X

Yazlık kıyafetleri sonbahara uyarlamanıza yardımcı olacak ipuçları

Eylül-Ekim ayları biraz sıcak biraz rüzgarlı biraz da yağışlı geçse de ara ara kendini iyice hissettiren sonbahar serinliği kombinlerimizi de etkilemeye başladı. Havaların gelgitli olduğu, güneşin kendini bir gösterip bir kaybolduğu, gündüzlerin zaman zaman sıcak, gecelerinse serin olduğu, sürprizlerle dolu sonbahar, gardırobumuzda hala duran yazlık kıyafetleri deri ceketlerle, trikolarla, hırkalarla, jeanlerle, bootielerle, şallarla ve trençkot gibi anahtar parçalarla bir araya getirerek, stil sahibi sonbahar kombinleri yaratabileceğimiz harika bir mevsim.

Yazın enerjisine ve hafifliğine doyamayanlar ancak sonbahara da yavaş yavaş alışmak isteyenler için sonbahar günlerinde stilinize çarpıcı bir hava katma garantili, yazlık kıyafetlerinizle kolayca kombinlenebilecek, zamansız ama bir o kadar da modern ve şık parçaları sizler için bir araya getirdik.

Deri ceketler

Yaz mevsiminin en sevilen parçaları olan jean şortlarla, şifon elbiselerle ve eteklerle rahatlıkla kombinleyebileceğiniz deri ve süet ceketler, sonbahar mevsiminde en çok tercih edilen, anahtar parçaların başında geliyor. Kıyafetlerinizin rengine uygun şekilde siyah ya da kahverengi deri ceketlerinizi basic parçalarla bir arada kullanarak şık sonbahar kombinleri yaratabilir, canlı renklerdeki deri ceketlerle iddialı ve cesur bir tarz yakalayabilirsiniz. 

Kovboy botları

Son birkaç sezondur oldukça popüler olan ve bu yılda kombinlerde sık sık göreceğimiz hem spor hem de şık sonbahar kombinlerini dikkat çekici kılan parçaların başında gelen kovboy botlarını, skinny jeanlarin yanı sıra jean şortlarınızla kombinleyebilir; elbiselerinizle, basic tişörtlerle ve eteklerinizle de kullanarak bohem bir stil yaratabilirsiniz.

Oversized blazerlar ve trençkotlar

Sonbahar mevsiminde dışarıya çıkarken şıklığımızı tamamlayan en önemli parçalar olan blazer ceketler ve hafifliğiyle her mevsim şık kombinlerin kurtarıcısı olan trençkotlar, bu sezon birkaç beden büyüyerek maskülen stillerde karşımıza çıkıyor. Uzun veya kısa tercih edebileceğiniz oversized ceketleri ve trençkotları kombinlerinizde çizmelerle veya topuklu ayakkabılarla kullanabilir, daha feminen bir görünüm elde edebilirsiniz.

Triko hırkalar ve kazaklar

Yaz mevsiminde kullandığınız askılı elbiselerinizin ya da jean şortların üzerine giyeceğiniz bol triko kazaklar ve hırkalarla zahmetsiz olduğu kadar bir o kadar da şık sonbahar kombinleri yaratabilirsiniz. Gün içinde havanın sıcak olduğu zamanlarda üstünüzü değiştirmenize gerek kalmaksızın, pratik şekilde kullanabileceğiniz bu muhteşem ikilileri dilerseniz sneakerlarla, dilerseniz de bootielerle ya da çizmelerle kombinleyerek spor-şık bir stil yaratabilirsiniz.

Uzun kollu bluzlar

Yaz mevsiminde tek parça olarak giydiğiniz tulumlarınızı ya da elbiselerinizi sonbaharda da değerlendirmenin en iyi yollarından biri içlerine uzun kollu bluzlar giymek. Özellikle transparan ya da basic bluzlarınızı elbiselerinizin ve tulumlarınızın içine giyerek stil sahibi ve yaratıcı sonbahar kombinleri oluşturabilirsiniz.  

Triko elbiseler ve takımlar

Bu sonbaharın en öne çıkan trendlerinden biri hiç şüphesiz triko elbiseler ve takımlar. Özellikle havanın görece daha serin olduğu akşam saatlerinde dışarı çıkarken ‘ne giysem’ derdinden kurtaran triko elbiseleri ve takımları deri kemerlerle ve deri ceketlerle kullanarak stilinizi zenginleştirebilir, topuklu ayakkabılarla kombinleyerek şık ve sofistike görünümler elde edebilirsiniz.

Şallar

İnce şallar her mevsimde olduğu gibi sonbahar mevsiminde de hem kombinlerimizin tamamlayıcısı, hem de hava serinlediğinde üstümüze alabileceğimiz pratik parçalar olarak en sık kullandığımız parçaların başında geliyor. İnce kumaşlardan yapılmış büyük boyutlardaki şallarınızı boynunuzda ya da omuzlarınızda taşıyabilir, farklı bağlama stilleriyle bluz haline getirebilirsiniz.

Yağmurluklar ve yağmur botları

Sürprizlerle dolu olan sonbahar mevsiminde sıcak ancak yağışlı olan havalarda mont giymek pek de akıllıca bir tercih değil. Bu noktada ince ve taşıması kolay yağmurluklar ve yağmur botları en büyük kurtarıcımız haline geliyor. Yazlık kıyafetler giyecek kadar sıcak ancak yağışlı olan havalarda üzerinize giyebileceğiniz yağmurluklarla ve yağmur botlarıyla hem aniden bastıran sonbahar yağmurlarından korunabilir, yağmur geçtiğinde kolaylıkla çantanıza koyarak yaz kombininizin tadını çıkarmaya kaldığınız yerden devam edebilirsiniz.

Ekoseli oduncu gömlekleri 

Yaz ve bahar aylarında ince ve askılı bluzların üstünde ceket gibi kullanılabilen oduncu gömlekleri, son yıllarda özellikle spor ve casual kombinlerin vazgeçilmez parçalarından biri. Eteklerle, jeanlerle ve şortlarla kombinlediğiniz oversize oduncu gömlekleriyle maskülen bir görünüm elde edebileceğiniz gibi, hava sıcakladığında belinize bağlayarak kombininizi kolaylıkla sıcak havaya uygun hale dönüştürebilirsiniz. 

Sizin favori sonbahar kombininiz hangisi? 

İlginizi çekebilir: Sağlığa zararlı kumaş türleri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale