Her şeyi daha hızlı tüketmeye alıştığımız bugünlerde, etkilendiğimiz en önemli konulardan biri de sağlık. Sosyal medya ve internetten kolay bilgi erişimi sayesinde hepimiz bir şekilde sağlık hakkında bilgilenmeye çalışıyoruz. Özellikle de pandemi sonrası sağlık konusu pek çoğumuzda travmatik deneyimleri de beraberinde getirdi. Sosyal medyanın en önemli pazarlama aracı haline gelmesi de bir yandan onu tehlikeli hale getiriyor.
Sağlık kuruluşları, sağlık sektörüne yönelik markalar, pek çok kendini marka olarak kullanan bireyler için de bir vitrin görevi görmekte sosyal medya. Her ne kadar burada doğru bilgi paylaşımı yapan kişi ve kuruluşlar olsa da bir o kadar sadece bireysel tecrübeleri üzerinden ve yeterli kanıt ve bilimsel dayanağı olmadan kendi bakış açısı ve felsefesi üzerine bilgiler de karşımıza çıkmaktadır.
Aynı zamanda sadece pazarlama ve maddi beklentilerle de yine pek çok yanlış bilgilerde bulunmaktadır. Başka bir alanda bu durumlar belki bu kadar tehlike arz etmese de insan sağlığı üzerine olan her türlü yetersiz bilgilendirmenin büyük olumsuzluklar yaratabileceğini gözden kaçırmamız lazım. Paylaşım yapan kişi ve kuruluşlar her kim olursa olsun her bireyin beden işleyişi parmak izi gibi bireye özeldir ve özel değerlendirilmelidir.
Dolayısıyla sosyal medya üzerinde gördüğümüz her beslenme, hareket veya mental sağlık gibi konulardaki paylaşımlar da bireye özgü olmalıdır. Burada her bireyin kendi beden farkındalığını düşünerek ve gözlemleyerek aynı zamanda uzmanlara danışarak uygulamaları değerlendirmesi önemli. Bilimde kanıtlar hiyerarşisi kavramını duymayanlarınız varsa araştırmanızı tavsiye ederim. Konuyu ve bilgilerin geçerliliğini daha iyi anlamanızı sağlayacaktır. Her yapılan araştırma, yeterli gözlem ve kanıtlara sahip olmayabilir. Dolayısıyla çok inandığınız bir bilgi sizin bedeniniz için uygun olmayabilir. Kendi alanım içerisine dönecek olursak ben sizlere bugün 3 farklı kavram üzerinde ilerlemek istiyorum:
1. Hareket nedir?
Bir plan ya da belirli bir amaç olmadan yapılan yürümek, koşmak, el kol hareketleri gibi vücudun pozisyonunu değiştirmeleri içerir.
2. Egzersiz nedir?
Belirli bir amacı (örneğin, kilo vermek, kasları güçlendirmek, kardiyovasküler sağlığı geliştirmek) olan, düzenli ve tekrarlı hareketlerden oluşur. Egzersiz, genellikle daha yapılandırılmış ve planlıdır. Örneğin, haftada 3 kez koşmak, yoga yapmak ya da ağırlık kaldırmak egzersiz olarak kabul edilir.
3. Antrenman nedir?
Daha spesifik hedeflere (spor performansını artırmak, belirli bir yarışmaya hazırlanmak gibi) ulaşmak için tasarlanmış, uzun vadeli ve sistematik bir programdır. Antrenman, belirli egzersizlerin, dinlenme sürelerinin ve yoğunluğun dikkatlice planlandığı bir süreçtir. Sporcuların performanslarını geliştirmek amacıyla yaptığı planlı programlar, antrenman kapsamında değerlendirilir.
Özetlersek, hareket en genel egzersiz daha planlı, belirli amaçlar, antrenman ise belirli bir hedefe yönelik uzun süreli, düzenli egzersizler kombinasyonudur.
Bunların hepsini yapmak bizim sağlığımız için çok değerli olsa da bugün üzerimizde oluşan çok iyi bir fiziksel görüntüye sahip olma, kilo vermeden spor yapma, hep pozitif olmaya çalış, herhangi bir sakatlık veya fiziksel travman varsa hareket etme, çok sağlıklı beslenme adı altında saçma programlarla oluşan duygusal ve yeme bozuklukları problemleri vb. birçok negatif ve korku tetikleyici yaklaşım yüzünden fiziksel ve zihinsel olarak ilk ve en büyük kümeden uzaklaşıyoruz. O da HAREKET ETMEK.
Kendimizi kimseyle kıyaslamadan ve yarış haline sokmadan önce hareket kısmını hayatınızın her yerine eklemeye çalışın. Eve daha kısa yoldan gitmek yerine bazen daha uzun yolu yürüyün, gün içi belli aralıklarla oturduğunuz yerden kalkın, oturduğunuz yerde el kol ve bacak pozisyonlarınızın yerini değiştirin, asansör yerine belki en azından bir kat da olsa merdiven çıkın.
İlk başta kısa yürüyüşlerle başlayın. Hareketi artırın, bakın bedeniniz düzenli olarak yaptığınızda zihinsel ve fiziksel nasıl yanıtlar verecek. Geçen hafta sinir sistemi ve yürüyüş yazımda sadece yürüyüşün bile çok büyük etkilerinden bahsettim, bir göz gezdirebilirsiniz. Daha sonrasında sürdürülebilir size uygun bir egzersiz programı hayatınıza ekleyin beraberinde sürdürülebilir ve keyif aldığınız bir beslenme alışkanlığı edinmeyi sağlayın. Kimse sizin bedeninizle aynı fiziksel ve zihinsel koşullara ya da hayat şartlarına sahip değil. O yüzden her gördüğünüz tavsiyeyi kalabalığa ve statüye veya vitrine göre değil; kendi bedeninize, bilime ve sürdürülebilirliğe göre belirleyin. Yolunuza sağlıkla dönmesi dileğiyle…
İlginizi çekebilir: Sinir sistemi ve yürüyüş arasındaki ilişki