Spermin büyüsü
Yunan mitolojisinde aşk ve güzellik tanrıçası olan Afrodit, bir efsaneye göre kral olan babası Uranüs’ün spermlerinden ve denizin köpüklü dalgalarından, yani iki ayrı spermden dünyaya gelmiş.
Çok iyi hatırlıyorum, küçükken bir kız arkadaşım bana spermin cilde çok iyi geldiğini söylemişti. Geçenlerde bu bilgiyi google’ladım ve karşıma çıkan tonlarca makaleden anladım ki, sperm gündüz kreminin yerini tutuyor.
Yani “sperm, cildin kolojenini arttırarak cilde parlaklık kazandırıyor. Böylelikle kişinin daha genç görünmesini sağlıyor. Ayrıca içinde C, B12, enzimler, hatta cinsel problemleri düzeltmeye yardımcı olacak amino asitler ve kasları güçlendirmeye yarayan kreatin maddesi bulunuyor. Bunlara ek olarak TGE Beta adı verilen, kadınların sindirim sistemlerini düzenlemeye yardımcı ve aynı zamanda kanserden koruyan bir madde daha içeriyor.”
Araştırmanın sonucu herhangi bir tartışmaya açık değil: ne yan etkilerinden, ne de başka faydalarından bahsediliyor.
Fransa’nın popüler kadın forumlarından aufeminin.com’daki forumlarda, kadınlardan biri şöyle bir yorumda bulunuyor: “Eşimin spermini gündüz kremi olarak kullanıyorum ve bu cildime yumuşaklık kazandırırken, aynı zamanda cildimin aydınlanmasına yardımcı oluyor.”
Gerçekten merak ediyorum… Araştırmanın bahsetmediği o yan etkiler arasında acaba kendine yabancılaşma yer almaz mıydı?
Spermin koşulsuz güzellik sırrı olduğuna inanmayanlar için, işte 2012 kadınlarını kayıtsız bırakmayacak başka bir neden daha:
“Sperm, kilo vermenizi sağlar!” (ünlem işareti mutluluktan sıçrayışa istinaden koyulmuştur.) Bu makalede de, yazar yine spermin kadın vücuduna faydaları üzerine bilimsel bir takım veriler sunuyor.
Tam bu noktada, içimden sadece yere oturup ağlamak geliyor.
Gerçekten daha ne kadar ileri gidilebilir?
Amerika’daki Nip Tuck benzeri estetik operasyonlarla ilgili dizi ve programlar yüzünden kadınlar, cinsel birleşimle daha genç ve güzel olabileceklerine inanmak durumunda kalıyorlar.
Her şeyden önce, gece kremine karşı gündüz kremi gereksinimi duyduğumuzu kim söyledi? Aslında bizleri güzel olmamız için ekstra çaba harcamamız gerektiğine inandıran, pazarlamaya dayalı bir oluşum değil mi? Sizce de cinsellik bu noktada bir günlük bakım seansına dönüşmüyor mu?
Güzellik uğruna aşktan vazgeçme (erkekle sperm gereksinimi için birlikte olma bilinci), kendine yabancılaşma ve güzellik kompleksine boyun eğme dünyasına hoş geldiniz!
Teşekkürler Yunan mitolojisi….