X

Sonbahar mevsimine geçişi kolaylaştıracak öz bakım önerileri

Eylül geldi çattı… Sıcaklar hala etkisini fazlasıyla gösteriyor olsa da iş, okul, mevsim değişimi gibi pek çok açıdan yeni bir dönemin başlangıcı olan Eylül ayı sonbaharın huzur veren, sakin havasının da gelmekte olduğunun habercisi. Öyleyse, gelin sonbahar enerjisi ile yavaşlamaya, kendimize dönmeye ve değişimin tadını çıkarmaya başlayalım. 

Dönüşen doğayla birlikte değişen ihtiyaçlarımızın karşılanabilmesi ancak, sonbaharın romantik, hüzünlü ve nostaljik aurasıyla uyumlanmamızla ve bu harika mevsime özel pratikleri hayatımıza dahil etmemizle mümkün. Dolayısıyla her mevsim geçişinde olduğu gibi, sonbahar mevsimine geçiş yaparken de bedenimizi, zihnimizi ve ruhumuzu yavaşlatabilecek alışkanlıklarla yeni döneme hazır olmamız daha iyi ve mutlu hissetmemiz için son derece önemli.

Sonbaharın ‘yavaşla ve dinlen’ çağrısına kulak vermeye, doğada gerçekleşen muhteşem değişimleri izlemeye ve sizi hem içten hem de dıştan besleyecek pratikleri uygulamaya hazırsanız hemen başlayalım. İşte kişisel bakımdan dekorasyon değişikliklerine, sonbahar mevsimine geçiş yapmayı kolaylaştıracak, sizi hem fiziksel, hem zihnsel hem de ruhsal olarak destekleyecek öneriler:

Hasat şenliğinin tadını çıkarın

Kış mevsimiyle birlikte doğa tüm canlılığını kaybetmeden önce, adeta ‘köprüden önce son çıkış’ olan bu muhteşem mevsim aynı zamanda toprağa ekilen tohumların mahsullerinin de toplandığı zaman. Mevsim meyve ve sebzelerinin en lezzetlilerinin ve tazelerinin tezgahlarda yerini almaya başladığı sonbahar aylarında bahçenizde son kalan güzellikleri de toplamayı unutmayın. Bahçeniz yoksa, yaşadığınız yere yakın kırsal alanları ziyaret edin ve dalından topladığınız mahsülleri sofranıza taşımanın hazzını yaşayın. Sonbaharda bolca bulunan meyvelerle reçeller, sebzelerle turşu ve konserveler hazırlayarak, derin dondurucuda saklanacak hale getirerek ya da kurutarak kışa hazırlık yapın. Kurutulmuş çiçekleri evinizin farklı köşelerine yerleştirin ya da lavanta keseleri hazırlayıp gardırobunuza asın. Doğada kendiliğinden yetişen adaçaylarını toplayarak kurutun ve demet haline getirip tütsü olarak kullanmak ya da bitki çayı olarak tüketmek üzere kilerinizde saklayın. Üzüm bağlarını ziyaret edin ve bağ bozumu etkinliklerine katılın. Aylarca emek verilerek yetiştirilmiş, doğa ananın şefkatli elleriyle büyütülmüş ürünlerin hasat edilmesine sahip olmak, size şükran ve duygu dolu bir deneyim yaşatacak. 

Sonbahar meyve ve sebzeleriyle en sevdiğiniz yemekleri yapın

Mevsime uyum sağlamanın ve geçişi kolaylaştırmanın en etkili yollarından biri hiç şüphesiz bedeni de mevsim koşullarına uygun hale getirmek. Sonbahar mevsiminde beslenme düzeninize ısınmanıza yardımcı olacak kök sebzeleri ve baharatları ekleyebilir, kalori alımınızı artırabilirsiniz. Bu mevsimde tarçın, pumkin spice, zerdeçal ve zencefil gibi baharatlarla zenginleştirdiğiniz yemekler, metabolizmanızı hızlandırmanın yanı sıra zengin ve besleyici içerikleriyle bağışıklık sisteminizin ihtiyaçlarını da karşılayacak.

Sonbahar mevsimine özel, vücudunuzun ihtiyaç duyduğu besin öğelerince zengin üzüm, incir, kızılcık, hünnap, böğürtlen, frambuaz, kuşburnu, elma, nar, armut, mandalina, portakal, greyfurt, muz, ayva, cennet hurması, kivi, muşmula ve kuşburnu gibi meyvelere; kereviz, yer elması, pırasa, beyaz lahana, kırmızı lahana, Brüksel lahanası, brokoli, karnabahar, ıspanak, şalgam, pancar, beyaz turp, siyah turp, kırmızı turp, havuç, balkabağı, tere, maydanoz, marul, biberiye, mantar, domates, patlıcan, taze fasulye, börülce, mısır, dolmalık biber, salatalık, acur, kabak, fesleğen, tere ve pazı gibi sebzelere/yeşilliklere sofralarınızda yer açın. Bu malzemeleri kullanarak hazırlayabileceğiniz lezzetli yemekler için Sonbahar sebzeleriyle hazırlanan birbirinden lezzetli, pratik ve besleyici vegan yemek tarifleri yazımıza göz atabilirsiniz. Mevsim meyve ve sebzeleriyle hazırlayacağınız yemekler, sadece karnınızı değil, ruhunuzu da doyuracak!

Hareket rutininizi, dışarısı serin de olsa açık havaya taşıyın

Dışarısı yaz mevsimine göre daha soğuk olsa bile, yakındaki bir parkta, sahilde ya da koruda yürüyüş yapmayı deneyin. Yürüyüşünüz sırasında eve götürmek üzere yaprak ve çam kozalakları toplayın ya da bir banka oturarak manzarayı izlerken sıcak bir şeyler için. Birkaç dakikalık bir meditasyon sonrası yürüyüşünüze devam edin. Ne yapıyor olursanız olun, acele etmeyin. Kendinize yavaşlamak için izin verin.

Yoga yapıyorsanız, matınızı da yanınıza alın ve doğa yürüyüşünün ardından zihninizi ve bedeninizi rahatlatacak bir yoga akışı yapın. Depresyon ve kaygı belirtilerini azaltarak hem zihninizi hem de bedeninizi rahatlatacak ve esnetecek yoga pratiklerini bu kez, doğanın muhteşem renklerinin ortasında, kurumuş yaprakların üstünde yapmayı deneyimleyin. Havanın berraklığı, doğanın sessizliği, güneye göç eden kuşların huzur verici sesleri arasında kısa süreliğine bile olsa vakit geçirmenin ruhunuza ne kadar iyi geldiğini duyumsayın. Özellikle gün batımlarında ve gün doğumlarında doğayla uyumlanmanın ve çevrenizdeki güzelliklere ‘anda kalarak’ odaklanmanın tadını çıkarın.

İlginizi çekebilir: Zihninizi rahatlatmak için uygulayabileceğiniz 8 yoga pozu

Evde SPA günüyle kendinizi şımartın

Havanın yağmurlu ya da soğuk olduğu bir günde, banyonuzu SPA’ya dönüştürmek kadar ruhunuzu ve bedeninizi rahatlatacak bir aktivite olmayacaktır. Kokusunu en sevdiğiniz mumlarınızı yakın, ışıkları loş hale getirin, tütsü ya da aromaterapi yağlarıyla rahatlatıcı bir SPA atmosferi yaratın. Sakin bir zen müziği, tarçın kokulu bir banyo topu, sıcak bir içecek, kurutulmuş çiçekler… Daha fazlasına ihtiyacınız olmadığı gibi, sadece birkaç küçük değişikliğin bile modunuzu ne kadar değiştireceğine inanamayacaksınız! Sıcak suyun içinde biraz bekleyip rahatladıktan sonra, cildinizi nemlendirecek bir losyonla ya da doğal bir aromaterapi yağıyla masaj yapın. Rahatlamak için lavanta ve yasemin kokularını tercih edebilirsiniz. Yüzünüze maskenizi koyduktan, manikür ve pedikürünüzü tamamladıktan sonra ise, bekleme süresinde bornozunuzla koltuğa rahatça yerleşerek size keyif veren bir filmi tekrar izleyebilir ya da kitap okuyabilirsiniz. Tatsız sürprizlerle karşılaşmamak için maskeyle uyuyakalmamaya dikkat edin. 🙂

İlginizi çekebilir: En etkili esansiyel yağlar, kullanım alanları ve faydaları

Bal kabağı maskesiyle cildinizi tazeleyin

Sonbahar denilince akla ilk gelen sebzelerden biri olan balkabağı, anti-inflamatuar ve antioksidan yönünden oldukça zengin bir sebze. Bedeni içten olduğu kadar dıştan da besleyen bu mucizevi besin, içeriğindeki antioksidanlar sayesinde cildin yaşlanma belirtileriyle savaşmasına destek olurken, yoğun güneşe maruz kalan cildin onarılması konusunda da oldukça başarılı. İçeriğindeki enzimler sayesinde cildin üst tabakasındaki ölü derileri soyan, bu yolla çok daha aydınlık, parlak ve pürüzsüz bir cilde sahip olmanızı sağlayan balkabağını, cilt bakım rutininize dahil edebilirsiniz.

Bal kabağı maskesi tarifi:

3 yemek kaşığı kil (bentonit kil kullanabilirsiniz), 2 yemek kaşığı bal kabağı püresi, 1 çay kaşığı bal ve 1 çay kaşığı sütü bir kapta karıştırarak yüzünüze uygulayın ve 20 dakika kadar yüzünüzde beklettikten sonra bolca suyla durulayın. Balkabağının nefis kokusuyla kişisel bakım zamanınızı aromaterapi seansına da çevirmeyi ve canlı turuncu renginin yüzünüzdeki komik görüntüsüyle eğlenceli fotoğraflar çekmeyi unutmayın!

Dekorasyonunuza sonbahar dokunuşları yapın

Yaz döneminde genelde dışarıda vakit geçirdiğimiz için evlerimizin ne halde olduğuna pek önem vermesek de, sonbaharla birlikte tüm aktivitelerimiz tekrar evlerimize taşınıyor. Bu nedenle sonbahar aylarında dekorasyonla ilgili yapmanız gereken en önemli ve ilk değişikliklerden biri evinizi daha ferah ve geniş hale getirmek. Bunun için önce fazlalık olan her türlü eşyadan kurtulmanız gerekiyor. Yazlık eşyaları ve sadece yaz döneminde kullandığınız portatif klima, vantilatör, ince kilim gibi sonbaharda işlevsiz hale gelecek olan her şeyi ortalıktan kaldırarak işe başlayın. Kullanmadığınız ve artık kullanmayacağınızı düşündüğünüz tüm eşyaları ikinci el olarak ya da ihtiyaç sahipleriyle paylaşarak elinizden çıkarın. Evinizde kapsamlı bir sonbahar temizliğine girişin ve fiziksel temizlik sonrasında, enerjisini de temizlemek ve canlandırmak için adaçayı yakın. Temizlik bittikten sonra artık dekorasyonunuzu sonbahara uygun hale getirmeye hazırsınız!

Doğal ahşap detaylar, kurutulmuş çiçekler, yapraklar, kozalaklar, minik bal kabakları, yumuşacık peluş battaniyeler, örgü şallar, ekoseli koltuk örtüleri, yün kilimler ya da halılar evinizi sonbahara hazırlamanıza yardımcı olacak. Ayrıca evinizdeki mobilyaların ya da duvarların rengini değiştirmek gibi bir niyetiniz varsa, koyu yeşil, petrol mavisi gibi koyu renklerle yapacağınız küçük dokunuşlarla evinize sonbahar havasını getirebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Sonbahar temizliği: Mevsim geçişini kolaylaştıracak temizlik önerileri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 



İlgili Makale