Stres yönetiminde en önemli adım: Kendinize iyi davranın
Yazılarımda sık sık yer verdiğim stres, hepimizin farkında olduğu gibi hayatımızın kaçınılmaz bir parçası. Selye (1956) günlük yaşam içerisinde değişikliğe neden olan, zihinsel ve fiziksel dengeyi bozan herhangi bir şeyi stres verici ve “stresör” olarak tanımlamıştır (Akt. Turan ve Poyraz, 2015). Stresi yönetmek için birçok yöntem mevcuttur. Bunlardan biri olan Braham’ın geliştirdiği DKBY (Değiştir – Kabul et – Boş ver – Yaşam Tarzını Yönet) modelinde bireylerin yaşadıkları stresi kontrol altına almaları ve yönetebilmeleri için dört aşamalı bir süreç öngörülmüştür (Özer, 2012).
Buna göre; kişi imkanı varsa içinde bulunduğu durumu değiştirmeli, kontrol edemediği durumları kabul etmeli, değiştiremeyeceği durumları kontrol etmek için gösterdiği çabayı boş vermeli, “yaşam tarzını yönet” adımında ise kişi gelecekte stres oluşturabilecek unsurlarla, egzersiz, diyet, rahatlama ve duygusal destek yoluyla bugünden mücadele etmelidir (Güçlü, 2001:102, Akt, Özer, 2012).
Braham’ın da öne sürdüğü gibi stres yönetiminde yaşam tarzımız çok önemli bir rol oynamaktadır. Düzenli uyumamız, düzenli beslenmemiz, ruhumuza ve bedenimize iyi gelecek aktivitelerde bulunmamız stres seviyemizi yönetme konusunda bize yardımcı olacaklardır. Özellikle stres yönetimi eğitimi verdiğim zaman başıma sık sık gelir. Katılımcılar bana “Rana Hanım, çok güzel söylüyorsunuz ama benim kendime ayıracak, kendim için güzel şeyler yapacak vaktim yok” derler. Peki ama bu neden böyle? Çoğu insan kendini durmadan eleştiriyor, hareketsiz bir hayat sürüyor, sağlıklı beslenmiyor, yeterince uyumuyor… Bu liste böyle uzar gider. Yani çoğu insanın kendine kötü davranmaya vakti var ama iş kendine iyi davranmaya gelince vakti yok.
Eğer gün içinde kendinizi acımasızca eleştiriyorsanız, mükemmeliyetçi tavırlar sergiliyorsanız, ruhunuzu dinlendirmek için molalar vermiyorsanız, dış dünyadan gelen stresle başa çıkmanız zorlaşabilir. Hayatta karşı karşıya geldiğimiz zorlayıcı olaylar, bizim kendimize pek de iyi davranmıyor oluşumuzla bir araya gelip stres seviyemizi daha da yukarı çıkarabilir. Peki ne yapacağız?
Kendimize iyi bakacağız, öz-bakım becerilerimizi geliştireceğiz. Beslenmemize, uyku düzenimize dikkat edeceğiz. Herhangi bir sağlık sorunumuz yoksa düzenli olarak egzersiz yapacağız. Gün içinde mutlaka ruhsal bakımımıza zaman ayıracağız. Ruhsal bakımdan kastım dans etmek, meditasyon yapmak, ilham verici kitaplar okumak gibi ruhumuza iyi gelecek, bizi şarj edecek aktivitelerde bulunmak.
Evet, maalesef çoğumuz telefonlarımızın şarjı ile son derece ilgiliyiz, ancak aynı ilgiyi kendimizi şarj etmek için göstermiyoruz. Bizim kendi gözümüzde telefonlarımız kadar değerimiz yok mu? Unutmamak gerekir ki biz kendimizi ne kadar şarj edersek stresle başa çıkmamız o kadar kolaylaşır. Çok kapsamlı bir konu olan stres yönetimi hakkında daha ayrıntılı bilgi almak isterseniz üç haftalık “Online Stres Yönetimi” eğitimime katılabilirsiniz. Eğitim hakkında bilgi almak için ise [email protected] adresine yazmanız yeterli. 2020 yılını “Hayatı Güzelleştirme Yılı” ilan ettim. Hayatı güzelleştirmeyle ilgili psikoloji egzersizlerini ise @ranakutvan Instagram hesabımdan paylaşıyorum.
Bu yazının tüm hakları Rana Kutvan’a ve Uplifers’a aittir. İzinsiz ve uygun şekilde referans verilmeksizin kopyalanması, çoğaltılması ve başka mecralarda paylaşılması kesinlikle yasaktır.
Kaynaklar:
Güçlü, N. (2001). “Stres Yönetimi” G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi Cilt 21, Sayı 1 , s. 91-109.
Özer, M. A. (2012). Çalışanlar İçin Verimlilik Anahtarı: Stres Yönetimi. TÜHİS İş Hukuku ve İktisat Dergisi Cilt: 24 Sayı: 1 – 2.
Selye, H. (1956) The Stress of Life. New York: McGraw-Hill.
Turan, Ş., Poyraz, C. A. (2015). Günlük Yaşam Stresiyle Baş Etmek için Kullanılan Psikoterapi Yöntemleri. Bilişsel Davranışçı Psikoterapi ve Araştırmalar Dergisi 3, 133-140.
İlginizi çekebilir: Öz-anlayış zamanı: Kendinize karşı anlayışlı olabilmeniz için bir egzersiz