X

Teslimiyet en ileri pratiktir: Çabasızca anın olasılıklarıyla kalabilmek

Teslimiyet, yoga derslerinde çok duyulan bir kelimedir ama her şey gibi bu kelimeyi duymaktan idrak etmeye geçmek zaman alır.

Peki, çok sık duyduğumuz ve kullandığımız bu kelime yoga matının üstünde ne anlama geliyor?

Pozun olabildiği kadarının içinde gevşemek… Yan mattaki ya da önümüzdeki bedenlerle kendimizi kıyaslamadan, sıkışmadan olanın içinde, her nefesin içinde ağırlaşmak.

Hepimiz kemik yapımızın farklı olduğunu unutarak, görmezden gelerek sakatlamadık mı kendimizi?

Çünkü aslında yoga matına anne karnından bu yana sahip olduğumuz etiketlerimizle geliriz. Bize öğretilen kıyaslama ve yarış haliyle o mata çıkarız ve bu kalıplarımızı fark etmek bazen bir yaşam, bazen ise seneler sürer.

Çünkü teslimiyet, çabasız ve anın var olan olasılıklarıyla nazikçe kalabilme yeteneğinden ortaya çıkar.

Ve bir haberim var: Bu pratik yaşam boyu sürer, tıpkı yaşamdaki gibi!

Peki, hayatta teslimiyet?

Hayatın sert, yoğun deneyimlerine nazikçe gevşemek… İnsan olma deneyimin büyüklüğünden o kadar etkileniyoruz ki bazen elimizde olmayan şeyler için çok çaba harcarsak, kalbimizi verirsek istediğimiz gibi olur sanıyoruz. Belki iş, belki sevgililerimizle olan dinamiklerimiz… Bu liste uzar ama bizim elimizde olan şeyler olduğu gibi, asla olmayacak şeyler de vardır.

Onlarla karşı karşıya geldiğimizde tavrımız nasıl? Teslimiyet, tam bu arada! Hoşumuza giden ya da gitmeyen ne varsa olana açılma, kapsama istekliliği…

Yağmur yağarken sürekli güneşi mi açtırmak istiyoruz? Teslimiyet, yağmuru kabul edebilme niyetinde saklıdır.

Ve hayatta tüm öğretilerde olduğu gibi teslim olmaya çalışarak teslim olma halini deneyimleyemeyiz! Konu yapamadığımız yoga pozu olsun (ya da ne olursa olsun), çabayla değil de, nefesler arasındaki boşlukla güvenerek vakti gelince çiçeğin açması gibi açar pozlar, idrak, öğretiler…

Nasıl ki yer çekiminin bizi taşıdığına dair şüphemiz yok ya da güneşin herhangi bir varlığa ışığını göstermeyeceğine dair kuşkumuz yok, nasıl eminiz, işte teslim olma halinde de tam olarak deneyimlediğimiz aslında bu güven hissi.

Yarın ne olacak, bu poz, bu adam, bu kadın, bu iş ile durumum ne olacak, oraya gidebilecek miyim (ya da o soru sizin için neyse) gibi zihnin girdaplarına kapılmadan sadece bu anın getirdiklerine, her dolan nefesin önderliğinde gevşemek…

İşte o zaman en zor yoga pozları da, hayat da akıyormuş gibi gelir. Çünkü o güçlü yoga pozlarına bizi sokan “olmalı” çabasından ziyade aslında sadece nefes, beden, ruhun akışıdır. Anla saf dans… Yoga matının üstünde ve hayatın zor deneyimlerinin içinde nazikçe…

O yüzdendir ki teslimiyet en ileri pratiktir çünkü yaşam boyu sürer ve öğrendiğimizi sandıklarımızla sınanırız.

https://www.goayoga.com.tr/

Özde Çolakoğlu: Çalışma Ekonomisinden mezun oldu. Mezun olduktan sonra metin yazarlığı, editörlük, sosyal medya uzmanlığı gibi farklı alanlarda uzun yıllar çalıştı. 2009 yılında yoga ile tanışmasının ardından farklı uzmanlar ve stillerle çalışma şansı yakaladı. Bedende başlayan bu öğretiyi daha da derinleştirmek isteyen Çolakoğlu bu amaçla ilk temel yoga uzmanlık eğitimini 2012 yılında aldı. O zamandan itibaren farklı birçok eğitime katıldı ve katılmaya devam ediyor. Ocak 2018’de Yoga Alliance’ın E- RYT 500 Sertifikasını almaya hak kazandı. 2013 senesinden itibaren çeşitli yoga merkezlerinde ders vermeye başlayan Çolakoğlu, 2017 yılında Githa Yoga ekibine katıldı ve stüdyonun ana hocalarından biri oldu. Bu dönemde stüdyonun büyümesi için kurucu ekip ile birlikte çalıştı, atölyeler ve eğitimler verdi. Çolakoğlu, yoga uzmanlık programları düzenleyerek uzmanlar yetişiyor. 200 ve 300 saatlik temel ve ileri yoga uzmanlık programları ve kamplar düzenliyor. 2021’de bu mesleğini stüdyo sahipliğine dönüştürmüştür. Kadıköy, Moda’da kurulan, Yoga ve Ayurveda merkezi Goa Yoga’nın kurucu ortağıdır.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale