Bir madde düşünün hem şifa, huzur, dinginlik ve hayat versin, hem de aşka, zamana hayata benzesin. Üstüne üstülük içinde iken eğlenelim, güçlenelim, zayıflayalım, rahatlayalım, dışındayken seyretmeye doyamayalım, huzur bulalım… İşte su böylesine inanılmaz çok yönlü bir maddedir.
Suyu içmesi ayrı şifa kaynağı iken, içinde olmak ayrı bir şifa kaynağıdır. Suyun çok farklı açılardan canlılara sağlık, enerji, huzur ve şifa vermesi gücünün büyüklüğünün de bir ispatıdır.
Şimdiye kadar suyun içildiğinde nasıl bir şifa kaynağı olduğundan bahsettik. İstedim ki biraz da suyun içindeyken de nasıl faydalı olduğundan bahsedelim. Farklı isimler ve yöntemler ile bilinen su terapisi, rahatlama, egzersiz, fiziksel rehabilitasyon ve tedavi gibi amaçlar için kullanılır.
Tedavi amaçlı su kullanımı
Suyu şifa için kullanmanın tarihi Roma imparatorluğuna kadar dayanır. Bu dönemlerde soyluların banyolarında mineralli su havuzları bulunurmuş ve amaçları daha çok rahatsızlıkları hafifletmekmiş. Günümüzde ise su terapileri tamamen farklı amaçlar için kullanılmaktadır. Su terapisi akışkan bir ortamda tedavisel egzersizlerin uygulamalarıdır. Su sayesinde hastalar, karada yapamayacakları veya yaptıklarında ağrılı olacak egzersizleri rahatlıkla yapabilmektedir.
Su, yer çekiminin minimum olduğu ve batmadığımız tek ortamdır. Su sayesinde insanlar tedavi amaçlı hareketlerini daha rahat yapabilirler.
Su ortamı ağırlıksız veya kısmi ağırlık ile çalışmaya izin verir. Düşey pozisyondaki hareketler traksiyonu (bağlar arasındaki boşluğu arttırırken gerilimi azaltır), beden farkındalığını, duruş kontrolünü ve hareket kalıplarını destekler. Su tedavisinin diğer bir faydası ise, sadece incinmiş bölgenin değil, tüm vücudun kullanılıyor olmasıdır.
Su tedavileri fiziksel-zihinsel-ruhsal tedavi amaçlı kullanılabilir. Nörolojik bozukluklar, omurga ağrıları, kas ağrıları, ortopedik rehabilitasyon, pediatrik rahatsızlıklar ve basınç ülseri gibi alanlarda kullanılabildiği gibi rahatlama, stres kontrolü, enerji blokajlarının açılması gibi için de uygulanmaktadır.
Tipik bir su terapisi, hastanın tedavisini sıcak terapi havuzu içerisinde görme şekli olarak da tanımlanabilir. Bu tedavilerde çeşitli teknikler kullanarak vücudunuzun suda farklı hareketleri yapabilmesini sağlayabilirsiniz
Suda tedavi ve bedensel çalıştırma teknikleri
- Su Meditasyonu: Suda meditasyon yaparken fondaki hafif müzik sayesinde stres altındaki organlarınızın rahatladığını hissedersiniz.
- Şifa Dansı: Hareket etmenin şifa gücü olarak da tanımlanan şifa dansı 1993 yılında Alexander George tarafından geliştirilmiştir. Çeşitli teknikler ile dansın birleştiği ve sıcak suda yapılan bu dans, hidrodinamik dalgalar ve spiraller kadar daire, “8” şekli uygulamaları ile tüm vücudun serbest bırakılması ve tekrar enerji kazanmasıyla bloke olmuş enerjilerin açılmasını sağlar.
- Ai Chi: Nefes tekniklerinin ve ileri direnç çalışmalarının sayesinde vücudun rahatlaması ve güçlenmesi esasına dayanır.
- Suda Koşu (Aqua Running-aquajogging): Bir su sporudur. Yüzmenin aksine, su koşucusu suda dik pozisyonda hareket eder. Genellikle havuzda yapılan bu spor Amerika’da kullanılan operasyon öncesi ve sonrası bir egzersizidir. Bu egzersizin yaşlı ve kilolu insanlara, eklemlere düşük baskı uygulaması ve suyun direncinin yüksek etkisinden dolayı uygun olduğu kanıtlanmıştır. Bu kombinasyon sayesinde kas ve eklem ağrıları önlenmiş olur.
- Watsu: Watsu derin rahatlama ve pasif su terapisi yapan bir su egzersiz formudur. Watsu, boy seviyesine kadar sıcak su dolu havuzda, pratisyen veya terapist yardımıyla dikkatli bir şekilde hareketlerin, gerilmelerin ve masajların yapıldığı bir su terapisi türüdür.
Diğer teknikler ise:
- Suyla Bütünleşme
- Suda Fiziksel Terapi
- Su Dansı
- Suda bedensel denge terapisi
- Jahara Tekniği
- Bad Ragaz Ring Metodu
- Halliwick
Tüm teknikler eğitim almış, konusunda uzman terapistler ve pratisyenler tarafından uygulanmaktadır.
Türkiye’deki kaplıcalar
Türkiye’de su içerisinde tedavi edilme yöntemleri gelişmemiş olmasına karşın kaplıca ve spa kullanımı son derece yaygındır. Kültürümüzün bir parçası olan Türk hamamında keselenme, kaplıcalara gelen sıcak ve şifalı termal sularda yüzmek son yoğun ilgi gören bir sağlık turizmidir. Suyun rahatlatma ve arındırma etkisi ağırlıklı olarak kullanılır.
Dünyadaki örnekleri kadar tedavi amaçlı kullanım alanı olmasa da Türkiye termal şifalı su kaynakları nedeni ile sağlık turizminin gözde ülkeleri arasındadır.
Avrasya, Afrika ve Arap levhalarının karşılaşma alanında bulunan Anadolu Levhası kırıklarla (fay) kaplıdır. Türkiye’de üç ana fay kuşağı yer alır: Kuzey Anadolu fayı, Doğu Anadolu fayı, Batı Anadolu Fayı. Bu nedenle Anadolu kaplıca, ılıca ve maden suları açısından zengindir. Türkiye’de 500’ünün şifalı olduğu bilinen, 1300’den fazla sıcak yeraltı suyu kaynağı bulunur.
Anadolu’da eski çağlardan itibaren sıcak sulardan yararlanılır. Bazı yerleşmeler termal kaynakların kenarına kurulmuştur: Hierapolis antik kenti Pamukkale‘nin yakılarında termal kaynaklara bağlı kurulmuştur. Cumhuriyetin ilk yıllarında kaplıcalar üzerinde bilimsel bakış açısıyla çalışılmıştır. BursaHierapolis antik kenti Pamukkale‘ ve Armutlu (Yalova) kaplıcaları modernize edilerek düzenlenmiştir.
Türkiye termal kaynak bakımından Avrupa’da birinci, dünyada yedinci sırada yer alır. Türkiye’de 46 ilde 190 kaplıca bulunur. Yerli termal turistlerin çoğunluğu Marmara (%43,8) ve Ege (%26,6) bölgelerindendir. Termal turizm özellikle kırsaldaki küçük ilçelerin gelişimine önemli katkı yapar.