X

Türkiye’nin esnek ve yenilikçi spor platformu: Sporcard.com

Türkiye’nin esnek ve yenilikçi spor platformu

Yoğun yaşantısı ve günlük koşuşturmaca içinde spor yapmak birçok insan için ne yazık ki artık lüks haline geldi. Bir spor salonuna kayıtlı olmak ve düzenli olarak spor yapabilmek, özel sektörde, yoğun bir iş temposunda çalışan beyaz yakalılar için neredeyse imkânsız gibi.

Özellikle çok sık seyahat edenler, mesai saatleri sabit olmayanlar ya da yazları açık havada, kışları spor salonunda spor yapmayı tercih edenler için bir spor salonuna kaydolup belli bir programı takip etmek cazip bir seçenek olarak görünmüyor.

Sistemdeki bu eksikliği gören ve buna bir çözüm getirmek için harekete geçen genç girişimciler Berk Kaya, Jack Ojalvo, Cömert Tavaslıoğlu ve Korhan Saraçkardeşler, herhangi bir spor salonuna üye olmaksızın, dilediğiniz zaman, dilediğiniz yerde spor yapabilmenize olanak sağlayabilecek bir sistem olan sporcard.com’u, 2013 yılının Ekim ayında sporseverlerin hizmetine sundu.

httpv://www.youtube.com/H0Hb9854vnI

Biz de bu girişimin detaylarını ve kullanıcılara ne gibi avantajlar sağladığını öğrenmek için sporcard.com’un kurucularından Berk Kaya ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

İşte spor salonlarına ve spor dünyasına yeni bir soluk getirecek sporcard.com ile ilgili merak edilenler;

Sporcard nedir? SporCard’a kimler, nasıl ulaşabilir?

SporCard’ı en basit haliyle anlatmak gerekirse, tek çatı altında çalıştığı bütün spor merkezlerinde (Fitness, Yoga, Pilates, Dövüş Okulları, Dans Okulları, vs..) kullanıcılarına esnek opsiyonlar sunan ; sadece uzun sureli üyelikler haricinde avantajlı tekli giriş, aylık girişler ve aktivite giriş seçenekleri sağlayarak kullanıcıların dilediği zaman aralıklarında salonu kullandıkları kadar harcatan, hiçbir salon üyeliği gerektirmeyen Türkiye’nin ilk ve tek spor merkezi ağıdır.

İnternet kullanıcısı olan herkes ister cep telefonundan ister bilgisayarından servisimize ulaşabilir. SporCard.com adresinden, kendinize uygun olan spor merkezini; lokasyon, fiyat, aktivite ve kolaylıklar şeklinde karşılaştırıp, gitmek istediğiniz salonun bilet tipini web sitemizden satın alabilirsiniz.

Sporcard’ın kullanıcılarına sağladığı hizmet ve avantajlar neler?

SporCard kullanıcılarına bilgisayar ve telefon ile tüm spor merkezlerine detaylı bilgileriyle birlikte ulaşabilme imkânı sağlıyor. İçerik burada bizim için çok önemli; kendi çektiğimiz fotoğraflar, tarafsız yorumlama ve puanlama sistemi ile kullanıcıya objektif bir bakış açısı sağlarken; kendi yapımımız olan ve spor merkezleri ile birlikte çektiğimiz videolarla da, kullanıcı güvenini pekiştiriyoruz.

Daha önce sunulmamış bu kolaylıkların yanında, salonlarda normal şartlarda olmayan giriş ve üyelik sistemlerini de özel olarak kullanıcıya sunuyoruz.

SporCard aslında toplumu spor yapmaya teşvik edebilecek önemli bir projedir. Bunun yanı sıra spor sektörüne yeni bir soluk getirmektedir. Türkiye’de spor sektöründe büyük bir açık var. Spor yapmak bir lüks gibi geliyor insanlara. Fiyatların yüksek olması, ekonomik sebepler dolayısıyla spor unutulmuş durumda. Fakat SporCard bunun böyle olmadığını ve bütçeye uygun olan spor merkezini seçebilme imkânı olduğunu kullanıcılarına sunuyor. Bölgesel tarama ile de yol ve zaman kaybı yaşamayı ortadan kaldırıyor.

Bana kalırsa SporCard’ın en önemli avantajı; istediği yerde, istediği zaman, istediği kadar spor yapabilme esnekliğini spor yapmak isteyen insanlara sunuyor olması.

Mesela, Maslak’ta çalışıyorsunuz ve eviniz Suadiye’de. 18.00’de işten çıktığınızı varsayarsak, trafiğin en yoğun olduğu saatlerde vaktinizi yolda kaybetmek yerine, üyeliğinizin bulunmadığı, Maslak’taki bir spor salonundan istediğiniz giriş turunu satın alıp, spor yapabilirsiniz veya yoga ile günün stresini atabilirsiniz.

Haftasonu, Suadiye’deki spor salonunda fitness antrenmanlarınıza devam edebilirsiniz; böylece 2 salonla çalışırken, ikisinden de maksimum şekilde yararlanabilirsiniz. Birine 1 yıl üye olup, sadece hafta sonu ya da iş müsaitliğinden sonra gitmek yerine, ikisine de üye olmadan kullanabilme avantajını yaşayabilir, kendi spor bütçenizi kendiniz belirleyebilirsiniz.

Sporcard kullanıcısı olarak belirlediğiniz hedef kitle kim?

  • Yurtdışında senenin 9 ayı okuyup 3 ay Türkiye’ye tatil için dönenler,
  • Ülkemizi ziyaret edip sporunu aksatmak istemeyen turistler,
  • İşi icabı satış danışmanlığı yapıp şehir şehir gezenler,
  • Spor salonu deneyip emin olduktan sonra karar vermek isteyenler,
  • Spor bütçelerini kendileri belirlemek isteyenler,
  • İlk adımı atmaya cesaret edemeyenler,
  • Sadece belli başlı aktivitelerden ve özel derslerden yararlanmak isteyenler,
  • İşyeri evinden uzak olduğu için spora gidemeyenler,
  • Yoğun iş/hayat temposu nedeniyle spor salonu üyeliğinden emin olamayanlar,
  • Genelde açık havada spor yapmayı tercih edip, soğuk kış aylarında spor salonuna ihtiyaç duyanlar,
  • Kendi spor salonunda memnun olmayıp yeni bir spor salonu denemek isteyenler,
  • Özel bir hedef için spor salonuna gidenler (düğün, mezuniyet öncesi, veya Runtalya, İstanbul maratonu, vb. organizasyonlara hazırlananlar).

Aslında spor yapmak isteyen herkes için avantalı olan bir proje. Uzun vadeli üyelik yapma zorunluluğu olmadan gidip deneyebileceğiniz ayrıcalıklı bir site.

Personal trainerla çalışmak isteyen sporcard kullanıcıları bu hizmetten yararlanabiliyorlar mı yoksa verilen hizmet yalnızca salon kullanımı için mi geçerli?

Kesinlikle; kullanıcılar SporCard sitesinden personal training hizmetlerine de ulaşabilirler. Anlaşma yaptığımız salonların PT çalışmalarını satın alabilirler.

Bu çalışmanın içerisine; dans, kinetix, özel stüdyo ve yüzme dersleri gibi çoğaltılabilecek çalışmalarda girmektedir.

(Not: Uplifers yazarlarımızdan Beril Tarakçıoğlu’ndan Personal Training hizmeti almak için bu linke tıklayıp sistemi kullanmaya başlayabilirsiniz.)

Gelecekteki projelerinizden bahsedebilir misiniz? Sporcard kullanıcılarını ileride ne gibi yenilikler bekliyor olacak?

Berk Kaya

Kullanıcılarımız için PT alanında SporCard bünyesinde yeni bir uygulama kısa süre içerisinde oluşacak. Daha önce Türkiye’de denenmemiş bir uygulama olacak. SporCard projesinin aslında en çok ihtiyaç duyulacağı alanlardan biri, kurumsal şirketler. Keza kurumsal üyelikler için de büyük adımlar atıyoruz. Bu alanda devrim niteliğinde bir kaç yeni uygulamayı çok kısa süre içerisinde işleme koyacağız. Bu uygulama özellikle, ofis yaşantısında bunalan, stres ve sıradanlık problemleri yaşayan profesyonellere çok büyük bir yenilik ve heyecan getirecek.

Türkiye’deki dijital alanda yapılan gelişmeleri takip eden ve farklı spor dallarını deneyen Uplifers okuyucuları, www.SporCard.com adresini ziyaret edip, kendileri için en uygun olan spor merkezlerine gidebilirler.

 

 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale