X

Toplumsal cinsiyet rolleri algımıza darbe vuran “Beautiful Boxer”

Beautiful Boxer

Tayland denince çoğunlukla akla ilk gelen şeyler reklam fotoğraflarını aratmayan muhteşem balayı sahilleri, çeşit çeşit egzotik meyveler ve yemekler, “The Beach” filmi, dolunay partileri, seks turizmi, çokça yazılarımda bahsettiğim ve etkinliği dünyaca kabul gören dövüş sporu Muay Thai, ve de dünyanın en “sahici” ve güzel transeksüelleri, yani “ladyboy”lardır şüphesiz.

Hal böyle olunca, aynı zamanda eski bir Muay Thai şampiyonu olan, Tayland’ın yurt dışında da en çok tanınan ladyboy’u, veya Thai’ce okunuş şekliyle “kathoey”si Nong Toom’dan bahsetmemek olmazdı.

Burada ufak bir parantez açıp, “toplumsal olarak inşa edilmiş cinsiyet rolleri”nin, biyolojik cinsiyetimiz kadar kimliğimiz üzerinde ne kadar etkili olduğunu, ve kabul gören bu toplumsal normların dışında kalan tüm kimliklerin kendilerini dışa vurmalarının zorlaştığını hatırlatmak istiyorum. Cinsiyetimizin ve buna bağlı olarak kimliğimizin döllenme esnasındaki rastlantı tarafından tayin edilmesi haricinde, “toplumsal olarak inşa edilmiş cinsiyet rolleri” aslında tamamen izole şekilde yaşamayan tüm bireylerin kimliklerini göz göre göre şekillendiriyor ve hatta fark ettirmeden sınırlandırabiliyor.

Nong Toom adıyla bilinen Parinya Charoenphol, nam-ı-diğer “Beautiful Boxer”ın hayatına kısaca değinirsek, kendisi küçük bir erkek çocuğuyken biyolojik cinsiyetine ait olmadığının farkında olup, ergenliğinde hem ailesine bakmak, hem de ilerde “ruhunu ve bedenini serbest bırakmasını” sağlayacak olan cinsiyet değiştirme ameliyatı olabilecek parayı kazanmak için Muay Thai öğrenerek dövüşmeye başlar.


“Nong Toom’un, daha cinsiyet değiştirmemiş olmasına rağmen makyajlı ve “sports bra”lı olarak Japon Yamada’ya karşı kazandığı dövüşünden bir knock-out anı.”

Fakat dövüş sporları kadar eril güçle ve erkek kimliğiyle bağdaştırılan bir alanda kadın olarak kendini kabul ettirmekten daha zor bir şey belki de kadın gibi davranan bir erkek olmak. Budizm’in bilgelik ve hoşgörülü anlayışı sayesinde, toplumsal normların dışındaki bu “cinsiyetlerarası” bireyler için hayatlarını daha rahat sürdürme imkanları olmasına rağmen, diğer toplumların çoğunda olduğu gibi kendilerini kabul ettirmek için büyük engellerle başa çıkmaları gerekiyor.

Nong Toom’un “signature” hareketi: kadın-erkek birçok dövüşçü, maç öncesinde yapılan Wai Kru ritüeli sırasında savaşçılıkla bağdaştırılan hareketler seçerken, Nong Toom makyaj yapan bir kadını canlandırıyor

Zaman içerisinde aidiyet hissettiği dişi kimliğini hem ring içinde hem ring dışında daha açıkça vurgulamakla beraber, Tayland’ın en iyilerininin dövüştüğü Lumpinee stadyumunda kazandığı maç sayesinde ülke çapında bir fenomen olur. Fenomen diyorum çünkü dışlanıp hor görülmekle, ülke çapında kitlelerin dikkatinin ve merakının odağı olmak ve sonucunda kabul görmek arasındaki sınır bazen çok hızlı aşılan bir süreç olabiliyor (rahmetli Zeki Müren veya Bülent Ersoy’a duyulan sevgi ve saygıya karşın, cinsiyet kimliklerini benzer şekilde dışa vuran insanların genelde toplumdan dışlanması gibi).

Bu arada Nong Toom’un hayatının konu olduğu 2004 yapımı “Beautiful Boxer” yerine meraklıları için

Sonuç olarak Nong Toom artık “topluma mal olmuş” bir kadın olarak hayatını sürdürmekte. Diğer yandan ise halen Tayland’da ve diğer ülkelerde geleneksel şekilde antrenman yapılan yerlerde sırttan veya belden diz yiyen bir dövüşçüyle ladyboy veya “kathoey” diyerek dalga geçilmeye devam ediliyor.

Hepimizin daha anlayışlı olmayı öğreneceği bir yeni yıl diliyorum.

 

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız.

 

 

 

 

Gözde Mimiko Türkkan: Gözde Mimiko Türkkan, fotoğraf, sanatçı kitabı, video gibi çeşitli medyumları kullanarak toplumsal olarak inşa edilmiş kimlikler ve cinsiyet rolleri üzerine çalışmalar üretir. Eserleri, 2010’da Londra’da Central Saint Martins’de güzel sanatlar bölümünde yüksek lisansını tamamladığından beri yurtiçi ve yurtdışında çalışmaları sergilenmektedir. Öte yandan 15 yıl kadar önce başladığı dövüş sporlarına olan ilgisini ve deneyimini paylaşmak için Muay Thai ve CrossFit temelli dersler verdi. Ayrıca İstanbul’un ilk amatör koşu gruplarından olan İstanbul Koşu Kuvvetleri’nin ve Sosyal Güçlendirme için Spor ve Beden Hareketi Derneği BoMoVu’nun kurucularından. Muay Thai haricinde partneriyle beraber hayatlarında düzenli yer edinmiş snowboard, dalga sörfü, CrossFit, koşu ve yoga gibi sporlar ve bedensel aktivitelerini @sync.riders hesabından paylaşmaya devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale