X

Tatil sonrası çocuklardaki okula dönüş krizleri ile başa çıkmanıza yardımcı olacak ipuçları

Tatil dönüşleri biz yetişkinler için olduğu kadar çocuklar için de zorlayıcı bir durum yaratabiliyor. Uyku saatlerinin şaştığı, evden farklı bir yerlerde kalınması, okul düzeninin bozulması, rutinlerin aksaması özellikle bayram zamanları gibi uzun aralardan sonra okula adapte olma sürecinde sorunlara neden olabiliyor. Tatil moduna hızlıca geçiş yapabilen çocuklar, okula dönüşte aynı hızdaki uyumu yakalayamıyorlar. Tatil boyunca heyecanlı, rahatlamış, aktif, istekli olan çocuklar okula geri dönme zamanı geldiğinde endişeli, stresli ya da korku dolu hisler yaşayabiliyorlar.

‘Tatil dönüşü krizi’ olarak da adlandırabileceğimiz okula dönmeme isteğiyle baş edebilmek için ebeveynlere ve öğretmenlere düşen onları anlayışla karşılayabilmek oluyor.  Onlara bu süreçte anlayışla yaklaşırken hem sizin hem de çocuğunuzun işini kolaylaştıracak ipuçlarına göz atabilirsiniz:

Konuşun ve duygularını anlamaya çalışın

En büyük yaşamsal ihtiyaçlarımızdan birinin anlaşılmak olduğunu unutmayın. Empati, büyük-küçük kiminle iletişim kurarsanız kurun sizi çözüme ulaştıracak en önemli unsurlardan biri. Çocuğunuza duygularını anladığınızı, hissettikleri konusunda yalnız olmadığını anlatın. Kendinizden örnekler vererek iletişiminizi daha da güçlendirebilirsiniz. Örneğin, sizin de tatil dönüşünden sonra mutsuz hissedebildiğinizi, işe dönmek istemediğinizi ama yaşamlarımızı şekillendirebilmek, büyümek, gelişmek için hepimizin yapması gereken sorumlulukları olduğunu ve bu nedenle eski düzeninize ne kadar hızlı dönerseniz kendinizi sonrasında daha iyi hissedebileceğinizi çocuklarınızla paylaşın. Sizin de benzer duyguları yaşıyor olmanız onları rahatlatacak ve ilham almasını sağlayacaktır.

Doğanın gücünden faydalanın

Doğa, kendimizi iyi hissetmediğimizde ilk sığındığımız liman olabilir. Hele ki çocuklar için bir limandan çok daha fazlası. Her zaman daha güzel duygulara alan açmamıza yardımcı olan doğadan faydalanarak geçiş sürecini kolaylaştırabilirsiniz. Richard Louv’un sevilen kitabı Doğadaki Son Çocuk’ta bahsi geçen bir deneyim, size de yol gösterebilir: Sabahları çocuğunu okula götürmekte zorluk yaşayan bir anne her sabah okuldan önce çocuğuyla birlikte doğada zaman geçirdiklerinde okula gitmeye daha istekli ve hevesli olduğunu anlatmış. Eğer sabahları 10-15 dakikada olsa evden erken çıkabilirseniz çocuğunuzla birlikte doğanın keyfini çıkarabilir, sonra onu okula kendinizi de işe hazır bir şekilde adapte edebilirsiniz. Sabahları vakit ayıramıyorsanız bunu okul çıkışları için de bir rutine dönüştürebilirsiniz. Çocuğunuzun keyif aldığı, sevdiği etkinliklerle rahatlayıp mutlu olması adaptasyon sürecini kolaylaştırmanıza yardımcı olabilir.

Rutinlerinize geri dönün

Tatiller hepimizin özellikle gece uyuma ve sabahları uyanma saatlerinin şaştığı zamanlar olduğundan iş-okul günlerinin uyku düzenine dönmek zor olabiliyor. Ancak, geçiş sürecini ne kadar uzatırsanız geriye dönmesi o kadar zor olabilir. Tatilden geldikten birkaç gün içerisinde mümkün olduğunca eski rutinlerinize dönmeye ve bu konuda istikrarlı olmaya gayret edin. Özellikle uyku saatleri konusunda zorluk yaşayan çocuklarınıza uykunun, rutinlerin ve alışkanlıkların öneminden bahsedebilir; gece uyumadan önce birlikte kitap okuyabilir, resim yapabilir, kısaca keyifli vakit geçirip rahat bir uykuya ortam hazırlayabilirsiniz. Okulun açıldığı ilk birkaç gün uyanmakta güçlük çekiyor olsa da siz aynı rutinde devam ettiğinizde çocuğunuz da buna uyum sağlayacaktır. Aynı durum, ödevler, ders çalışma, sorumlulukları yerine getirme gibi konularda da geçerli. Eve döner dönmez rutinlerinize her konuda dönüş yapmanız hem evin düzenini devam ettirmeye hem de çocuklarınızın alışma sürecini hızlandırmaya yardımcı olabilir.

Kararlılığınızdan ödün vermeyin

Hepimizin çocukken en az birkaç kez denediği okula gitmeme yöntemlerini hatırlarsınız. “Karnım ağrıyor.” “İyi hissetmiyorum.” “Öğretmenimiz hasta.” ve benzeri söylemleri okula dönüş sürecinde çocuğunuzdan sık sık duyabilirsiniz. Özellikle tatil dönüşü ilk birkaç hafta çocuklar sabahları yataktan çıkmamakta, pijamalarını çıkarmamakta ya da kahvaltı etmemekte ısrarcı olabilirler. Hepsinin altında yatan temel sebep evde kalma isteğidir. Bu gibi durumlarda eski düzeninize daha hızlı kavuşabilmek için kararlı olduğunuzu ve okula gitmemek için herhangi geçerli bir sebebin bulunmadığını göstermeniz gerekir. Ancak, zorlayarak, çocukları çekiştirerek evden çıkarmak değil; konuşarak, mantıklı bir şekilde kendinizi ifade ederek, okula dönüş sürecinin zor olduğunu anladığınızı hissettirerek ve onun da kendisini anlatmasına olanak tanıyarak süreci kolaylaştırabilirsiniz. Genellikle evden çıkmadan ya da okulun kapısından girmeden önce bir anda ortaya çıkabilecek ‘ikna seansları’ için uyum süreci oturana kadar biraz daha erken yola çıkmanızda fayda var. Aksi halde çocuklarınızı ikna etmek için konuşurken siz işe onlar da okula geç kalabilirsiniz.

İş birliğine açık olun

Bazen çocuklar okula dönme konusunda daha ciddi uyum sıkıntısı yaşayabiliyorlar ve ne kadar konuşup anlaşmaya çalışsanız da eski rutinlerine dönmemek için direnebiliyorlar. Ev-okul arasındaki bağın güçlü olması ve birbiriyle tutarlı bir düzen içerisinde ilerlemesi her zaman çok önemli. Özellikle tatil dönüşlerindeki adaptasyon sürecinde de ekstra önem kazanıyor. Sınıf öğretmeni, müdür yardımcısı ya da okul psikolojik danışmanı ile iş birliğine açık olmanız size zaman ve alan kazandırabilir. Öğretmenleriyle çocuğunuzun hızlı adaptasyonu için neler yapabileceğinizi tartışabilir, onların da görüşlerini alabilirsiniz.

Cesaretlendirin

Çocuklar zaman zaman okula döndüklerinde yapamayacaklarını düşündükleri için de kaygı yaşayabilirler. Özellikle anaokulu, ilkokul gibi daha küçük yaş gruplarında okuma yazmayı yeni öğrenme ya da matematik işlemlerinde sorun yaşama gibi öğrenme sürecinde karşılaşılan zorluklar çocukların okula dönüş sürecinde isteksizlik yaşamalarına neden olabilir. Bu nedenle ona geçmiş başarılarını hatırlatmanız ya da öğrenme şevkini tetikleyici etkinliklere birlikte katılım sağlamanız öğrenme isteğini, dolayısıyla okula dönme arzusunu artırabilir. Sadece akademik başarıya değil, okuldayken keyif aldığı resim, müzik, dans gibi farklı alanlardaki yeteneklerini hatırlatabilir; daha fazla keyif aldığı alanlarda geçirdiği zamanı hem okulda hem okul dışında artırmaya çalışabilirsiniz. Kendine olan güveninin artması okula dönüş için daha istekli olmasını sağlayabilir.

Profesyonel destek alın

Adaptasyon süreçleri zor olsa da çoğunlukla belli bir süre geçtikten sonra sancılı süreçler bitebilir. Ancak, birkaç ay geçmesine rağmen çocuğunuz okula gitmemekte ısrarcıysa ya da bir türlü uyum sağlamak istemiyorsa sorun ‘tatil dönüşü krizi’nden daha farklı ve ciddi olabilir. İyi bir gözlemci olup süreci iyi takip etmeniz ve yeterince zaman geçmesine rağmen bir gelişme olmadığını fark ettiğinizde profesyonel bir destek almanız sorunun asıl kaynağına ulaşmanıza yardımcı olabilir.

İlginizi çekebilir: Çocuklarınızla iletişiminizi güçlendirerek gelişimlerini desteklemek için öneriler

Ecem Şenyurd Efecan: Selam, ben Ecem! Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra çeşitli özel kurumlarda çalışıp akademi özlemiyle soluğu yine üniversitede aldım, daha öğrenilecek çok şey vardı! Mindfulness üzerine tez yazıp 'an'da kalmayı hala başaramayan biri olarak insana iyi gelen ne varsa bulmaya, uygulamaya, hayatımın bir parçası haline getirmeye çalışıyorum. Tam bir kahve severim, günlük sınırsız doz alımıyla hayatımın olmazsa olmazı. Üretmeye bayılıyorum! :)

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale