X

Sosyal medyadan kendinizi koruyun: Aldığınız “like”lar kadar mı güzelsiniz?

Sosyal medya. Hayatımızda ne kadar çok yer kapladığı tartışılmaz bir gerçek. Bize sunduğu çok güzel imkânları var sosyal medyanın. Sosyal medya sayesinde bir içeriği paylaşmak da, bir bilgiye ulaşmak da çok kolay. Sonra, sosyal medya bizleri birbirimize bağlıyor. Eskiden sizden uzakta yaşayan bir sevdiğinizin neler yaptığını sadece onunla yaptığınız konuşmalardan öğrenirken, şimdi günbegün tüm hayatına “şahit” olabilirsiniz, tabii onun paylaştığı kadarıyla. Biraz mekânları, biraz da zamanları yakınlaştırıyor denebilir bu haliyle. Birçok kişinin girişimci olmasına imkân veriyor, yeni iş tanımları yaratıyor. Listeyi uzatıp daha birçok katkısından söz edebiliriz.

Ancak, sosyal medyayı biraz farklı bir yönüyle ele alalım istiyorum. Bu, sadece bir platform, farklı formları var. Instagram’da fotoğraflarımızı, Twitter’da kelimelerimizi, YouTube’da videolarımızı, LinkedIn’de profesyonel çalışmalarımızı paylaşıyoruz. Facebook, Pinterest, Tumblr, Snapchat… Saymaya devam edebiliriz.

Her bir ortamda birer kimlik yaratıyoruz aslında. İşte bu yazının konusu tam da burada başlıyor. Kimliklerimiz bizi biz yapan unsurlardır. Hayatta birçok kimliğimiz varken; evlat, anne, sevgili, dost, iş arkadaşı vb., bunlara bir de “sosyal medya” kimliğimizin eklendiğini söylemek çok da yanlış olmaz. Diğerlerinin tamamında kimliğimizin tanımı karşımızdaki kişiyle özdeşken, farklı olarak burada karşımızda bir platform var; ancak o platformda birçok insan var.

Yaratılan “sosyal medya” kimlikleri yine diğerlerinden farklı olarak doğal bir yolla oluşmuyor. Hayatınıza giren biriyle en doğal haliyle oluşan bir kimlikten farklı olarak, siz yarattığınız algıyla bir kimlik oluşturuyorsunuz. Dolayısıyla “sahicilik” göreceli hale geliyor. Evet, herkes diğer kimliklerinde de karşısındakiyle en samimi halini paylaşmıyor olabilir, ancak kurulan bağlar gereği bir noktada karakterimiz bizi ele veriyor.

İnsan, doğası gereği karşılaştırma yapar, etiketleme yapar, kişileri, olayları bir önceki deneyimiyle karşılaştırır ve uygun yere depolar; bir nevi hayatta kalma mekanizması çalışır arka planda. Dolayısıyla bu alışkanlığımızla sosyal medyada da sıkça karşılaştırma yapıyoruz. Peki, sahici olmayan bir şeyle karşılaştırma yaptığımızda ne oluyor?

O her zaman güzel yerlerde gezen, güzel şeyler giyen, güzel şeyler yiyip içen, sürekli mutlu olan kişinin 7/24 öyle olduğu “yanılgısı”na kapılıyor insan. Sonra kendini onunla kıyaslayıp kendi kendini mutsuz ediyor. O kişi bir algıyı besliyor sadece. O, kendi için uygun gördüğü bir imajın peşinde ve sen de başkası tarafından yaratılan bir imajın peşindesin. Ne gereksiz değil mi?

Hepimiz önemsenmek, görülmek, beğenilmek isteriz. Doğamızda var. Ancak bu beğenileri bir fotoğrafın aldığı “like”lara bağlamak, yazılan bir cümlenin önemsenip önemsenmediğine, kaç kere “retweet” edildiğine göre karar vermek kadar yanlış bir şey olamaz. Çünkü aldığınız “like”lar kadar güzel, yapılan “retweet”ler kadar akıllı DEĞİLSİNİZ. Kendinizle ilgili farkındalığınızı ancak kendi içinize dönerek geliştirebilirsiniz, dışarıdan alınan bir sinyalle değil. Ve kendiniz için çizdiğiniz bir imaj varsa ona ancak kendinizi geliştirerek, değiştirerek, dönüştürerek ulaşabilirsiniz. Biraz ayna gibi; aynadaki görüntü bizi yansıtır ama zahiridir. Esas olan kişinin kendisidir. Sen kendini değiştirmeden aynadaki yansımanı değiştiremezsin.

Kişinin kendine yapabileceği en büyük kötülüklerden biri, kendi değerini bir başkasının onayına bağlamaktır. Sosyal medyada aldığınız onay kadar herhangi bir şey değilsiniz. Olduğunuz kadar herhangi bir şeysiniz. Olduğunuz kadar akıllı, olduğunuz kadar nazik, olduğunuz kadar duyarlı birisiniz; yarattığınız imaj kadar değil. O nedenle üzerinde çalışılması gereken her zaman kişinin hayattaki imajıdır; sosyal medyadaki değil. Siz zaten olduğunuz hali nasıl ki hayatınızın diğer platformlarında yaşatıyorsanız, sosyal medyada da yaşatabilirsiniz. Hem de “farklı” gözükme zahmeti olmadan. Çünkü zaten olduğunuz halinizle farklısınız, değerlisiniz ve özelsiniz.

Hayatlarımızda başka başka birçok onay mercii yaratıyoruz kendimize, sosyal medyanın bunlardan biri olmasına hiç gerek yok. Kişinin kendi için yapabileceği en iyi şey, özgüvenini herhangi bir koşula bağlamamak olur. Gerçek özgüven içten beslenir; dışarıdan değil.

Sosyal medyanın imkânlarından yararlanmaya devam edelim; ancak bunu yaparken odak noktamızı kaybetmeyelim.

İlginizi çekebilir: Bahar temizliğinin tam zamanı: Zihnimizin tozunu almakla başlayalım mı?

Ceyda Tepret: İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği bölümü mezunudur. Koç Üniversitesi’nde MBA eğitimi alıp, Madrid’deki IE Business School’da International MBA programında eğitimini tamamlamıştır. Pazarlama alanında bir kariyer tercih etmiştir ve bu alandaki çalışmalarına devam etmektedir. İnsan davranışları ve psikolojiye duyduğu ilgi onu koçluk eğitimi almaya yöneltmiştir. ICF sertifikalı profesyonel bir koç olarak, danışanlarına kendi yolculuklarında destek vermektedir. Pazarlama profesyoneli kimliğiyle marka hikayelerinin, profesyonel koç kimliğiyle de insan hikayelerinin peşindedir.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale