Tüm yıl evde ya da ofiste çalışırken biraz soluklanıp kafa dağıtmak veya kendimizi motive edebilmek için yaptığımız tatil planlarının sonuna anbean gelmekteyiz. Yaz daha bitmedi neyse ki; güneşin, denizin, kumun tadını hala doyasıya çıkarabilenler varsa bizim gibi evlerine dönenlerin yerine de eğlensinler… Yazacaklarım, tatil sezonunu kapatıp yuvaya dönüş yapanları yakından ilgilendiriyor.
Tatil dönüşü cilt bakımı nasıl yapılmalı?
Güneşin yaydığı UV ışınları ve radyasyona maruz kalan cildimiz elastikiyetini kaybetmeye başladı. Elastikiyetini kaybeden cilt ise ne yazık ki erken kırışıklıklara çok daha müsait oluyor. Foto yaşlanma da dediğimiz bu olay, aslında biyolojik olarak seyredecek işleyişin dışında gerçekleşir. Yani yıllar geçtikçe cildimizde görülen ince çizgileri, derin kırışıklıkları, sarkmaları, lekeleri veya nem kayıplarını doğal karşılıyor olabiliriz ama güneşin yaydığı UV ışınları nedeniyle cildimizin kalitesinin çok erken bozulmasına seyirci kalamayız. Bu durumda yapacağımız ilk şey güneşten korunmak, sonrasında ise cildimizin elastikiyetini arttırmak olacak.
Bunun için sıcak havalarda güneşin de etkisiyle nem kaybına uğrayan cildimizi nemlendirmemiz gerekecek. Cildimizi temizledikten sonra, cilt yapımıza en uygun nemlendiricileri kullanmadan uyumayalım. Sıcak havada cildimiz daha sık yağlanıyor olabilir ama yağ ve nem çok farklıdır. Yağlandırıyor diye nemlendiricimizi uygulamadığımızda aslında yağ dengesini daha da bozmuş oluyoruz. Bunun için yağlı ve akneli ciltlere özel nemlendiricileri tercih etmek mümkün. Bu ürünlerde nem kaynağı olarak çoğunlukla hyalüronik asit bulunur ve bu içerik yağlanma riski oluşturmadan cildin su tutma kapasitesini iyi bir şekilde arttırır. Ciltte yağlanma problemi olmayanlar ise özellikle karite shea butter gibi bitkisel yağlar içeren ürünleri tercih edebilirler. Karite shea butter yaklaşık SPF6 düzeyinde doğal bir UV filtresi gibi davranır.
Bol bol su içeceğiz elbette. Dıştan ne kadar bakım yaparsak yapalım hücresel ve moleküler düzeyde önlem alınmazsa uzun vadeli çözüm sağlamamış oluruz. Antioksidan açıdan zengin meyve ve sebzeler de cilt elastikiyetini artırıcı etkilere sahiptir. Yaz bitmeden doğanın bize sunduğu armağanlardan faydalanmalıyız.
Kıymetli yağlara sahip fındık, ceviz, badem gibi kuruyemişler ve bitkisel protein kaynağı bakliyatlar cildi yenileyici aktif maddelere sahiptir. Ciltte nem kaybı nedeniyle görülen kuruluk şikayetlerine doğal çözümler sunan bu besinleri, günlük beslenme alışkanlıklarımıza dahil etmemiz çok önemli.
Güneş lekelerinden kurtulmak için evde yapacağımız uygulamaları veya profesyonel merkezlerde yaptıracağımız işlemleri bir ay daha ertelemekte fayda var. Çünkü hem güneş etkisini devam ettirecek hem de soyucu ajanlar cildin üst tabakasını korunmasız bir hale getireceği için daha fazla leke oluşumuna ve bu lekelerin kalıcı olmasına zemin hazırlayacaktır. Leke açıcı ajanlar güçlü etkileri nedeniyle cilt kuruluğuna ve pul pul dökülmelere de neden olabilir. Bu güçlü işlemler yerine cilde daha nazik davranan granüllü peelinglerle ölü hücreleri ciltten uzaklaştırıp daha aydınlık bir ton yakalamak mümkün.
Leke bakımını sonbahara bırakalım, kalan güneşin tadını çıkaralım!
İlginizi çekebilir: Cilt lekelerine veda etme mevsimi sonbahar, hoş geldin!