dummy

Sonsuz kaydırma: Beynimiz neden bağımlı hale geliyor?

Sosyal medya platformları, özellikle de TikTok ve Instagram Reels gibi kısa video formatları, beynimizin ödül sistemini doğrudan etkileyerek hızlı ve sürekli bir dopamin salınımına neden olmaktadır. Dopamin, motivasyon, ödül ve hazla ilişkili bir nörotransmitterdir. Normalde, bir başarı elde ettiğimizde, keyifli bir sohbet yaptığımızda veya yeni bir şey öğrendiğimizde salgılanır. Ancak, sosyal medyanın sunduğu hızlı ve çaba gerektirmeyen ödüller, doğal dopamin döngülerimizi bozarak bizi anlık tatmine bağımlı hale getirebilir.

dummydummy

Bu bağımlılık, özellikle ergenler ve genç yetişkinler için büyük bir risk oluşturmaktadır. Beyin gelişiminin önemli bir aşamasında olan genç bireyler, hızlı dopamin döngülerine maruz kaldıkça sıkılganlık, tahammülsüzlük ve odaklanma problemleri yaşayabilirler. Uzun süre boyunca kısa içeriklere maruz kalmak, daha karmaşık ve uzun vadeli hedeflere odaklanmayı zorlaştırabilir. Gelin birlikte dopamin döngümüzün hızlı ve sık uyaran ile nasıl bozulduğuna bakalım.

Dopamin döngüsü nasıl bozuluyor?

Kısa ve eğlenceli videolar izlediğimizde beynimiz sürekli olarak “bir tane daha” diyerek daha fazla dopamin talep eder. Bu döngü şu şekilde işler:

  • Hızlı ödüller: Eğlenceli bir video izlediğimizde dopamin salgılanır. Beyin bunu bir ödül olarak kaydeder.
  • Beklenti artışı: Bir sonraki videonun da aynı hazzı sağlayacağı umuduyla kaydırmaya devam ederiz.
  • Daha fazla tüketim: Beyin, giderek daha fazla dopamin talep eder ve kısa sürede tüketilen içerik miktarı artar.
  • Bağımlılık gelişimi: Zamanla, beyin bu tür hızlı ödüllere alışır ve daha uzun süreli dikkat gerektiren aktivitelerden keyif almak zorlaşır.

Bu süreçte, kullanıcılar sıkılmaktan korkar hale gelir. Boş kaldıkları her an, sosyal medya açma refleksi geliştirirler. Gerçek dünyadaki aktiviteler, sosyal medyanın sunduğu anlık hazlara kıyasla daha az ilgi çekici hale gelir.  Çünkü gerçek hayatın içinde ki aktiviteler için çaba sarf etmemiz ve sabırlı olmamız gerekmektedir. Kitap okumak, ders çalışmak, sohbet etmek veya derinlemesine düşünmek zaman içinde zorlaşabilir.

TikTok ve reels’in dikkat üzerindeki etkileri

Araştırmalar, kısa videoların sık tüketilmesinin dikkat süremizi kısalttığını gösteriyor. Özellikle genç bireylerde bilişsel esneklik azalıyor, derin düşünme kapasitesi düşüyor ve uzun vadeli hedeflere odaklanmak zorlaşıyor.

Birçok kişi, uzun vadeli ödüller için gereken sabrı gösteremez hale geliyor. Okulda ders çalışmak, bir projeyi tamamlamak veya yeni bir beceri geliştirmek, sosyal medyanın sunduğu anlık hazlarla kıyaslandığında daha zor ve sıkıcı görünüyor. Bunun sonucunda:

  • Akademik performans düşebilir.
  • İş hayatında üretkenlik azalabilir.
  • Sosyal ilişkilerde derinlik kaybolabilir.
  • Hızlı tüketim alışkanlıkları gelişebilir.

Bu etkiler, kişinin genel yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir ve daha az tatmin edici bir yaşam tarzına yol açabilir.

Dopamin toleransı ve sosyal medya

Beynimiz zamanla daha fazla dopamin talep etmeye başlar. Bu da bir tür dopamin toleransı oluşturur. Başlangıçta keyif veren içerikler bir süre sonra yetersiz gelmeye başlar ve kullanıcılar daha fazla, daha hızlı ve daha yoğun içerik tüketmeye yönelir.

Bu tolerans seviyesi yükseldikçe, gerçek hayattaki ödüller yetersiz hale gelebilir. Günlük aktiviteler daha az tatmin edici hissettirebilir ve kişi sosyal medyadan uzak kaldığında huzursuzluk ve tatminsizlik hissedebilir. Bu da dijital bağımlılığın gelişmesine neden olabilir.

Bunun yerine ne yapabilirsiniz?

Sosyal medyanın zararlarından kaçınmak tamamen kopmayı gerektirmez. Önemli olan, bilinçli kullanım ve dopamin seviyelerini doğal yollardan dengelemektir. İşte bazı öneriler:

  • Sınırlar belirleyin: Kendinize günlük sosyal medya süresi belirleyin ve bu sınırı aşmamaya çalışın. Uygulamaların sunduğu ekran süresi sınırlarını kullanabilirsiniz.
  • Daha uzun formatta içerikler tüketin: Sesli kitap okumak, belgesel izlemek ya da podcast dinlemek gibi içerikler beyninizin derin düşünme kapasitesini destekler.
  • Gerçek ödüller peşinde koşun: Sosyal medyanın sunduğu hızlı dopamin yerine, spor yapmak, doğada vakit geçirmek, meditasyon yapmak veya yaratıcı aktivitelerle uğraşmak gibi daha sağlıklı dopamin kaynakları keşfedin.
  • Sosyal medyayı aktif kullanın: Pasif bir izleyici olmak yerine, yaratıcı içerikler üretmek veya eğitici içerikler takip etmek sosyal medya deneyiminizi daha bilinçli hale getirebilir.
  • Dijital detoks yapın: Gün içinde belli saatlerde sosyal medyadan uzak kalmak, beyninize yeniden dengelenme şansı verebilir.
  • Gerçek hayattaki bağlantılarınızı güçlendirin: Yüz yüze iletişime daha fazla vakit ayırarak sosyal ilişkilerinizi güçlendirin.
  • Mindfulness ve meditasyon pratikleri yapın: Zihninizi sosyal medyanın uyarıcı etkilerinden arındırmak için nefes egzersizleri ve farkındalık çalışmaları yapabilirsiniz.
  • Sıkılmaya izin verin: Sıkılmak, yaratıcılığı tetikleyen önemli bir süreçtir. Sürekli sosyal medyaya yönelmek yerine, zihninize dinlenme alanı açın.

TikTok ve Reels gibi platformlar, eğlenceli ve öğretici içerikler sunabilse de, sınırsız kaydırma döngüsü içinde kaybolmak, dikkat süremizi kısaltabilir ve dopamin bağımlılığına yol açabilir. Bilinçli kullanım ve doğal dopamin kaynaklarını artırmak, hem ruh sağlığımızı korumamıza hem de hayatımızı daha verimli hale getirmemize yardımcı olabilir.

Unutmamamız gerekir ki dijital dünyayı bilinçli kullanarak gerçek hayatla daha derin bir bağ kurabilir, anın tadını çıkarabilir ve uzun vadeli hedeflerinize daha kolay odaklanabiliriz.

İlginizi çekebilir: Yılın bitişi ve psikolojik yansımaları: Kapanış, yeniden başlangıç ve kendine şefkat gösterme

Nazlı Şerifoğlu Kaya: 2015 yılında İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin Psikoloji bölümünden mezun olduktan sonra 2017 yılında Polonya’nın Varşova kentinde bulunan The University of Social Science and Humanities (SWPS) Üniversitesi'nde Klinik Psikoloji Yüksek Lisans eğitimimi tamamladım. 2017'de Türkiye’ye dönüş yaptıktan sonra farklı kurumlarda danışanlarıma bireysel terapi alanında hizmet vermeye başladım. EMDR, bilişsel davranışçı terapi, şema terapisinin yanı sıra sanat terapisi odaklı olup ergen ve yetişkinlerle çalışmaktayım.

Anne evi rahatlığında seçimler: Anneler Günü’ne özel içinizi ısıtacak hediye önerileri

“An-ne”; iki hecesine dünyaları sığdıran; güven, sıcaklık, huzur, sevgi ve daha nice güzel duyguyla bizleri kucaklayan, yorgun günlerin ilacı, mutlu anların ortağı, düştüğümüzde koştuğumuz, sevincimizi ilk paylaştığımız o eşsiz kahraman. İki hece ama içinde bir ömür saklayan… Anne demek bir evin kalbi demek, sevgiyle hazırlanmış sofralar, kahve fincanında biriken mutlu anılar, bir koltukta kurulan huzur, sıcak bir evin rahatlığı demek. Çünkü bir annenin dokunduğu her şey, dünyayı biraz daha yaşanır kılar. İşte bu yüzden Anneler Günü yaklaşırken bu yıl onlara sadece bir hediye değil, hissettirdikleri o tarifsiz sıcaklığı, huzuru, ‘anne evi rahatlığını’ hediye etmek gerek. Ne de olsa her şeyin en iyisini, güzelini, rahatını, konforlusunu hak eden onlar.



Geçmişten günümüze dönüşümler geçirmiş olsa da bu özel ve anlamlı günün değişmeyen en önemli özelliği, kalbimizde ayrı bir yeri olan annelerimizi onurlandırmak için bir fırsat sunuyor oluşu. Şüphesiz ki annelerimizin bize kattığı güzellikleri bir güne sığdırmak mümkün değil ama bu özel günde özenle seçeceğimiz küçük bir hediye, onların bizim için ne kadar değerli olduğunu hissettirmek için şahane bir fırsat olabilir. Önemli olan, seçtiğimiz hediyeye sevgimizi katmak; tıpkı onların her lokmaya, her bakışa kattığı sevgi gibi. İşte birkaç sıcak öneri:

‘Anne kucağı’ gibi: Konforu eve taşıyacak hediyeler

Anne kucağının o benzersiz sıcaklığı, en zor zamanların bile en güzel ilacı değil mi? Ve evet aslında hiçbir hediye tam anlamıyla o sıcaklığı vermeye yetmez ama yine de biraz da olsa yaklaşabilir. Film keyfi için sıcacık ve yumuşacık bir battaniye, polar bir sabahlık, rahat terlikler, evin her köşesini anne sıcaklığına büründürecek ev tekstili ürünleri, yastıklar, kırlentler ve çok daha fazlası ile annelerinize bu Anneler Günü’nde huzur ve konforu hediye edebilirsiniz.

‘Anne eli değmiş’ gibi: Kişisel bakım ürünleri

Annelerimizin dokunduğu her yeri güzelleştirdiği aşikar… ‘Anne eli değmiş gibi’ dendiğinde her ne kadar lezzetli yemekler akıllara gelse de, bir atkının düğümünde, bir buklenin düzeltilmesinde de aynı özen var. Bazen son bir anne dokunuşu her şeyi bambaşka yapabilir. Annenizin kendisine de en az başkalarına gösterdiği kadar şefkatle ve özenle yaklaşması için kişisel bakım ürünlerinden şahane hediyeler seçebilirsiniz. Parfümler, cilt bakım ürünleri, saç şekillendiriciler, makyaj setleri ve çok daha fazlası bu özel günde annenizin yüzünde güller açtırabilir.

‘Annemin tarzı’ gibi: Zamansız, şık ve özel parçalar

Bazı parçalar vardır, bize hep annemizi hatırlatır. Onun yıllardır severek taşıdığı bir fular, özel günlerde takındığı bir broş ya da gençliğinden kalma bir ceket… Şimdi, o hatıraların yanına çok daha özellerini eklemenin tam zamanı. Zarif elbiseler, şık altın takılar, birbirinden güzel aksesuarlar, rahat ayakkabılar, yazlık kombinlerini tamamlayacak parçalar ve çok daha fazlası Anneler Günü’nde harika hediyelere dönüşebilir.

‘Anne sofrasından fırlamış’ gibi: Sofralara renk ve lezzet katan detaylar

Anne sofrası; her tabakta ayrı bir hikaye, her kasede ayrı bir emek ama hepsinde aynı lezzet. Kimi zaman dört gözle beklenen bayram sofralarının, kimi zaman okuldan eve dönüşte karşılayan leziz yemeklerin yıldızı annelerin sofralarını daha da güzelleştirecek, mutfakta geçirdikleri zamanları kolaylaştıracak pratik ve şık ürünler harika hediyeler olmaz mı? Şık yemek takımları, renkli masa örtüleri, kahve makineleri, mutfak robotları, airfryer’lar ve çok daha fazlası tek bir tık uzağınızda.

Pazarama’da ‘anne evi rahatlığında’ alışveriş

Annenize hissettirmek istediğiniz tüm bu duygular, bir hediyeye sığabilir mi? Belki tam olarak değil, ama Pazarama’da, onun kalbine dokunacak seçenekler sizi bekliyor.

Pazarama, binlerce ürün seçeneği, avantajlı fiyatlar, çok kanallı erişim imkanı ve güvenli ödeme alternatifleriyle size anne evi rahatlığında bir alışveriş deneyimi sunuyor. Bir hediye seçin, içine sevginizi katın ve annenize onu ne kadar çok sevdiğinizi bir kez daha gösterin. Aradığınız her şey Pazarama’da.

Ayrıca Anneler Günü’ne özel şahane kampanyalar da sizi bekliyor. Pazarama üzerinden yapacağınız 750 TL ve üzeri alışverişlerde geçerli “HEDIYE125” kupon kodu ile 125 TL indirim fırsatı yakalayabilir, eğer Pazarama Plus üyesi iseniz aynı tutardaki alışverişleriniz için “PLUS200” kupon kodunu kullanarak 200 TL’lik özel indirimden faydalanabilirsiniz. Hepsi ve daha fazlası için hemen tıklayın, tam anneme göre’ diyeceğiniz hediyeleri kaçırmayın.  Her şeyin en iyisini hak eden anneler için, bu Anneler Günü’nde sadece bir hediye değil, bir “teşekkür” armağan edin.

*Bu yazı Pazarama katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp