instagram paylaşımlarında da sık sık denk gelebilirsiniz o güzel çizimlere.
Renan Öztürk’ün hem işindeki hem de duygusal hayatındaki partneri: Taylor Rees
Renan Öztürk geçtiğimiz aylarda iş hayatında beraber çalıştığı aynı zamanda seyahatlerini paylaştığı partneri Taylor Rees ile evlendi. Taylor Rees, dağcı bir anne-babanın kızıdır ve aynı zamanda film yapımcısı ve fotoğrafçıdır. Kendisi de en az Renan Öztürk kadar doğasever bir gezgindir. Zaten takma adı da “özgür ruh” anlamına gelen “freesolo”dur. İkili her zaman birbirlerinden destek aldıklarını ve bu sayede daha da özgürleştiklerini dile getiriyorlar. Birlikte yaptıkları en son iş ise “Ashes to Ashes” isimli belgesel. İkilinin ilk spor-macera temalı olmayan işi olan Ashes to Ashes belgeselinin aynı zamanda da yaptıkları en ciddi proje olarak belirtiyorlar.
Renan Öztürk ve projeleri
Renan Öztürk en çok Meru sayesinde bilinse de kendisinin birçok video ve belgesel işi bulunmakta. Meru, Into the Mind, Sherpa gibi uzun metraj belgesellerinin yanı sıra Down To Nothing gibi Vimeo sayfasında bulabileceğiniz pek çok kısa filmi de bulunmakta.
Belki de çok uzun zamandır aradığınız ilhamı bulabileceğiniz biri Renan Öztürk. Projelerine göz attığınız zaman siz de bize hak vereceksiniz.