X

Su ve tuz dengesi: Birlikte kullanımında dikkat etmeniz gerekenler

Daha yemeğin tadına bakmadan tuz ekleriz. Hayatın anlamını ve tadını yine tuz ile ifade ederiz. Tuzsuz erik düşünemeyiz mesela… İşte tuz bizim için böyle bir besindir. Bununla birlikte vücut için de son derece önemli görevleri vardır.

Vücudumuzun %70’i su olarak ifade edilirken, bazı uzmanlar bunu tuzlu su olarak ifade etmeyi tercih ederler. Vücudumuz için sadece suyun değil, tuzun da önemli olduğuna dikkat çekmek için.

Vücudun su içeriği son derece yüksektir ve susuzluk nedeni ile yaşanabilecek sağlık sorunları sürekli gündemdedir. Ancak, tuzun (NaCl) ve diğer minerallerin görevlerini de unutmamak gerekir.

Vücuttaki suyun oranı %70 dedik, bu sudaki tuz oranı ise yaklaşık %3’tür. Yani, vücudumuzdaki suyun %70’i tuzlu su olarak da ifade edilebilir. Yani vücudumuzdaki su, saf su değildir. Bu nedenle içtiğimiz suyun da saf olmaması tercih edilir.

Vücut içinde hücreler arası sıvı dengesini sağlayan sodyum, sofra tuzunda mevcuttur.

İçme suyu ne kadar safsa, yani mineralsiz ise, ilave olarak mineral almamız gerekir. Tabi ki, günlük mineral ihtiyacımızı sudan karşılayamayız. Bunun için günde 1 küvet dolusu su içmemiz gerekirdi.

İçtiğimiz su mineral yönünden zengin (özellikle sodyum ve klorür yönünden) ise fazla tuz tüketmemeye dikkat etmemiz gerekir. Örneğin, ters osmoz suyu tüketenlerin tuz tüketimlerini (sağlık koşulları da göz önünde bulundurularak) kısıtlamasına gerek yoktur. Hatta 1-2 bardak doğal maden suyu içebilirler veya hazırlayacakları sole (tuzlu su) suyundan ekleyerek günlük tuz miktarlarını tamamlayabilirler. Tabi, besinler ile birlikte fazla tuz alımına dikkat etmeleri gerekmektedir.

Vücudumuzdaki tuzun fazlalılığı ve azlığı ile ilgili sağlık sorunları sıklıkla duyarız. Günümüzde işlenmiş gıda ile birlikte fazlaca işlenmiş tuz tükettiğimiz bilinen bir gerçektir. Bu nedenle tuz tüketiminin azaltılması önerilmektedir, bununla birlikte, doğal tuz tüketimi ile işlenmiş, rafine tuz tüketimini birbirinden ayrı değerlendirmek gerekmektedir. Azaltılması gereken işlenmiş tuz olmalıdır. Tuz yetersizliği ise nadir görülmektedir.

Fazla tuz tüketirsek ne olur?

Diyelim ki tuzlu gıdalar tüketmeyi seviyoruz ve bolca da tuz ekliyoruz yediklerimize. İhtiyacınızdan daha fazla tuz tüketirseniz vücuttaki kalsiyum idrar ile birlikte atılır. Kalsiyum vücudun en fazla ihtiyaç duyduğu mineraldir ve vücutta oran olarak en fazla bulunandır. Kalsiyum eksikliği ise birçok rahatsızlığa neden olabilir; örneğin kemik erimesi ve kemik kırılma riskinde artış gözlemlenebilmektedir. 

Vücut içinde hücreler arası sıvı dengesini sağlayan sodyum, sofra tuzunda mevcuttur. Sodyum ayrıca, kasların kasılması ve sinir iletilerinin transferi için gereklidir. Tuz aynı zamanda sindirim sisteminde besinlerin emilimine yardımcı olmaktadır.

Tuz sadece tüketildiğinde değil, aynı zamanda harici olarak da kullanıldığında sağlık üzerinde olumlu etkileri bulunmaktadır. Örneğin, tuz ve su birlikte negatif enerjiyi üzerimizden atmaya dahi yardımcı olmaktadır.

Tuz ve su birlikte negatif enerjiyi üzerimizden atmaya dahi yardımcı olmaktadır.

Eski dönemlerden bugüne tuz ve su şifası bilinmekte ve kullanılmaktadır. Tuz odaları ve tuzlu su ile gargara yapmak gibi birçok yöntem mevcuttur.

İçmek için tuzlu su (sole) hazırlamak

Doğal kaynak sularından uzak yaşadığımız bu dönemde, su ile birlikte mineral alımımız azaldı. Bu nedenle içtiğimiz suyun kalitesini arttırmak adına mineral yönünden zengin tuzların içme suyuna eklenmesi gündeme gelmiştir.

Sole hazırlamak son derece kolay olduğu için her evde hazır bulundurulabilir ve kolayca hazırlanabilir:

Öncelikle 1 litrelik su alabilecek kapasitede cam bir kavanoz alınız. Ağzının kapatılabiliyor olması önemlidir. Kavanozun 4’te 1’ini (yaklaşık 26 gram) Himalaya tuzu kristalleri ile doldurduktan sonra üzerine 1 litre su ekliyoruz. Suyun klorsuz ve temiz olmasına dikkat ediniz. Suyu ekledikten sonra ağzını kapatıp karanlık bir yerde çözünmeye bırakıyoruz. Bu süreç için en az bir gün beklemek gerekir. Böylece %26’lık sole suyunuz hazır olur.

Sole hazırlamak son derece kolay olduğu için her evde hazır bulundurulabilir ve kolayca hazırlanabilir.

Bu soleyi içme suyunuza veya yemeklerinize ekleyebilirsiniz. Örneğin, günlük 2,5 litre su tüketiyorsanız, bu miktar için 1 çay kaşığı sole ekleyebilirsiniz. Yemeklere ise soleyi pişirdikten sonra eklemeniz önerilir. Soleyi kaynatırsanız, mineral kaybı nedeni ile besin değerini kaybedecektir.

Burun temizliğinde tuzlu su kullanımı

Türkiye’de yeni yeni duyulmaya ve kullanılmaya başlanılan burun çaydanlıkları (neti pot) ile sole suyunu buruna uygulamak daha kolaydır.

New York Burun ve Sinüs Merkezi doktorlarından Dr. Jordan Josephon, “Sinus Relief Now” adlı kitabında burun yapımızın günümüzdeki çevre kirliliğini kaldıramadığını ve bu nedenle sorunlar çıktığını, burnun aynı diş fırçalar gibi düzenli olarak temizlenmesi gerektiğini söylüyor. 2002 yılında 76 kişinin katılması ile yapılan bir çalışmada her gün düzenli olarak neti pot yapan alerjik rinitli ve sinüzitli hastalarda altı aylık takip süresinde daha az antibiyotik kullanımı olduğu ve bu kişilerin şikayetlerinin azaldığı gözlemlenmiştir.   

Neti potlar, demlik şeklinde aletlerdir. Eğer kolay bir şekilde piyasada bulamazsanız, evdeki demliklerden birini bu iş için kullanabilirsiniz. Demliği yarısına kadar klorsuz temiz su ile doldurunuz ve içine de bir çay kaşığı tuz, yarım çay kaşığı karbonat ilave edip iyice karıştırınız. 

Lavabonun önünde durup, başınızı yana ve öne eğip demliğin ucunu burnunuzun bir deliğine yerleştiriniz. Bütün yapacağınız tuzlu suyun bir delikten girmesini ve öbür delikten çıkmasını sağlamaktır. İnce plastikten yapılmış olan neti potlarda plastiği sıkarak suyun basınçla akmasını kolaylaştırabilirsiniz. Demliğin içerisindeki su bittikten sonra demliği tekrar doldurup tuzunu ve karbonat karıştırınız ve diğer burun deliğini kullanarak aynı işlemi tekrarlayınız.

Akıntı, alerji gibi burunları ile ilgili şikayetleri devam eden hastalar, her gün bir kez sabah kalktıklarında veya gece yatarken neti pot uygulaması yapabilirler.   

İlginizi çekebilecek yazı: Alkali su hakkında sık sorulan sorular: Zayıflamaya yardımcı olur mu?  

Oya Milli Sülün: Sulak bir ülke olan Hollanda'da doğup, büyümeme rağmen, kendimi bildim bileli bir bardak su içmez, üniversite yıllarında okurken de içme suyu ile ilgili hiçbir çalışma yapmak istemezken, yaşam beni "canlı su" uzmanı yaparak hayatın ne kadar ironik olduğunu kanıtladı. Ben de hayatın bana verdiği cevaba karşılık, suyun bilinmeyenlerinde önce bir güzel kayboldum sonra da kendimi de bulup çıktım… Siz de su deyip geçmeyin, çünkü SU: aşktır, sanattır, sevgidir, barıştır, bununla birlikte aynı zamanda şifadır, enerjidir, yakıttır, güçtür, bazen de afettir, seldir, çığdır...

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale