X

Temmuz ayı önerileri: Hikayeleri ve kurgularıyla izleyeni etkisi altına alan 5 kısa film

Öyküler gibi değerlidir kısa filmler, çünkü tıpkı öyküler gibi kestirmelerle değil bütünlükle ilgilenirler. Robert McKee’nin El Guion/ Story kitabında şöyle bir satır vardır: “Pascal bir arkadaşına uzun, yazımı da uzun süren bir mektup yazdı, sonra da daha kısa olanını yazmaya vakti olmadığını belirten kısa bir notla özür diledi.”

Hikayeciliğin özü ile ilgilenen kısa filmlere meraklı iseniz, her ay en az 3 kısa filmden oluşan listelerle huzurlarınızda olacağım. İlk kısa listem ağırlıklı animasyonlardan oluşsa da bu sizi yanıltmasın; çoğunlukla karma listelerle karşınızda olacağım. Şimdiden iyi seyirler.

Tsumiki no ie 

Kunio Katou tarafından 2008 yılında hayata geçen 12 dakikalık kısa, 2009 yılında “en iyi kısa film ve animasyon” dalında Oscar’ı da evine götürdü.

Bir sabah uyandığında taşkın suların evinin içine doluştuğunu gören yaşlı adam, evini kurtarmak için tuğlalarla onu daha da yükseğe taşır ve ev, her seferinde daha da küçülerek yükselmektedir. Evini tamir ederken elindeki boruyu düşüren adam daldığı suyun içerisinde geçmişinin derinliklerine iner ve o derine indikçe bizim de boğazımıza kocaman bir yumru oturur.

X-Story 

Detaylı arka planları ve mekanları, karakter çizimleri, müzikleri ile bir oyunun içinde hissetmenizi sağlayan X-Story’nin yaratıcısı Moskova kökenli animatör Vitaliy Shushko. Indiana Jones ya da Lara Croft’un arkeolojik maceralarını Blade Runner ve Akira’nın syberpunk dünyasına benzer bir neon dünyada sunan X-Story’de sibernetik kollar, muhteşem kayıp şehirler, heyecan verici bir senaryo ve leziz bir animasyon bir araya geliyor. Herhangi bir diyaloğun olmadığı kısa, en iyi görsel hikaye anlatımlarına örnek gösterilecek cinsten.

Sibernetik bir kola sahip adı bilinmeyen korsan, hazine avına çıkar ve bu macerasında başına gelenleri ironik ve karanlık bir mizah anlayışı ile izleriz. Film aynı zamanda, insanlığın karşılığı olarak teknolojiyi benimseme tehlikelerine dair özlü ve ağır bir yorum da yapıyor.

Travelling through brush and ink

Modern insanın kendisini doğadan üstün görmesi, kendi sonunu daha da sağlamlaştırması anlamına geliyor. Oysa dönüp baktığımızda her şey doğadan beslenir, belki de doğadan en çok beslenen olgu da sanattır. 

Travelling Through Brush and Ink, dört modern Çin tablosundan kendisini hayvanlara ve bitkilere dönüştüren genç bir modern insanı stop motion tekniğinde konu alır. Her resim bir peyzaj sanatının dört önemli aşamasını temsil etmekte ve asıl besinini doğadan almaktadır.

Kısa, Tayvan Ulusal Sarayı Müzesi’nin açılış filmidir.

Curve 

Bir sabah bir uyanıyorsunuz, yatağınızda değil de yeryüzünün en dik kavisinin tam ucundasınız. Bu kısa yaklaşık 9 dakika boyunca güçlü sesleri ve görselleri sayesinde size bunu hissettirecek ve kahramanla kolayca empati kurabileceksiniz.

Tim Egan’ın yazıp yönettiği kısa film, neredeyse dümdüz bir kavisin üzerinde yaralı bir şekilde duran kızın kendi ölümüne karşı verdiği duygusal ve gergin mücadeleyi anlatıyor.

Shelter

Peter Robinson’ın şarkısı için oluşturulan kısanın yönetmeni Toshifumi Akai. 

17 yaşındaki Rin’in fütüristik bir simülasyon içerisinde süregelen hayatını konu alır. Rin, her gün sanal gerçekliğe uyanmakta ve kendi dünyasını simülüre ederek dilediği gibi şekillendirmektedir. Bir gün tabletinde oluşan simülasyon, Rin’in aslında ne kadar büyük bir yalnızlık çektiğini ve hikayesinin ardındaki gerçeği gözler önüne serer.

İlginizi çekebilir: Aşk üçgenleriyle bizi dört köşe eden başarılı 3 anime

Yazarın diğer yazıları için tıklayın.

Serpil Şahin: Serpil Şahin, üniversite yıllarından beri medya işi ile ilgileniyor. Radyo ve TV ile başlayan yolculuk, İstanbul’a döndüğünde gazete ve dergi ile devam eder. Bir süre sonra dijital medyayı öğrenmeye karar verir ve 2006’dan bu yana dijital medya üzerinde çalışır. Dijital medyanın hem mutfağında, hem restoran bölümünde bulunan Serpil, 2013 yılında kendi ajansı Happygen’i kurar. Happygen’in kurulduğu dönemlerde ilk kitabı Aşk Yemeği Acılı Sever çıkar, şimdilerde 2.kitap için çalışmaları devam ediyor. Tam bir müzik aşığı olan kadın, anime ve mangaya karşı koyamıyor. “Hayatlarımızda tiyatro, masal, sinema ve sevgi bolca olsun.” dileğini her gün evrene yolluyor. Umarız o uzaylı bu güzel dilekleri yutmaz.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale